Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin 20 Mayıs'ta Çin’e yapacağı ziyarette enerji anlaşmaları imzalamayı ve Moskova’nın Batı ile ilişkilerinin bozulduğu dönemde Pekin ile diplomatik ilişkileri güçlendirmeyi umuyor
LONDRA —
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin bu ay sonu Çin’e yapacağı ziyarette enerji anlaşmaları imzalamayı ve Moskova’nın Batı ile ilişkilerinin bozulduğu dönemde Pekin ile diplomatik ilişkileri güçlendirmeyi umuyor. Ancak uzmanlar Putin’in Ukrayna krizi nedeniyle Amerika ve Avrupa ile sürdürdüğü söz düellosunda kendisine müttefik bulmakta zorlanacağı görüşünde.
Rusya’nın Batı sınırlarında gerginlik artıyor.
Doğu’da ise Rusya’nın Asyalı komşuları gelişmeleri kaygıyla izliyor.
İngiltere’deki London School of Economics’de bir siyasi araştırma grubunun direktörlüğünü yapan Pdofesör Arne Westad en çok Çin’in rahatsız olduğunu söylüyor: “Çinliler’in gözünde Ruslar’ın yaptığı yanlış.Çünkü Çin’in politikası hala ülkelere müdahale etmeme ve egemenliğe saygı ilkesine dayanıyor. Bu yüzden bu, Çin için zor bir durum.”
Cumpurbaşkanı Putin 20 Mayıs’ta Pekin’e gidecek. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping geçen yıl ilk dış gezisini Moskova’ya yapmıştı.
Rusya Çin’e petrol ihracatını üç kat arttırmayı amaçlıyor. Uzmanlara göre Ukrayna krizi Moskova’yı Avrupa dışında doğal gaz pazarları bulmaya zorluyor. Putin’in hedefi Çin’e bir boru hattı inşa etmek. Ancak Londra’daki Kings Koleji’nde görevli Natasha Kuhrt’a göre bunun gerçekleşmesi, hala çok uzak bir ihtimal: “Boru hattının yapılması kolay olmayacak. Çünkü Çin enerji ihtiyacının çeşitli kaynaklardan sağlamak istiyor.”
Kuhrt Moskova’nın Ukrayna konusunda Pekin’in desteğini almakta da güçlük çekeceğini söylüyor: “Ruslar bu konuda çok daha ihtiyatlı olmak zorunda. Rusya’da iç politikada kazanç getiren söylemleri dışarda dikkatli kullanmak gerek. Çin Ukrayna konusunda Rusya’ya yakın durmak istemeyecektir.”
Profesör Arne Westad, Çin’in diğer küresel güçlerle ilişkileri bozmaktan kaygı duyduğunu söylüyor: “Çin’in ekonomik çıkarları açısından en önemli ülke Amerika. Bu nedenle Pekin, sadece Amerikalılar değil Avrupalılar’ın da şiddetle karşı çıktığı bir politikayı destekleyemez. Amerika ve Avrupa Çin’in ekonomik kalkınması için çok önemli.”
Doğu Asya’nın diğer ekonomik gücü Japonya bazı Rus yetkililere vize kısıtlaması getirdi. Brüksel’i ziyaret eden Japonya Başbakanı Shinzo Abe ülkesinin Avrupa ile ittifakının önemini yeniden vurguladı: “Ukrayna’da görüldüğü gibi dünya giderek daha az güvenilir hale geliyor. Japonya ve Avrupa olarak birlikte dünya barışı için son derece hazırlıklı olma sorumluluğumuz var.”
Japonya 1945’den beri Sovyetler Birliği ve daha sonra Rusya tarafından kontrol edilen kuzey Kuril adaları üzerine hak iddia ediyor. Profesör Arne Westad bu konuda Tokyo’nun Ukrayna ile paralellik kurmaya çalışabileceğini söylüyor: “Bu tür uyuşmazlıklarda Rusya’nın davranışına bakıldığında Japonlar açısından bazı benzerlikler görülebilir.”
Uzmanlara göre, Batı ile ilişkiler bozulurken Rusya’nın Ukrayna’da devam eden kriz sırasında doğuda ittifaklar kurması hiç de kolay görünmüyor.
Rusya’nın Batı sınırlarında gerginlik artıyor.
Doğu’da ise Rusya’nın Asyalı komşuları gelişmeleri kaygıyla izliyor.
İngiltere’deki London School of Economics’de bir siyasi araştırma grubunun direktörlüğünü yapan Pdofesör Arne Westad en çok Çin’in rahatsız olduğunu söylüyor: “Çinliler’in gözünde Ruslar’ın yaptığı yanlış.Çünkü Çin’in politikası hala ülkelere müdahale etmeme ve egemenliğe saygı ilkesine dayanıyor. Bu yüzden bu, Çin için zor bir durum.”
Cumpurbaşkanı Putin 20 Mayıs’ta Pekin’e gidecek. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping geçen yıl ilk dış gezisini Moskova’ya yapmıştı.
Rusya Çin’e petrol ihracatını üç kat arttırmayı amaçlıyor. Uzmanlara göre Ukrayna krizi Moskova’yı Avrupa dışında doğal gaz pazarları bulmaya zorluyor. Putin’in hedefi Çin’e bir boru hattı inşa etmek. Ancak Londra’daki Kings Koleji’nde görevli Natasha Kuhrt’a göre bunun gerçekleşmesi, hala çok uzak bir ihtimal: “Boru hattının yapılması kolay olmayacak. Çünkü Çin enerji ihtiyacının çeşitli kaynaklardan sağlamak istiyor.”
Kuhrt Moskova’nın Ukrayna konusunda Pekin’in desteğini almakta da güçlük çekeceğini söylüyor: “Ruslar bu konuda çok daha ihtiyatlı olmak zorunda. Rusya’da iç politikada kazanç getiren söylemleri dışarda dikkatli kullanmak gerek. Çin Ukrayna konusunda Rusya’ya yakın durmak istemeyecektir.”
Profesör Arne Westad, Çin’in diğer küresel güçlerle ilişkileri bozmaktan kaygı duyduğunu söylüyor: “Çin’in ekonomik çıkarları açısından en önemli ülke Amerika. Bu nedenle Pekin, sadece Amerikalılar değil Avrupalılar’ın da şiddetle karşı çıktığı bir politikayı destekleyemez. Amerika ve Avrupa Çin’in ekonomik kalkınması için çok önemli.”
Doğu Asya’nın diğer ekonomik gücü Japonya bazı Rus yetkililere vize kısıtlaması getirdi. Brüksel’i ziyaret eden Japonya Başbakanı Shinzo Abe ülkesinin Avrupa ile ittifakının önemini yeniden vurguladı: “Ukrayna’da görüldüğü gibi dünya giderek daha az güvenilir hale geliyor. Japonya ve Avrupa olarak birlikte dünya barışı için son derece hazırlıklı olma sorumluluğumuz var.”
Japonya 1945’den beri Sovyetler Birliği ve daha sonra Rusya tarafından kontrol edilen kuzey Kuril adaları üzerine hak iddia ediyor. Profesör Arne Westad bu konuda Tokyo’nun Ukrayna ile paralellik kurmaya çalışabileceğini söylüyor: “Bu tür uyuşmazlıklarda Rusya’nın davranışına bakıldığında Japonlar açısından bazı benzerlikler görülebilir.”
Uzmanlara göre, Batı ile ilişkiler bozulurken Rusya’nın Ukrayna’da devam eden kriz sırasında doğuda ittifaklar kurması hiç de kolay görünmüyor.