Türkiye gün boyu Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın bu sabah açıkladığı “Demokratikleşme Paketi”ni tartıştı. Muhalefet liderlerinden henüz iktidar partisinin önerdiği değişikliklerle ilgili herhangi bir yorum gelmedi. Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun yarın yeni yasama yılının ilk gününde partisinin tutuklu bulunan milletvekili Mustafa Balbay’ı ziyareti sonrası basın toplantısı yapması bekleniyor. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli de partisinin meclis grup toplantısında görüşlerini açıklayacak.
Kışanak: Demokrasi paketi değil seçim paketi
Barış ve Demokrasi Partisi ise bugün başkentte bulunan milletvekilleriyle olağanüstü toplantıda bir araya geldi. Toplantı sonrası gazetecilere görüşlerini açıklayan BDP Eş Genel Başkanı Gülten Kışanak, “Her seferinde bir minnetle, bir lütufla küçük kırıntılar sunarak kamuoyunda bir yetmez ama evet pozisyonu yaratıp kendi iktidarını sürdürme arzusu içinde hazırlanmış bir paketle karşı karşıyayız. Açıkçası sürdürülemez hale getirilen inkar ve asimilasyon politikasına hayat öpücüğü vermeyi arzulayan bir zihniyet var karşımızda" dedi. BDP lideri, bu paketin halkın değil AKP’nin ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan seçim paketi olduğunu savundu.
Başbakan Erdoğan’ın seçim sistemi için mevcut sistemin de yer aldığı üç alternatif sunmasını da eleştiren Gülten Kışanak, “bunu bir değişiklik olarak sunmak akla ziyan bir yaklaşımdır.. Başbakan arzuladığı iki partili sisteme tekabül eden öneriler getirmiştir, güçlü iktidar etkisiz muhalefet, iki partili demokrasi. Bunun demokrasiyle adaletle alakası yoktur. Amasız, fakatsız, tereddütsüz madem darbelere karşısınız, darbecilerin koyduğu yüzde on barajını kaldıracaksınız” diye konuştu.
Kürkçü: Türkler ve Kürtler kendi hakları için mücadeleye devam etmeli
BDP Mersin milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise anadilde eğitim konusunda atılan adımlar da dahil beklentilerin gerisinde kaldığını söyledi. Kürkçü, Kürkçü, “talep edilen haklar bakımından hiçbir şey değişmedi. Siyasi rejimin demokratikleşmesi ve demokratik katılımın açılması, bakımından herhangi bir adım atılmadı. Bu süreç de göstermiştir ki halk verilmez alınır. Memleketin batısında ve doğusunda Türkler ve Kürtler kendi haklarını için mücadeleye devam etmeliler. Hiç kimseye yukarıdan bir şey ihsan edilmiyor halk kendi haklarını alıyor” dedi.
Şandır: Bu paket PKK’ya verilen diyettir
BDP sözcülerinin eleştirel tavrına rağmen Milliyetçi Hareket Partisi ise demokratikleşme paketinin PKK ve Öcalan’la yapılan müzakereler sonucu şekillendiği iddiasını koruyor.
MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır, Herkes şunu iyi bilsin ki bu paket PKK’nın tehditleri yüzünden açıklandı. Başbakan daha üç ay önce anadilde eğitim yok dedi şimdi ne oldu? Açıktır ki bu paket müzakerelerde varılan mutabakatla oluşturuldu. Demokratikleşme paketi, Türkiye’nin ayaklarında prangaları koparıp atacağız diye topluma sunuluyor ama PKK’ya verilen bir diyettir, bir rüşvettir. Bunun adı ihanettir” dedi.
30 Eylül’de açıklanan Demokratikleşme Paketi’nin 30 Eylül 1918’de açıklanan Mondros Mütarekesi’ne benzeten Şandır’a göre, o anlaşma Osmanlı Devleti’nin sonunu getiren o anlaşma gibi bu paket de iktidar partisinin sonunu getirecek.
MHP, bu akşam toplanan Başkanlık Divanı’nda pakette dile getirilen önerileri enine boyuna tartışıp partinin yaklaşımını belirleyecek.
Gürsel Tekin: Dağ fare doğurdu
Cumhuriyet Halk Partisi adına bugün ilk açıklama Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’den geldi. CHP’nin daha önce açıkladığı 21 kanun değişiklik teklifinde ısrarcı olacağının altını çizen Tekin, “ bu gönül alma paketi olarak çıkarılmış ancak yine de, ne yazık ki, kimsenin gönlünü alabilmiş de değildir. Pakette ahım şahım, hepimizi şaşırtabilecek bir madde yok. Dağ fare doğrurdu” dedi.
