Almanya’da hükümet sözcüsü, "Türkiye Cumhurbaşkanı’nın açıklamasını dikkate aldık. Ancak hakkında yorum yapmak istemiyorum. Cumhurbaşkanı’nın Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli insanların çıkarlarını savunduğu biliniyor” dedi.
Futbolcu Mesut Özil’in kendisine ırkçılık yapıldığı gerekçesiyle Alman milli takımını bıraktığını açıklamasıyla başlayan tartışmalar gündemden düşmüyor. Dün (24 Temmuz) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Özil'i telefonla arayarak, kutlaması ve kararını “yerli ve milli bir davranış” olarak nitelemesinden sonra, bugün de Başbakan Angela Merkel’in sözcüsünden yeni bir açıklama geldi.
Federal hükümetin basın toplantısında Başbakan Merkel’in konuyla ilgili görüşünü aktaran hükümet sözcüsü Ulrike Demmer, Erdoğan’ın Özil’e destek vermesini yorumlamak istemediklerini belirtti. Demmer, Merkel’in telefon konuşmasını nasıl değerlendirdiği sorusuna "Türkiye Cumhurbaşkanı’nın açıklamasını dikkate aldık. Ancak hakkında yorum yapmak istemiyorum. Cumhurbaşkanı’nın Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli insanların çıkarlarını savunduğu biliniyor. Başbakan Merkel de geçmişte kendisiyle bu konuları konuştu" şeklinde yanıt verdi.
Merkel’in Mesut Özil’i "çok takdire değer bir futbolcu" olarak değerlendirdiğini ve milli takımı bırakma kararını saygıyla karşıladığını aktaran sözcü, İngiliz Arsenal takımında top koşturan deneyimli
futbolcunun "Milli takıma sağladığı olağanüstü katkılardan dolayı, Alman kamuoyunun takdirini hak ettiğini" söyledi.
Mesut Özil’in Alman Futbol Federasyonu Başkanı’na yönelik ırkçılık suçlamaları sonrasında başlayan uyum ve kutuplaşma tartışmaları konusunda da Merkel’in görüşlerini açıklayan hükümet sözcüsü, Almanya’da yaşayan 3 milyonu Türkiye kökenli toplam 18 milyon göçmenin kendilerini evlerinde hissetmeleri gerektiğini belirtti. "Türkiye kökenliler, ülkemizi insani, kültürel ve siyasi olarak zenginleştiriyorlar. Kökenlerini korumalarına rağmen, Almanya’ya iyi uyum sağlamış durumdalar" diyen Ulrike Demmer, Merkel’in kin ve yabancı düşmanlığının her türlü biçimine karşı olduğunu da vurguladı.
Sözcü, Berlin’le Ankara arasındaki ilişkiler konusunda gelen bir soru üzerine, "Türkiye bizim çok önemli bir partnerimiz. Türkiye’yle zor konularda da temasta kalarak iyi ilişkiler sürdürmekten yanayız. Görüş ayrılıkları var ama ortak çıkarlar da var. Federal hükümet bunun için güvene dayalı bir birlikteliğe gereksinim duyuyor" şeklinde konuştu.
Öte yandan Federal Meclis Başkan Yardımcısı, Yeşiller Partisi eski Eşbaşkanı Claudia Roth, Alman Futbol Federasyonu’nu ağır sözlerle eleştirdi. Mesut Özil’in geçen haftalarda ırkçı saldırılara maruz kalmasına federasyonun sessiz kaldığını öne süren Roth, "Bu durum Almanya'da ırkçılığın hangi boyutlara vardığını gösterir" şeklinde konuştu.
Merkezi Essen’de bulunan Uyum Araştırmaları Merkezi tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, Almanya’da yaşayan Türkiye kökenliler arasında kendilerini Türkiye'ye “güçlü şekilde ait hissedenlerin” oranı artıyor.
Araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 61'i kendilerini “çok güçlü şekilde” Türkiye'ye ait hissederken, sadece yüzde 38'i kendilerini “çok güçlü şekilde” Almanya'ya ait hissettiklerini belirtti. Araştırmayla ilgili yapılan açıklamada, Türkiye kökenlilerin, Almanya'da yaşadıkları ayrımcılık deneyimleri ile Türkiye'ye hissettikleri bağın güçlenmesi arasında paralellik
gözlemlediği vurgulandı. 2014’de yapılan benzer bir araştırmada, Türkler’in yüzde 78'i Almanya’yla olan bağlantılarının ağır bastığını, yüzde 44’ü de kendilerini Türkiye’ye ait olarak hissettiklerini açıklamıştı.