“Okullar Koşulsuz Açılmalı”

Ankara’da ortak açıklama yapan bazı sivil toplum kuruluşları, okulların kapalı kalmasının çocuklara büyük zarar verdiğini belirterek eğitim-öğretimin koşulsuz devam etmesini istedi.

Ankara Tabip Odası, Eğitim-Sen, Eğit-Der, Veliler Derneği, Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Öğretmenleri Derneği ve Öğrenci Velileri Derneği gibi sivil toplum kuruluşları adına ortak açıklamayı okuyan Haydar Can Dokuyan, okullarla ilgili belirsizliklerin, ‘aç-kapa’ politikalarının hem öğrenci hem de velilerin kaygılarının artmasına neden olduğunu belirtti.

Okuyan, “Çocukluk çağı depresyonlarında da bariz artış görülmüştür. Hem çocuk ve gençlerin, hem de ebeveynlerin psikolog ve psikiyatristlere başvurularında ciddi artış gözlenmiştir” dedi. Türkiye’nin, OECD üyeleri arasında ilkokulları en uzun süre kapatan ülke olduğunu vurgulayan Okuyan, “AVM’ler, restoranlar, fabrikalar ve işyerlerini açık tutarken okulları kapatan başka bir ülke yoktur” dedi.

Your browser doesn’t support HTML5

“Okullar Koşulsuz Açılmalı”

Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Can Okuyan, “Pandemi süreci boyunca yapılan bilimsel çalışmaların, özellikle ilkokulların kapalı olması salgının yayılmasında, bulaş zincirinin kırılmasında etkili bir yöntem olmadığı gibi çocukların fiziksel, zihinsel ve ruhsal gelişimlerini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu tutum telafisi mümkün olmayacak sağlık sorunlarına yol açmaktadır” dedi.

Ortak açıklamada vaka sayılarında bölgesel ya da ülke çapında yer yer dalgalanmalar görülse bile ‘temel prensibin okulların mümkün olan en fazla gün açık tutulması olması gerektiği’ vurgulandı.

Eğitimciler: “Okul önlerine maske, dezenfektan koymak çözüm değildir”

Eğitim-Sen Ankara 1 No’lu Şube Başkanı Sacit Ünalmış, yüz yüze eğitim için öğretmenlerden, eğitim örgütlerinden öneriler alınması gerektiğini belirtti. Ünalmış, “Sınıfların bölünmesi, kalabalık sınıfların azaltılması, atanmayan öğretmenlerin atanması, haftalık ders saatlerinin ve müfredatın azaltılması gerekmektedir. Toplumun en dinamik kesimi öğrencilerdir. Eğer önlem alınıyorsa bilgi paylaşılmalı ve önerilere açık olmalıdır. Doğru çözüme böyle ulaşılabilir” dedi.

Öğrenci velileri: “Eğitimde iki yaz mevsimini kaçırdık, tekrar hata yapılmasın”

Öğrenci velileri ise okulların kapalı olmasının hem öğrencilerin hem de ailelerin kaygılarının artmasına neden olduğunu, çocukluk çağı depresyonlarında artış görüldüğünü açıkladılar. Veli-Der Ankara Şube Başkanı Hülya Daran Deveci ayrıca aşı yaptırmaktan çekinen ailelerin yetkililer tarafından ikna edilmesi gerektiğini de vurguladı. Deveci, tüm önlemlerin alınarak yüz yüze eğitimin devam etmesi ve kesintiye uğramaması gerektiğini kaydetti.

Okullar 6 Eylül 2021’de açılacak

Sağlık Bakanlığı’nın ilk COVID-19 vakasını 11 Mart 2020’de bildirmesiyle birlikte Türkiye’de 16 Mart 2020’de okullar kapatılmıştı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 11 Ağustos’ta Bilim Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada “En net ve yüksek sesle ifade etmek isterim ki tüm okullarımız zamanında açılacak. Yüz yüze eğitimden vazgeçmemiz kesinlikle mümkün değildir. Tüm seviyelerde okullarımız yüz yüze eğitim verecek, uygulamalı eğitimler aralıksız olarak devam edecektir. Artık aşı var. Koşullar ne olursa olsun öğrencilerimizi koruyarak uygulamalı ve yüz yüze eğitime devam edeceğiz. Gerek ilk ve orta öğretimde gerekse yükseköğrenimde öğrencilerimizi ve ailelerini koruyacak tedbirleri alarak, tüm hazırlıklarımızı yaparak eğitime ara vermeden gelecek eğitim-öğretim dönemini karşılayacağız” açıklamasını yapmıştı.

6 Ağustos tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı görevini teslim alan Mahmut Özer ise, “Önceliğim gerekli tüm tedbirleri alarak okulları tıpkı pandemi öncesinde olduğu gibi yüz yüze eğitime hazırlamaktır. Türkiye'nin geleceği için yüz yüze eğitime bir an önce geçmek oldukça kritik bir hal almıştır. Okulların açılması için vakaların belirsiz bir gelecekte tamamen sıfırlanmasını bekleyemeyiz. Pandemi dolayısıyla çocuklarımızın bedensel ve zihinsel olarak daha fazla olumsuz etkilenmelerine de müsaade edemeyiz” demişti.

Sivil toplum kuruluşlarının ortak açıklamada bazı çözüm önerileri de sunuldu. Bunlardan bazıları şöyle:

  • Atamalarının yapılarak sınıf mevcutlarının azaltılması,
  • Sınıf mevcudu yüksek olan okulların tespit edilerek bu okullarda gerekirse 7 gün eğitim yapılacak şekilde ikili ya da üçlü tam gün öğretim planlanması,
  • Eğitimin aksamadan sürdürülebilmesi için ek derslik alanları oluşturulması,
  • Hasta veya temaslı olduğu için görevine devam edemeyen öğretmenlerin ikamesi için öğretmen sayısının acilen artırılması,
  • Yüz yüze ve tam zamanlı eğitim her yaştan öğrenci için esas olduğundan bu eğitimin devam etmesi için tüm olanakların seferber edilmesi,
  • Kapanmaların mümkün olan en kısa süre ile sınırlı tutulması