ABD Adalet Bakanlığı bugün ülkedeki son 25 yılın en büyük tekelleşme davasının açılışında, teknoloji devi Google’ı internet arama pazarındaki hakimiyetini rakiplerini dışarıda bırakmak ve inovasyonu sınırlamak için kullanmakla suçladı.
10 hafta sürmesi beklenen davada federal avukatlar ve eyalet savcıları, Google'ın birçok elektronik cihazda kendi arama motorunu “varsayılan seçenek” olarak dayatarak piyasayı kendi çıkarlarına göre düzenlediğini kanıtlamaya çalışacak. Davaya bakacak olan Washington Bölge Yargıcı Amit Mehta'nın önümüzdeki yılın başına kadar herhangi bir hüküm vermesi beklenmiyor. Ancak Yargıç Mehta'nın Google'ın antitröst yasalarını çiğnediğine hükmetmesi durumunda açılacak bir başka davada, Google'ı dizginlemek için hangi adımların atılması gerektiğine karar verilecek.
Dosyada bakanlığın baş davacısı Kenneth Dintzer, "Bu dava, internetin geleceği ve Google'ın arama motorunun anlamlı bir rekabetle karşılaşıp karşılaşmayacağıyla ilgili" dedi.
Google'ın ve bağlı olduğu çatı firma Alphabet'in üst düzey yönetici kadrosunun ve başka büyük teknoloji firmalarının yöneticilerinin 10 hafta sürecek daha boyunca ifade vermesi bekleniyor. Bu kişiler arasında dört yıl önce Google'ın eşkurucusu Larry Page'in yerine geçen Alphabet CEO'su Sundar Pichai bulunuyor. Mahkeme belgeleri, Apple'ın üst düzey yöneticilerinden Eddy Cue'nun da ifade verebileceğine işaret ediyor.
Google'ın avukatı bugün yaptığı açıklamada, ABD'nin arama motoru devinin zirvede kalmak için tekelleşme yasasını çiğnediğini iddia ederken hatalı olduğunu savundu.
Şirketin avukatı, arama motorunun kalitesi nedeniyle kullanıcılar arasında son derece popüler olduğunu ve memnun olmayan tüketicilerin "birkaç kolay tıklamayla" geçiş yapabileceğini ifade etti.
ABD Adalet Bakanlığı, Google şirketini, arama motoruna yaklaşık yüzde 90'lık bir pazar payı vermek için Apple gibi cihaz üreticilerine, AT&T gibi kablosuz şirketlerine ve Mozilla gibi tarayıcılara yılda milyarlarca dolar ödemekle suçluyor.
Google adına konuşan John Schmidtlein, ödemelerin iş ortaklarına, yazılımın güvenlik güncellemelerini ve diğer bakımları zamanında almasını sağlama çalışmaları için yapıldığını söyledi.
Schmidtlein, "Günümüzde kullanıcılar her zamankinden daha fazla arama seçeneğine ve bilgiye çevrimiçi erişim için daha fazla yola sahip" dedi.
Schmidtlein, Google'ın, Apple ve Mozilla'nın en iyi arama motorlarını seçmek için düzenlediği yarışmaları kazandığını söyledi.
ABD Adalet Bakanlığı'ndan Kenneth Dintzer ise bugün, ödemelere ek olarak Google'ın, reklam verenlerin ödedikleri ücretleri arttırmak için internete yerleştirilen reklamlarda açık arttırmaları manipüle ettiğini savundu.
Dintzer, "Varsayılanlar ayarlar güçlüdür ve ölçek önemlidir. Google yasadışı bir şekilde on yıldan fazla bir süre tekelini korudu" dedi.
Dintzer, bu durumun, ciddi bir rekabet olmadığında Google'ın daha az yenilik yapmasına ve gizlilik gibi diğer kaygılara daha az önem vermesine sebep olacağını savundu.
Dintzer ayrıca bakanlığın, Google'ın Apple gibi şirketlere yaptığı ödemelerle ilgili yazışmaları korumak için adımlar attığına dair kanıtlar bulduğunu da söyledi.
Dintzer, "Bu anlaşmaların tekelleşme sınırlarını aştığını biliyorlardı" dedi.