Paketin içerdiği seçim sisteminde değişiklik önerilerini de değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı’na göre, "barajı kaldırıyorlar ama denizi getiriyorlar. Bu öneriler ufak siyasi partilerin tamamını siyasetten men etmek” anlamına geliyor.
Kışanak: Demokrasi paketi değil seçim paketi
Barış ve Demokrasi Partisi ise bugün başkentte bulunan milletvekilleriyle olağanüstü toplantıda bir araya geldi. Toplantı sonrası gazetecilere görüşlerini açıklayan BDP Eş Genel Başkanı Gülten Kışanak, “Her seferinde bir minnetle, bir lütufla küçük kırıntılar sunarak kamuoyunda bir yetmez ama evet pozisyonu yaratıp kendi iktidarını sürdürme arzusu içinde hazırlanmış bir paketle karşı karşıyayız. Açıkçası sürdürülemez hale getirilen inkar ve asimilasyon politikasına hayat öpücüğü vermeyi arzulayan bir zihniyet var karşımızda" dedi. BDP lideri, bu paketin halkın değil AKP’nin ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan seçim paketi olduğunu savundu.
Başbakan Erdoğan’ın seçim sistemi için mevcut sistemin de yer aldığı üç alternatif sunmasını da eleştiren Gülten Kışanak, “bunu bir değişiklik olarak sunmak akla ziyan bir yaklaşımdır.. Başbakan arzuladığı iki partili sisteme tekabül eden öneriler getirmiştir, güçlü iktidar etkisiz muhalefet, iki partili demokrasi. Bunun demokrasiyle adaletle alakası yoktur. Amasız, fakatsız, tereddütsüz madem darbelere karşısınız, darbecilerin koyduğu yüzde on barajını kaldıracaksınız” diye konuştu.
Kürkçü: Türkler ve Kürtler kendi hakları için mücadeleye devam etmeli
BDP Mersin milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise anadilde eğitim konusunda atılan adımlar da dahil beklentilerin gerisinde kaldığını söyledi. Kürkçü, Kürkçü, “talep edilen haklar bakımından hiçbir şey değişmedi. Siyasi rejimin demokratikleşmesi ve demokratik katılımın açılması, bakımından herhangi bir adım atılmadı. Bu süreç de göstermiştir ki halk verilmez alınır. Memleketin batısında ve doğusunda Türkler ve Kürtler kendi haklarını için mücadeleye devam etmeliler. Hiç kimseye yukarıdan bir şey ihsan edilmiyor halk kendi haklarını alıyor” dedi.
Şandır: Bu paket PKK’ya verilen diyettir
BDP sözcülerinin eleştirel tavrına rağmen Milliyetçi Hareket Partisi ise demokratikleşme paketinin PKK ve Öcalan’la yapılan müzakereler sonucu şekillendiği iddiasını koruyor.
MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır, Herkes şunu iyi bilsin ki bu paket PKK’nın tehditleri yüzünden açıklandı. Başbakan daha üç ay önce anadilde eğitim yok dedi şimdi ne oldu? Açıktır ki bu paket müzakerelerde varılan mutabakatla oluşturuldu. Demokratikleşme paketi, Türkiye’nin ayaklarında prangaları koparıp atacağız diye topluma sunuluyor ama PKK’ya verilen bir diyettir, bir rüşvettir. Bunun adı ihanettir” dedi.
30 Eylül’de açıklanan Demokratikleşme Paketi’nin 30 Eylül 1918’de açıklanan Mondros Mütarekesi’ne benzeten Şandır’a göre, o anlaşma Osmanlı Devleti’nin sonunu getiren o anlaşma gibi bu paket de iktidar partisinin sonunu getirecek.
MHP, bu akşam toplanan Başkanlık Divanı’nda pakette dile getirilen önerileri enine boyuna tartışıp partinin yaklaşımını belirleyecek.
Gürsel Tekin: Dağ fare doğurdu
Cumhuriyet Halk Partisi adına bugün ilk açıklama Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’den geldi. CHP’nin daha önce açıkladığı 21 kanun değişiklik teklifinde ısrarcı olacağının altını çizen Tekin, “ bu gönül alma paketi olarak çıkarılmış ancak yine de, ne yazık ki, kimsenin gönlünü alabilmiş de değildir. Pakette ahım şahım, hepimizi şaşırtabilecek bir madde yok. Dağ fare doğrurdu” dedi.
Paketin içerdiği seçim sisteminde değişiklik önerilerini de değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı’na göre, "barajı kaldırıyorlar ama denizi getiriyorlar. Bu öneriler ufak siyasi partilerin tamamını siyasetten men etmek” anlamına geliyor.