Radyo Televizyon Üst Kurulu, Pazartesi günü Ankara’da televizyon kanallarının yöneticileriyle yaptığı toplantıda terör saldırılarının haberleştirilmesi ilgili bir dizi talepte bulundu.
RTÜK yöneticilerinin yaptığı bilgilendirmeye göre; patlama ve terör saldırılarında resmi makamlarca dağıtılan görüntü ve bilgiler dışındaki görüntüler yayınlanmayacak, olay yeri görüntüleri veya olay anı ve sonrasında vatandaşların paniği gösteren görüntüler kullanılmayacak, fail ve olay iştirak etme şüphesi bulunanların isimleri veya yaşadıkları şehirlere yer verilmeyecek, terör örgütlerinin isimleri ve soruşturmanın gizliliğini ihlal edebilecek bilgiler açıklanmayacak, yayın akışını keserek sürekli yayında kalınmayacak, olayın sıcaklığı geçmesine rağmen ‘son dakika’ ve ‘sıcak haber’ etiketlerine yer verilmeyecek, ajitatif anlatımdan kaçınılacak.
RTÜK’ten geçici yayın durdurma ve lisans iptali uyarısı
RTÜK yetkilileri bu bilgilendirmeye kanuni dayanak olarak 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hakkındaki Kanunu’nun “olağanüstü dönemleri” düzenleyen 7. Maddesi’ni gösterdi:
“Savaşlar, terör amaçlı saldırılar, doğal afetler ve benzeri olağanüstü durumların ortaya çıkardığı kriz zamanlarında da ifade ve haber alma özgürlüğü esas olup, yayın hizmetleri önceden denetlenemez ve yargı kararları saklı kalmak kaydıyla durdurulamaz. Ancak, millî güvenliğin açıkça gerekli kıldığı hâllerde yahut kamu düzeninin ciddî şekilde bozulmasının kuvvetle muhtemel olduğu durumlarda, Başbakan veya görevlendireceği bakan geçici yayın yasağı getirebilir.”
RTÜK bu talimatlara uyulmaması ve ihlallerin tekrarlanması halinde geçici yayın durdurma cezasından lisans iptaline kadar müeyyidelerin uygulanabileceği uyarısında bulundu.
“Terör saldırılarında uzman görüşü veya milletvekili bilgisi yayınlanamayacak”
Toplantıya katılan televizyonların yetkilileri, yeni dönemle ilgili belirleyecekleri tutumları kurum içi toplantılarda tartışıyor.
Amerika’nın Sesi’ne bilgi veren bir televizyon haber birimi yetkilisi, “örneğin bir terör saldırısı olduğunda muhabir olay yerinde olsa bile resmi açıklama gelmeden ayrıntılı bir bilgilendirme yapılamayacak. Yayın kesilip özel yayına geçilemeyecek. Konuyla ilgili uzman görüşü ve milletvekili yorumu alınamayacak gibi görünüyor” dedi.
Eski RTÜK Üyesi Öztunç: RTÜK’ün yaptığı sansürdür
Radyo Televizyon Üst Kurulu eski üyesi ve CHP Parti Meclisi üyesi Ali Öztunç, RTÜK’ün televizyon kanallarına yönelik hukuki olmadığını söyledi.
Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Öztunç, “Böyle bir prosedür kesinlikle idare mahkemesinden döner. Benim döneminde de benim içinde olduğum üyelerin muhalefetine rağmen benzeri yaptırımlar uygulanmak istendi. Şimdi de AKP ve MHP’nin gösterdiği üyeler üzerinden referanduma öncesi bunu yineliyorlar. Sansür nedir? Öncesinde televizyon, radyo ya da gazetelere bunu yayınlamayın demektir. Bu da o değil mi? Bu bir sansürdür” dedi.
Önderoğlu: Gazetecilere işini dikte etmek kabul edilemez, gayrimeşrudur
Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ise RTÜK’ün haberciliği sansasyondan uzat tutma adına haberciliği ele geçirmek istediğini söyledi.
Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Önderoğlu, “ Yapılan kamunun bilgilendirme hakkıyla ilgili yayın yapmakla sorumlu olanlara işlerini dikte etmeye dönük kabul edilemez gayrimeşru bir müdahaledir. Son yıllarda hükümetin medyayla düzenlediği zirveler nedeniyle haberciliğin oldukça güç kaybettiği bir eşiğe gelinmişti. Bundan bir adım ötesi radyo ve televizyon üst kurulunu iktidar kontenjanından üyelerin haber kanallarının başına geçip yayıncılık yapması olacaktır. Zaten RTÜK’ün yaptığı bu toplantıyla iktidar kendisini resmen haber müdürü atamış gözüküyor” dedi.