Öcalan yeğeni aracılığıyla mesaj gönderdi: “Koşullar oluşursa süreci hukuki ve siyasi zemine taşıyacak güce sahibim”

DEM Parti Milletvekili ve Abdullah Öcalan'ın yeğeni Ömer Öcalan, "Sayın Öcalan görüşmede kamuoyuna şu mesajın iletilmesini istedi: 'Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim.'" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’ın TBMM’de konuşma yapması çağrısının ardından ailesi, yıllardır kimseyle görüştürülmeyen Öcalan’ı ziyaret etti.

Ziyareti Öcalan’ın DEM Parti Milletvekili olan yeğeni Ömer Öcalan duyurdu.

MHP Lideri Bahçeli'nin Öcalan'a yönelik, “Teröristbaşı gelsin, TBMM DEM Parti grup toplantısında konuşsun” çağrısından bir gün sonra ailesinin Öcalan’la görüşmesine izin verildi. Dün aile üyeleri Öcalan’ın ömür boyu hapis cezasını çektiği İmralı Adası’ndaki F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'ne gitti.

Görüşmeyi Öcalan’ın DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili olan yeğeni Ömer Öcalan X hesabından bu sabah duyurdu.

Ömer Öcalan, “Sayın Abdullah Öcalan ile en son yüz yüze yapılan görüşme 3 Mart 2020 tarihiydi. Biz aile olarak yıllar sonra 23 Ekim 2024 günü Sayın Öcalan ile görüşme gerçekleştirdik. Bir yasal hak olan rutin aile görüşünün, koşullar ne olursa olsun devam etmesini istiyoruz” şeklinde açıklama yaptı.

Öcalan, bir saat sonra paylaştığı başka bir mesajda, ziyaretle ilgili detaylara da değinerek, şunları söyledi:

“23 Ekim tarihinde İmralı Ada Hapishanesi’de Sayın Öcalan ile görüşme gerçekleştirdim. Bu ziyaret aile görüşmesi kapsamında gerçekleşti. Sayın Öcalan görüşmede genel siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunarak kamuoyuna şu mesajın iletilmesini istedi: 'Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim.' Sağlığı iyiydi ve herkese çok selamı vardı."

DEM Parti Sözcüsü Doğan "İmralı hazır, Sayın Öcalan hazır. Sıra bu çağrıyı yapanlar ve bu çağrıyı destekleyenlerde"

Ömer Öcalan’ın Abdullah Öcalan ile görüştüğünü duyurmasından saatler sonra bir basın toplantısı düzenleyen DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, son gelişmelere değindi. Yapılan çağrılardan Abdullah Öcalan’ın haberdar olup olmadığının bilinmediğini anlatan Doğan, "Günlerdir kendisine çağrılar yapılıyor. Bu çağrıların doğrudan muhatabı sayın Öcalan. Bu çağrıları izliyor mu, takip edebiliyor mu, çağrılara ilişkin ne düşünüyor, bu çağrılara nasıl bir karşılık vermek ister, hangi koşullarda karşılık vermek ister? Bu soruların yanıtlarını nasıl sizler bilmiyorsanız, bizler de DEM Parti olarak bilmiyoruz. Çünkü çağrının ve çağrıların asıl muhatabı olan kişi tecritte. Bunu artık ortadan kaldırmak gerekiyor. Bu tartışmalara katılacak koşulların sağlanması gerekiyor" dedi.

Kürt sorununun çözümü için Abdullah Öcalan’ın muhatap olduğunu belirten Doğan, Ömer Öcalan’la yapılan görüşmeye de değindi. Doğan, görüşme yapılmasına rağmen Öcalan’ın hala tecrit altında olduğunu savunarak, Öcalan’ın yapılan çağrılara yanıt vermeye hazır olduğunu söyledi.

Doğan, “Üç satır gibi görünen, üç cümle gibi görünen bu mesaj, kendi içinde pek çok mesajı barındırıyor. Birincisi tecridin devam ettiğini kendi beyan ediyor. İkincisi, koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik gücü olduğunu söylüyor. Yani İmralı hazır, sayın Öcalan hazır. Peki devlet hazır mı? Demokratik siyaset hazır, sayın Öcalan da hazır. Sıra bu çağrıyı yapanlar ve bu çağrıyı destekleyenlerde. Söz söylendi bir kere, artık bu sözü hayata geçirme zamanı" diye konuştu.

Türkiye’nin Kürt sorununa çözüm aradığı 2000’li yılların başında Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüşmesine izin veriliyordu. Bu ziyaretlerde Öcalan’ın mesajları da kamuoyuyla paylaşılıyordu. En çok konuşulan mesajını ise 2013’te gönderdi.

Öcalan, 2013 yılındaki Nevruz kutlamalarında okunan mesajında, PKK’ya ateşkes çağrısı yaparak, Türkiye sınırlarının dışına çekilmesi çağrısı yaptı. Çözüm arayışları devam ederken, ailesi ve avukatlarıyla birlikte, siyasetçiler de Öcalan’ı ziyaret etmeye başladı.

