Alman basının bir bölümü ve bazı Alman spor otoriteleri tarafından, Almanya Milli Futbol Takımı’nın 2018 FIFA Dünya Kupası’nda daha grup aşamasında turnuvaya veda etmesinin sorumlusu olarak gösterilen ve haftalardır çok sert sözlerle eleştirilen Mesut Özil, ilk kez konuştu.
‘MesutOzil1088‘ adlı Twitter hesabından iki bölümlük bir açıklama yapan Özil, Londra’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte çektirdiği ve Almanya’da eleştirilerin odağında bulunan fotoğraf hakkında "Yine olsa yine fotoğraf çektirirdim" şeklinde bir açıklama yaptı.
Son haftalarda yaşananlar hakkında uzun uzun düşündüğünü ve düşünceleriyle duygularını kamuoyuyla paylaşmak istediğini söyleyen Mesut Özil, iki kalbi olduğunu, birinin Türkiye, diğerin de Almanya için attığını açıkladı. Annesinden aldığı eğitimden dolayı kökünü hiç bir zaman unutmadığını belirten Özil, bunun şimdi de değişmediğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilk kez 2010 yılında Berlin’de oynanan Almanya-Türkiye maçı sonrasında tanıştığını, ardından çok kez bir araya geldiğini ve Londra’da da bir hayır organizasyonunda yan yana geldiğini anlatan futbolcu, çekilen fotoraf sonrasında Alman basının kendisini ‘yalancılıkla ve hilekarlıkla’ suçladığını öne sürerek, fotoğrafın siyasi bir amacı olmadığını tekrarladı.
"Benim için Cumhurbaşkanın ismi değil, makamı önemlidir" diyen Özil, aldığı eğitim ve saygı kuralları çerçevesinde bir araya geldiğini ifade ettiği Erdoğan’la siyaset değil, sadece futbol hakkında konuştuğunu da açıkladı. Söz konusu etkinlikte, Alman Cumhurbaşkanın olması durumunda, onunla da fotoraf çektirmiş olacağını belirten Mesut Özil, açıklamasını, "Bazı kültürlerde siyasi bir lideri kişiliğinden bağımsız görmek zor olabilir. Ama bu durum farklı. Son seçimler veya bir önceki seçimler nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, ben bu fotoğrafı yine çektirirdim." sözleriyle Twitter mesajının ilk bölümünü sonlandırdı.
Mesut Özil ikinci Twitter mesajında ise, futbolunun eleştirilmesine açık olduğunu, ancak bazı Alman gazetelerinin, Alman futbol takımının kupadaki performansını eleştirmek yerine sadece Türk kökeni nedeniyle kendini hedefe koyarak, ırkçı yöntemlere başvurduğunu öne sürdü. Özil, isim vermeden bazı sponsorların da kendisi ile ortaklığı sona erdirdiğini açıkladı. Mesut Özil üçüncü açıklamasını ne zaman yapacağı konusunda bir zaman belirtmedi.
İngiltere’de Arsenal takımında top koşturan 29 yaşındaki futbolcunun açıklaması, Alman basınında "flaş" haber olarak yer bulurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la fotoğraf konusundaki açıklamasının Alman Futbol Federasyonu’nu ‘ters köşe’ bıraktığı belirtildi. Alman milli takımının menejeri Oliver Bierhoff’tan sonra Futbol Federasyonu Başkanı Reinhard Grindel, geçen hafta Mesut Özil’e ‘Ya özür dile ya takımdan istifa et’ şeklinde bir ultimatom vermişti. Grindel, Mesut Özil ve Alman takımındaki diğer Türk kökenli oyuncu İlkay Gündoğan'ın Cumhurbaşkan Erdoğan'ı Londra'da ziyaret ederek resim çektirmelerini ve forma vermelerini "seçim kampanyası manipülasyonu" olarak nitelemişti.
Geçen günlerde çıkan haberlerde, Alman Milli Takımı’nın formasını 9 yıl terleten ve futbol uzmanları tarafından dünyanın en iyi orta saha oyuncularından biri olarak tanımlanan Mesut Özil’in Alman Milli Takımı'nı bırakmaya hazırlandığı öne sürülmüştü. Yıldız ismin babası Mustafa Özil de yaptığı açıklamada “Oğlumun yerinde olsam milli takımı bırakırdım” demişti. Mesut Özil’in açıklaması sonrasında, Alman Futbol Federasyonu’nun alacağı tavır merakla bekleniyor. Son günlerde yapılan bazı yorumlarda, DFB’nin Özil’e karşı koyduğu ve Alman basının bir bölümü tarafından ‘linç kampanyasına’ dönüştürülen tavrın, ülkede uyum sürecini olumsuz etkileyeceği de dillendiriliyor. Yorumlarda, 2018’i kazanan Fransa’nın milli takımında oynayan göçmen kökenli oyuncuların çok daha farklı bir şekilde değerlendirildiği ve Fransa’nın kupayı kazanmasındaki büyük paylarının sürekli olarak öne çıkartıldığı da belirtiliyor.