Savaşın Yıktığı Hayatlar için Dayanışma

Rusya’nın, Ukrayna’ya saldırmasının üzerinden 9 ay geçti. 24 Şubat 2022’de sabaha karşı saat 05.00 sularında patlama sesleriyle gözlerini savaşa açan Ukraynalıların birçoğu, ülkelerini bu süreçte terk etmek zorunda kaldı. Sığındıkları adreslerden biri de Türkiye oldu. Savaşın yıktığı hayatlarını geride bırakarak zorlu yolculuklarla Türkiye’ye ulaşan Ukraynalılar, 9 aydır burada yeni hayatlar kurmaya çalışıyor.

Your browser doesn’t support HTML5

Savaşın Yıktığı Hayatlar İçin Dayanışma

İzmir Ukraynalılar Derneği ve Polonyalılar Kültür ve Dostluk Derneği, savaş mağduru ailelere yardım için kermes ve konser etkinliği düzenledi. Alsancak’taki Aziz Yuhanna Katolik Kilisesi’nde yapılan kermesin gelirleri ve konser sırasında toplanan bağışlar, Türkiye’deki Ukraynalı sığınmacılara dağıtılacak. Konserde gönüllü Ukraynalı, Polonyalı, İngiliz ve Türk sanatçılar da sahne alarak Ukrayna’ya destek çağrısında bulundu.

Kuşadası Ukraynalılar Topluluğu adına etkinliği düzenleyenlerden Olena Burgaç, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Bugün burada kermes ve konser için farklı uyruklu insanlar toplandı. Hem İzmir’de yaşayan hem de Kuşadası’nda yaşayan, Türkler, Polonyalılar, İngilizler hepsi birlikte bir organizasyon yaptık. Burada toplanan paraları, Ukrayna’dan kaçan ailelere yardım amacıyla bağışlayacağız. Yılbaşı geliyor ve her sene yılbaşından önce insanların bir dileği olur. Daha iyi bir dünyada yaşamak için, o sene daha iyi olacak diye bir umut başlar. Biz de bu günlerde böyle bir şey yapmayı düşündük. Burada birlikte bir dilek tutalım dedik. Sadece Ukrayna’da değil hiçbir yerde savaş olmasın, çocuklar ağlamasın. Bu dileği birlikte dilemek bizim için çok duygusal bir durum ve bu kadar kalabalık olması da beni çok mutlu etti” dedi.

“Çocuğumuz için ayakta kalmak zorundayız”

Yardım konserinde sahne alan sanatçılar arasında Ukraynalı sığınmacılar da vardı. Onlardan biri de Rus ordusunun ağır bombardımana maruz kalan Ukrayna'nın en büyük ikinci şehri Harkov’dan eşi ve çocuğuyla kaçarak Kuşadası’na sığınan müzik öğretmeni Valeriia Kizka’ydı. VOA Türkçe’ye konuşan çift, çocuklarını savaştan kurtarmak için üç günlük yorucu bir yolculuğu göze alarak 1 Nisan’da, Harkov kentinden Kuşadası’na geldiklerini kaydetti. Türkiye’de yaşadıkları sıkıntıları anlatan Valeriia Kizka, “Ukrayna’da hayatımız çok güzeldi. İşimiz vardı, evimiz, arabamız, her şeyimiz vardı. Ama bir gün her şey yok oldu. Buraya gelmek zorunda kaldık. Çocuğumuz için ayakta kalmak zorundayız. İlk etapta Türkçe bilmediğimiz için zorluk yaşadık ama şimdi uyum sağladık, insanlarla anlaşabiliyoruz. Birkaç Ukraynalı aileyle birlikte ev tuttuk. Ev kiraları çok pahalı. Büyük bir komün gibiyiz. Birbirimize destek oluyoruz. Çocuklarımıza birlikte bakıyoruz, birlikte alışveriş yapıyoruz” dedi.

Kizka, “Maddi olarak ne kadar dayanabilirsek çocuğumuz için burada kalmayı düşünüyoruz. Çünkü onun hayatı için korkuyoruz. Ama evimizi ve akrabalarımızı çok özledik, ilk fırsatta dönmek istiyoruz” diye konuştu.

Müzik öğretmeni olan eşi Oleksandr Kizka da diğer Ukraynalı ailelerle ortak hayat kurmanın yaşamlarını kolaylaştırdığını belirterek “Tek başımıza bu hayatı kaldıramazdık. Her şey çok pahalı. Online olarak müzik dersleri veriyoruz. Otellerde, restoranlarda da müzisyen olarak iş arıyoruz” ifadelerini kullandı.

Savaştan kaçan 40 bin Ukraynalı Türkiye’de

Bağış etkinliğine katılan Ukrayna’nın İstanbul Konsolosu Olena Vashchenko, savaşın başladığı tarihten itibaren Türkiye’ye sığınan ve halen geçici olarak ikamet eden yaklaşık 40 bin Ukrayna vatandaşı bulunduğunu aktardı.

VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Vashchenko, Ukrayna’da insani yardımlara ihtiyacın sürdüğünü de vurguladı: “Savaş başladıktan sonra hemen ertesi gün 25 Şubat’ta tüm Türkiye yardım etmek için ayağa kalktı. Konsolosluklara, derneklere, farklı kurumlara insanlar yardım için gelmeye başladı. Yardımlar Ukrayna’ya bir nehir gibi aktı. Bugüne kadar 120 kamyon insani yardım gönderildi. Şu anda da en çok önem taşıyan ihtiyaç, tabii ki kış döneminde sıcak kıyafetler. İnsanlar soğukta kaldı. Gıda yardımları da önem taşıyor. İlk baştaki Şubat ve Mart’ta olan ihtiyaçlar aynı şekilde devam ediyor. Çünkü savaş devam ediyor. İlk insani yardımlar gönderildiği gibi bugün de devam ettirmek gerekiyor. Rusya ordusu Ukrayna’ya saldırmaya devam ediyor ve elektrik santrali de vurulduğu için Ukrayna’da elektrik yok. Karanlık var. Kış döneminde tabii ki en önemli ihtiyacımız jeneratör oluyor. Elektrik üretmek için araçlar gerekiyor.”