Pandeminin en kötü dönemlerini atlatan New York, Açık Sokaklar ve Açık Restoranlar programı kapsamında yeniden normale döndü. Bir yıl boyunca devam edecek bu programlar sayesinde restoran ve kafeler masalarını sokaklarda belirlenen bölgelere yerleştirebilecek.
Your browser doesn’t support HTML5
Sokak ortasında, mum ışığı altında bir akşam yemeği.
Mark Cohen, “Burada yemek yiyebiliyorsunuz, içebiliyorsunuz, şarkı söyleyebiliyorsunuz. Kısacası gerçekten güzel zaman geçirebiliyorsunuz. Brooklyn’e hoş geldiniz!” şeklinde konuşuyor.
Mark Cohen kızıyla birlikte, ailesi ve arkadaşları için bir süredir bu tür akşam yemekleri organize ediyor. Bu, New York belediyesinin Açık Sokaklar programı sayesinde oluyor. Amerika’da etkisi hala devam eden pandemi süreci boyunca birçok sokak ve cadde trafiğe kapatılarak New Yorklular’ın açık havada, güvenli bir şekilde sosyalleşmesine imkan tanındı.
Toplum gönüllüsü Gib Veconi, “Bir buçuk yıl önce biri gelip, ‘Vanderbilt Caddesi’ni tamamen kapatıp insanların sokakta gece 10’a kadar akşam yemeği yemesine izin verelim’ dese, ‘İmkan yok, böyle bir şey olmaz’ derdim. Ama görüyoruz ki gerçekten de işe yarıyor” diyor.
Birçok cadde ve küçük meydan artık yürüyüş ve bisiklet parkuru olarak ya da restoran ve kafelerin bir parçası olarak kullanılıyor.
Restoran sahiplerine, bazı mahallelerde sokaklara ücretsiz olarak masa yerleştirme izni veriliyor. Normal zamanda bunlar pahalı ruhsatlara tabiydi. Yerel yetkililer, Açık Restoranlar adlı pilot program başladığından bu yana, açık havada, caddelerde yemek yiyen restoran müşterilerinin sayısının ikiye katladığına dikkat çekiyor.
Restoran işletmecisi Patrick, “Burada, arka tarafta da oturacak yer var ama kimse burayı tercih etmiyor. Herkes dışarıda oturmak istiyor. Dışarıda Corona’ya karşı korunaklı kabinlerimiz de var” diyor.
Patrick Fromuth, Branded Saloon restoranının müdürü. Mekanın pandemi sürecinde kapanmadığını ancak uzun bir süre boyunca ortalama olarak sadece birkaç müşterinin olduğunu söylüyor. Şimdi ise dışarıda en az 65 müşteriye aynı anda hizmet verebiliyorlar.
Patrick Fromuth, “Aynı Avrupa’daki gibi. Ama artık Amerika’nın kültürüne da işledi” şeklinde konuşuyor.
Açık Sokaklar programı bazı araç sürücülerinin ise hiç hoşuna gitmiyor. Sürücüler başlangıçta, caddelerin kapatılmasına neden olan bu programa karşı protesto eylemleri düzenledi. Ancak zamanla bu programın artı yanları ön plana çıktı.
Arizonalı Viva di Koncini, doğup-büyüdüğü eyalette her yere aracıyla gidiyordu. Şu an New York’ta yaşıyor ve araba kullanmak zorunda kalmadan dışarıdaki mekanlarda güzel vakit geçirmek ona oldukça cazip geliyor.
Viva di Koncini, “Açık sokakları her zaman sevmişimdir. Avrupa’ya çok kez gittim ve Barcelona gibi, araç trafiğine kapalı geniş caddelerin olduğu şehirleri çok seviyorum. Hep böyle bir şehirde yaşamak istemiştim” diyor.
New York’ta Corona virüsü salgınına karşı kısıtlamalar büyük oranda kaldırıldı ve bu büyük kent yavaş yavaş pandemi öncesi durumuna geri dönüyor. Artık sosyalleşme alanı olarak düzenlenen ve araç trafiğine kapatılan caddelerin eski haline dönmesi ise uzak bir ihtimal gibi görünüyor.