Amerikalı siyah önderler, Martin Luther King'in 50 yıl önce yaptığı 'Bir Hayalim Var' konuşması, Barack Obama’nın beş yıl önce Amerika’nın ilk siyah başkanı seçilmesinin yolunu açtığını söylüyor
WASHINGTON —
Medeni haklar lideri Martin Luther King’in Washington’da meşhur “Bir Hayalim Var” konuşmasını yapmasının üzerinden 50 yıl geçti. Bu, Amerikan tarihinin ırk adaleti çağrısı yapan en güçlü konuşmalarından biriydi. Bu konuşma belki de Barack Obama’nın beş yıl önce Amerika’nın ilk siyah başkanı seçilmesinin yolunu açtı.
Barack Obama 2008 seçim gecesinde Amerika’nın ilk siyah başkanı olarak tarihe geçti.
Obama: “Bu gün, bu seçimde, şu anda başardığımız şey, Amerika’ya değişimin gelmesidir.”
Coşkulu kalabalığın içindekilerden biri de Obama’nın seçim zaferinden sonra gözyaşlarına boğulan medeni haklar lideri Jesse Jackson’dı: “O anın, o yolculuğun coşkusuydu. En büyük yarışı kazanmıştık. Bu hayallerimizin, mümkün olabileceğini düşündüğümüzün çok ötesindeydi.”
King: “Hala bir hayalim var. Bu hayal , Amerikan rüyasının içinde derin kök saldı.”
Jesse Jackson, 1963’te Martin Luther King’in Washington’da yaptığı meşhur “Bir Hayalim Var” adlı konuşmasını da izleyenlerden biriydi: “Bu hayal morallerimizi yükseltti. Çok başarılıydı. Bizi özgürlüğe kavuşmaya yaklaştırdı. Bizi utanç lekesinden kurtardı.”
King 1968 yılında suikast sonucu öldürüldüğünde de Jesse Jackson yanındaydı: “Burada vuruldu. Merminin şiddetiyle kapıya çarptı.”
Birçok siyah lider, Martin Luther King ve Başkan Obama arasında doğrudan bağlantı kuruyor.
Julian Bond da bu görüşte: “Obama King’in veliahtı gibi. Doğumdan değil, aile bağlarından değil. King hareketinin sağladığı olanakları değerlendirmesi nedeniyle.”
New Jersey eyaletinin Newark kenti Belediye Başkanı Cory Booker gibileri olaya daha geniş açıdan bakıyor: “Barak Obama, Martin Luther King’in omuzlarında durmuyor. Obama, binlerce, ama binlerce Amerikalı’nın omuzlarında duruyor. Onlar bu fedakarlığı yapmamış olsaydı, Obama bulunduğu yerde olamazdı.”
Başkan Obama Martin Luther King’in mezun olduğu Morehouse College’ı da ziyaret etmiş ve bir konuşma yapmıştı: “Yasalar, gönüller ve zihinler değişti. Artık sizler de Amerika Birleşik Devletleri’nin Başkanı olabilirsiniz.”
Jesse Jackson, eğer yaşasaydı Martin Luther King’in Obama’yla gurur duyacağını söylüyor: “Obama şimdi bir ulusu, geçmişte Martin Luther King’in o dönem kendisine tepkilerden dolayı yapamayacağı kadar peşinden götürebiliyor. Şimdiyse ikinci kez başkan. Herhalde Martin Luther King bundan büyük gurur duyardı.”
Obama’nın başkanlığı birçok Amerikalı tarafından, ülkenin gerçek anlamda eşitlik sözünün tutulduğu yönünde önemli bir adım olarak görülüyor.
Barack Obama bir anlamda bir siyah Amerikalı olarak başkanlığını Martin Luther King’in mirasına borçlu.
Barack Obama 2008 seçim gecesinde Amerika’nın ilk siyah başkanı olarak tarihe geçti.
Obama: “Bu gün, bu seçimde, şu anda başardığımız şey, Amerika’ya değişimin gelmesidir.”
Coşkulu kalabalığın içindekilerden biri de Obama’nın seçim zaferinden sonra gözyaşlarına boğulan medeni haklar lideri Jesse Jackson’dı: “O anın, o yolculuğun coşkusuydu. En büyük yarışı kazanmıştık. Bu hayallerimizin, mümkün olabileceğini düşündüğümüzün çok ötesindeydi.”
King: “Hala bir hayalim var. Bu hayal , Amerikan rüyasının içinde derin kök saldı.”
Jesse Jackson, 1963’te Martin Luther King’in Washington’da yaptığı meşhur “Bir Hayalim Var” adlı konuşmasını da izleyenlerden biriydi: “Bu hayal morallerimizi yükseltti. Çok başarılıydı. Bizi özgürlüğe kavuşmaya yaklaştırdı. Bizi utanç lekesinden kurtardı.”
King 1968 yılında suikast sonucu öldürüldüğünde de Jesse Jackson yanındaydı: “Burada vuruldu. Merminin şiddetiyle kapıya çarptı.”
Birçok siyah lider, Martin Luther King ve Başkan Obama arasında doğrudan bağlantı kuruyor.
Julian Bond da bu görüşte: “Obama King’in veliahtı gibi. Doğumdan değil, aile bağlarından değil. King hareketinin sağladığı olanakları değerlendirmesi nedeniyle.”
New Jersey eyaletinin Newark kenti Belediye Başkanı Cory Booker gibileri olaya daha geniş açıdan bakıyor: “Barak Obama, Martin Luther King’in omuzlarında durmuyor. Obama, binlerce, ama binlerce Amerikalı’nın omuzlarında duruyor. Onlar bu fedakarlığı yapmamış olsaydı, Obama bulunduğu yerde olamazdı.”
Başkan Obama Martin Luther King’in mezun olduğu Morehouse College’ı da ziyaret etmiş ve bir konuşma yapmıştı: “Yasalar, gönüller ve zihinler değişti. Artık sizler de Amerika Birleşik Devletleri’nin Başkanı olabilirsiniz.”
Jesse Jackson, eğer yaşasaydı Martin Luther King’in Obama’yla gurur duyacağını söylüyor: “Obama şimdi bir ulusu, geçmişte Martin Luther King’in o dönem kendisine tepkilerden dolayı yapamayacağı kadar peşinden götürebiliyor. Şimdiyse ikinci kez başkan. Herhalde Martin Luther King bundan büyük gurur duyardı.”
Obama’nın başkanlığı birçok Amerikalı tarafından, ülkenin gerçek anlamda eşitlik sözünün tutulduğu yönünde önemli bir adım olarak görülüyor.
Barack Obama bir anlamda bir siyah Amerikalı olarak başkanlığını Martin Luther King’in mirasına borçlu.