Pistoletto'nun Barış Sembolü Eseri Karkamış’ta

Üçüncü Bahçe Eseri

İtalyan Sanatçı Michelangelo Pistoletto'nun, Hitit ve Roma dönemine ait taşlarla oluşturduğu barışın ve birlikte yaşamın sembolü ‘Üçüncü Bahçe’ eseri, Gaziantep’in Karkamış ilçesinde sergilenmeye başladı.

Karkamış’ta yapılan kazılarda bulunan Hitit ve Roma Dönemi’ne ait tarihi taşlar, Michelangelo Pistoletto’nun güçlü görsel ve duygusal etkiye sahip ‘Üçüncü Bahçe’ eseriyle birleştirilerek Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Karkamış Kazısı Türk-İtalyan ekibi iş birliğinde, Karkamış Arkeopark girişinde düzenlenen açılış töreniyle tarih severlerin beğenisine sunuldu.

Your browser doesn’t support HTML5

BARIŞIN SEMBOLÜ ‘ÜÇÜNCÜ BAHÇE’ ESERİ KARKAMIŞ’TA

Törende konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin bölgenin tarihi önemine dikkat çekerek “Tarihle sanat birleşince nasıl güzel bir mesaj veriyor, biz şu anda tam da o noktadayız. Karkamış herhangi bir ilçe değil, Karkamış bütün insanlık tarihinin merkezi. Baktığınız zaman Fırat nehrinin güneyinde medeniyetin beşiği, insanlık tarihinin en eski noktası ve merkezi. Bütün medeniyetler en güçlü dönemini burada yaşamış işte o yüzden burası çok kıymetli. Aynı zamanda burası çok stratejik bir yer çünkü burada yaşamış bütün medeniyetler bu bölgede güçlü olmak istedi. Yani burası, göçün, savaşların ve gücün merkezi’’ dedi.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin

‘Nehir bizim için hayatın doğduğu yerdir’

VOA Türkçe ’ye konuşan Sanat Tarihçisi ve Eser Elçisi Silvia Evangelisti, tarihi alana yapılan eserle ilgili bilgi verdi. Evangelisti “Bu yer gerçekten çok özel bir yer çünkü burada iki harika halk var, Hititler ve Romalılar. Biz ve bizim kültürümüz yüz yıllar öncesinden bu harika insanlardan gelir. Bu yer Fırat'a çok çok yakın. Nehir bizim için hayatın doğduğu yerdir, su hayattır. Ve Michelangelo "Üçüncü Bahçe" eserini koymak için bu yeri seçti. Çünkü Üçüncü Bahçe önceden bölünmüş, sonradan birleştirilmiş bir şey. İlk cennet tehlikesiz bir doğa, bizim güzel gezegenimiz. İkincisi ise teknoloji. Bizim için teknoloji güzel bir şey ama doğa için değil. Çünkü teknoloji plastik ve gezegenimizi öldürüyor. Ve üçüncü cennet, bu iki durumu da birleştirebileceğimiz bir yer. Kültür ile, doğa ile, teknoloji ile yeniden doğuş. Ayrıca bizim yeniden doğuşumuz. Çünkü bizim kültürümüzün doğduğu yer burasıdır. Ve Michelangelo burayı çok sevdi. Ve bu yer felsefesinin işaretine sahip olduğu için çok çok çok mutluydu. Onun bu bölgedeki felsefesi çok sembolik.’’

Eser sahibi Pistoletto, Üçüncü Bahçe’nin hikâyesini anlattı

Törene canlı bağlanarak katılımcılara eserin hikayesini anlatan Pistoletto ise, eski insanların hayatta kalmak için ilk karşılaştıkları yaşam alanının çöl olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:

Michelangelo Pistoletto

“Bu çölden ve öldürücü sıcaktan korunmak için insanlar kendilerini çemberler içine alarak korumaya çalıştı. Tabi ki insanoğlu hayatta kalmak için öldürücü doğadaki kendi yaşamına dokunacak varlıkları da çember içine aldı. Yapay dünyanın yani insanın doğadan kopararak oluşturduğu dünyanın kökeninde olan şey bu. Doğada ilk yaratılan bahçeden sonra, dünya üzerinde müdahaleyle, yapay olarak oluşturulan çember aslında cennet bahçesinden dünyada bir bahçe oluşturmaya giden insanın müdahalesidir. Temelinde koruma amacı taşıyan bu çember, insanın müdahalesiyle başta zararı yokken günümüzde muazzam şekilde büyümekte. İnsanoğlunun oluşturduğu bu çember, artık zarar vermeye başlamıştır. Böylelikle denge bozulmuştur. Daha sonra insanoğlu müdahalesiyle oluşturulan ikinci bahçe ile birinci bahçe arasında çatışma meydana gelmiştir. Üçüncü bahçede bu çatışma dolayısıyla meydana getirildi. Amaç, ilk iki bahçenin uyumsuzluklarını ve benzerliklerini bir araya getirerek birleştirici bir nitelik taşımak. Dünyanın dört bir yanında birlikteliği ve barışı anlatan Üçüncü Bahçe sembolü, dünya üzerinde yayılması bizler için büyük bir mutluluk ve heyecan verici”

Diğer yandan kentin cazibesini artıracak küresel üne sahip sanatsal eser, Üçüncü Bahçe'de kullanılan taşların yer aldığı Karkamış Antik Kenti’ndeki çalışmalar, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Valiliği, Gaziantep Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Bologna Üniversitesi ve SANKO Üniversitesi iş birliğinde yürütülüyor.