ABD Adalet Bakanlığı, Google'a karşı tekelleşme davasını yaklaşık 3 yıl önce, eski Başkan Donald Trump döneminde açmıştı. O dönemde Google, internet arama alanındaki egemenliğini, rakiplerine karşı haksız avantaj sağlamak için kullanmakla suçlanmıştı. Hükümet avukatları, Google'ın Apple'ın iPhone telefonlarında, Safari tarayıcısında ve Mozilla'nın Firefox tarayıcısında “varsayılan arama motoru” olmak için her yıl milyarlarca dolar rüşvet verdiğini iddia ediyor.
Google ayrıca akıllı cihaz üreticilerinin Android uygulama mağazasına tam erişim sağlamalarını, cihazlarında Android yazılımıyla birlikte gelen Google arama motorunun kullanılması şartına bağlamakla ve böylelikle piyasayı yasadışı olarak kendi lehine kullanmakla suçlanıyor.
Google ise bu suçlamalara, internet arama piyasasının yüzde 90'ına egemen olmasına rağmen geniş kapsamlı rekabetle karşı karşıya olduğu şeklinde yanıt veriyor. Google, rakiplerinin Microsoft'un Bing gibi arama motorlarından, tüketicilerin ne satın alacakları veya nereye gidecekleri konusunda soru sorabilecekleri Amazon ve Yelp gibi web sitelerine kadar uzandığını öne sürüyor.
Google'a göre internet kullanıcılarının bir refleks olarak Google'ı arama motoru olarak tercih etmelerinin nedenlerinden biri, arama motoruna sürekli yapılan iyileştirmeler ve bu nedenle “googlelama” teriminin internette arama yapmakla eşanlamlı hale gelmesi.
Dava, aynı zamanda Google'a yapılan ilk yatırımın 25'inci yıldönümünden sadece birkaç hafta sonra başlıyor. Sun Microsystems'ın eşkurucusu Andy Bechtolsheim, yazdığı 100 bin dolarlık çekle Larry Page ve Sergey Brin'in Silikon Vadisi'nde bir garajda Google'ı kurmalarına ön ayak olmuştu.
Bugün Google'ın çatı kuruluşu Alphabet, 182 bin kişinin çalıştığı, piyasa değeri 1 trilyon 700 milyar dolar olan bir şirket. Şirketin gelirinin büyük kısmı 224 milyar dolarlık yıllık reklam satışlarından elde ediliyor. Google'da her gün milyarlarca arama yapılıyor.
ABD Adalet Bakanlığı'nın Google'a karşı açtığı tekelleşme davası, 1998 yılında Microsoft'a açılan benzer bir davayı anımsatıyor. İnternetin yaygın olarak kullanılmaya başladığı o dönemde Microsoft, bilgisayar üreticilerini Windows işletim sistemine bağımlı olmaya ve internet tarayıcısı Internet Explorer'ı kullanmaya zorlamakla suçlanmıştı. Microsoft'un Internet Explorer ve Windows'un birlikte kullanılma politikası, bir zamanların popüler tarayıcısı Netscape'in oluşturduğu rekabeti ezmişti.
ABD Adalet Bakanlığı'nın Google davasına bakan ekibinden avukat Kenneth Dintzer, Microsoft soruşturmasında da çalışmıştı.
Davanın Google aleyhine sonuçlanması, firmayı sarsabilir ve Google, Apple ve diğer firmaların ürettiği akıllı telefon ve bilgisayarlarda arama motorunun varsayılan seçenek olarak kullanmaları için yaptığı ödemeleri durdurmaya zorlanabilir.
Bir başka olasılık ise hukuk mücadelesinin Google'ın odağını kaybetmesine yol açması. Bu durum, ABD Adalet Bakanlığı'yla girdiği tekelleşme düellosunda Microsoft'un başına gelmiş ve firma, internet arama sektörünün ve akıllı telefonların hızlı gelişimine ayak uydurmakta zorlanmıştı. Microsoft'un bu alandaki yokluğundan ve dikkat dağılmasından faydalanan Google, yeni kurulan bir şirket olarak dünyanın en büyük teknoloji firmalarından biri haline gelmişti.