WASHINGTON – Rusya’nın Karadeniz tahıl anlaşmasından çekildiğini açıklamasının ardından gözler anlaşmasının sağlanması ve süresinin uzatılmasında BM ile birlikte arabulucu rolü üstlenen Türkiye’de. ABD’li Kongre üyesi Michael McCaul, Türkiye gibi ülkelerin Rusya üzerindeki etki gücünü kullanabileceğini söyledi.
ABD Kongresi’nin alt kanadı olan Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Michael McCaul, Washington Post gazetesinin düzenlediği canlı forumda, Rusya’nın bu kararının ardından ABD’nin hangi adımları atabileceğine ilişkin soruları yanıtladı.
Rusya’nın tahıl anlaşmasından çekilme kararını “sorumsuzca bir adım” olarak niteleyen Cumhuriyetçi Kongre üyesi, kararın gıda güvenliğini olumsuz etkileyerek can kayıplarına ve gıda fiyatlarında artışa yol açacağı uyarısında bulundu.
Tahıl anlaşması konusunun müzakerelere bağlı olduğunu belirten Michael McCaul, “Mesela F-16’ya ihtiyacı olan Türkiye gibi ülkelerin bu sorumsuz adımını geri alması için Putin üzerindeki etki gücünü kullanmalarını sağlamamızı umuyorum” ifadelerini kullandı.
“Türkiye ön saflarda yer aldı”
ABD Dışişleri Bakanlığı’nda bugün düzenlenen günlük basın toplantısında VOA Türkçe’nin tahıl anlaşması ve F-16 konusu arasında bir bağlantı olup olmadığına ilişkin sorusunu yanıtlayan sözcü Matthew Miller da, Karadeniz Tahıl Girişimi’ne Rusya’nın katılması ve sonrasında da anlaşma süresinin uzatılmasında Türkiye’nin ön saflarda yer aldığını vurguladı.
Amerikalı sözcü, “Türkiye tüm dünya için gıda tedariki çabasında lider oldu. Bu girişimi engelleyen Rusya” şeklinde konuştu.
Zelenski’den Erdoğan’a tahıl anlaşması mektubu
Geçtiğimiz hafta Türkiye'yi ziyaret eden Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e mektup yazarak Karadeniz tahıl anlaşmasının uygulanmaya devam edilmesi çağrısında bulunduğunu söyledi.
Gece saatlerinde görüntülü bir mesaj yayınlayan Ukrayna lideri Zelenski, tahıl anlaşmasının Moskova’nın katılımı sağlanmadan da işleyebileceğini belirtti.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’nin sözcüsü Serhiy Nikiforov da gün içinde yaptığı açıklamada, “Şirket ve gemi sahipleri bize ulaştı. Ukrayna izin verir ve Türkiye de gemilerin geçmesine izin verirse, herkes tahıl sağlamaya devam etmeye hazır” ifadelerini kullandı.
Zelenski Ukrayna'nın 400 milyon kişi için bir gıda kaynağı olduğunu belirterek, "Afrika ve Asya gıda istikrarı hakkına sahip. Ukrayna, Birleşmiş Milletler ve Türkiye birlikte gıda koridorunun işlemesini ve gemi teftişlerinin yapılmasını sağlayabilir. Bu tüm dünya için gerekli" diye konuştu.
Başkent Washington’daki düşünce kuruluşu ve araştırma enstitüsü RAND Corporation’ın düzenlediği bir etkinlikte Batı’nın dünyadaki gıda güvenliğinin etkilenmemesi ve Ukrayna’nın tarım ihracatından gelir elde etmeye devam edebilmesi amacıyla ne yapabileceği konusu gündeme geldi.
VOA’in sorusunu yanıtlayan Ukrayna eski Maliye Bakanı Natalie Jaresko, “Türkiye’nin yapabileceğini ima ettiği şeyi yani ihracatın güvenliği için konvoy sağlanırken diğer yandan da Avrupa sınırından demiryolu ile ihracatın artırılması gibi adımların atılıp atılmayacağı bu aşamada G7, NATO ve özellikle Türkiye’ye kalmış” ifadelerini kullandı.
Gemilerin seyrüsefer emniyeti ne olacak?
Rusya’nın Ukrayna işgalinin ardından geçen yıl Temmuz ayında Birleşmiş Milletler’le Türkiye’nin arabuluculuğunda varılan ve Karadeniz Tahıl Girişimi olarak bilinen anlaşmayla, bölgeden uluslararası piyasalara tahıl sevkiyatı yapılabilmişti. Anlaşma kapsamında en son gemi Ukrayna’dan Pazar günü ayrıldı.
Reuters’ın haberine göre Rusya Birleşmiş Milletler’e bağlı Uluslararası Denizcilik Teşkilatı’na bugün gönderdiği mektupta, anlaşmadan çekilme kararının “Rus tarafının verdiği seyrüsefer emniyeti güvencesinin de sona erdiği anlamına geldiği” konusunda bilgilendirdi.
Rusya’nın adımının ardından sigorta şirketleri de Ukrayna’ya gidecek gemilerin sigortalarını karşılayıp karşılamama konusunu değerlendiriyor. Lloyd’s of London sigorta şirketinin Karadeniz bölgesini yüksek riskli bölgeler listesine eklediği belirtiliyor.
Reuters'ın haberinin bir bölümden yararlanılmıştır. Dilge Timoçin habere katkıda bulunmuştur.