Çözüm sürecinin sonuna gelindiği 2015 başlarında Öcalan’ın görüşmelerine sınırlama getirildi. Ve 5 Nisan 2015’ten itibaren görüşmeler kesildi. 22 Temmuz 2015’te Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde iki polisin öldürülmesiyle çözüm süreci resmen sona erdi.

İlgili Haberler Kürt sorununda çözüm için Öcalan’a yapılan çağrının ardından “infaz düzenlemesi” değişikliğine mi gidiliyor?

Süreç sona erdi, İmralı ziyaretleri durduruldu

Türkiye’nin PKK’ya yönelik operasyonları, çözüm sürecinin sona ermesiyle yeniden başladı. Bu sırada Öcalan ile avukatları, ailesi ve siyasetçilerin yaptığı görüşmeler de tamamen durdu. Sadece Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi’nden (CPT) bir heyetin Öcalan’ı ziyaret etmesine izin verildi.

2016’da HDP üyeleri ve milletvekilleri, Öcalan’ın durumuna dikkat çekmek amacıyla açlık grevine başladı. Cezaevlerindeki mahkumların da katıldığı açlık grevi Öcalan’ın, kardeşi Mehmet Öcalan ile görüştürülmesinin ardından sonra erdi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP), Öcalan üzerinde tecrit uygulandığını savunarak, sık sık tepki gösterdi. HDP, Öcalan için Birleşmiş Milletler, Avrupa Parlamentosu, AB ve Avrupa Konseyi İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi nezdinden girişimlerde bulundu. Ancak girişimlerden sonuç alınmadı.

Abdullah Öcalan için en çok konuşulan eylemlerden birini HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven yapmıştı. Güven tutuklu bulunduğu cezaevinde, Öcalan’ın durumuna dikkat çekmek için Kasım 2018’de açlık grevine başladı.

Güven, durumunun kötüleşmesi üzerine tahliye edildi. Ancak tedaviyi kabul etmeyen Güven, eylemine evinde devam etti. Güven’e cezaevindeki çok sayıda mahkum da destek verdi. Eylemler sürerken, Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesine izin verildi. Avukatlar aracılığıyla mesaj gönderen Öcalan, eylemlerin sona erdirilmesini istedi. Açlık grevleri Öcalan’ın çağrısının ardından 200 gün sonra sona erdi.

Ağustos 2019’da avukatlarıyla görüşmesine bir kez daha izin verilen Öcalan çözüm için hazır olduğu mesajını iletti. Yeğen Öcalan’ın verdiği bilgiye göre 3 Mart 2020 tarihinden sonra Öcalan, ailesiyle bir daha yüz yüze görüşemedi.

Öcalan’ın durumu HDP ve diğer Kürt partilerinin değişmez gündem maddesi oldu. Önce eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Öcalan ile görüşmek için Adalet Bakanlığı’na başvurdu. Demirtaş, Öcalan’la video konferans yoluyla görüşmek istedi.

Ardından Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) de Öcalan ile görüşmek için başvuru yaptı. Her iki partinin yöneticileri, Adalet Bakanlığı’na görüşmeye izin verilmesi çağrısı yaptı. Adalet Bakanlığı’na yürüyen HDP’liler, Bakanlık yetkilileriyle görüştü. HDP’lilerin yaptığı eylemler ve etkinlikler de durumu değiştirmedi. Öcalan ile görüşmeye, aldığı disiplin cezaları başta olmak üzere, değişik gerekçelerle izin verilmedi.

İlgili Haberler Bahçeli'den Öcalan'a yeni çağrı: "Teröristbaşı gelsin, TBMM DEM Parti grup toplantısında konuşsun”

MHP’den Öcalan çıkışı

HDP ve sonrasında yerini alan DEM Parti, Öcalan’ın durumunu kamuoyunun gündeminde tutmaya çalışsa da bu çaba, MHP lideri Bahçeli’nin son dönemdeki açıklamaları kadar etkili olamadı.

Yasama yılının başladığı 1 Ekim’de DEM Partililer'le tokalaşan Bahçeli, hemen ardından grup toplantısında Öcalan’a örgütü tek taraflı olarak feshetmesi çağrısı yaptı. Bir hafta sonraki grup toplantısında çağrılarını sürdüren Bahçeli, bu kez, Öcalan’ın DEM Parti Meclis Grubu'nda konuşmasını istedi.

Öcalan ile yıllar sonra gerçekleşen yüz yüze görüşme de bu konuşmanın ardından geldi. Görüşme için defalarca Adalet Bakanlığı’na başvuran ama yanıt alamayan DEM Partili Ömer Öcalan’a Bahçeli’nin çağrılarının ardından izin verildi.

Görüşmeyi ilk kez, hükümete yakınlığıyla bilinen gazeteci Abdulkadir Selvi köşe yazısında duyurdu. Selvi, Ömer Öcalan’a izin verildiğini yazdıktan bir hafta sonra görüşme gerçekleşti.

İlgili Haberler Dervişoğlu Bahçeli’ye “al bunu baş ucuna as” diye urgan attı; MHP lideri kabul etti