Dünyada iklim değişikliğinden en çok etkilenen elli ülkeden on üçünün yer aldığı Latin Amerika’da, küresel ısınmasının toplumsal sonuçları da etkisini artıyor. Kuraklık, kasırga, sel ve yangınlar gibi küresel ısınmanın yol açtığı çevresel sorunlardan dolayı, 1998 ile 2020 yıllarında 312 bin kişinin yaşamını yitirdiği bölgede, araştırmalar iklim değişikliğinden dolayı en az 1,18 milyon Latin Amerikalının göç etmek zorunda kaldığını gösteriyor.
Meksika’da Udlap Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre, iklimle ilgili felaketlerden dolayı Brezilya’da 500 bine yakın kişi; Haiti’de 220 bin, Küba’da 194 bin ve Uruguay’da 160 bin civarında kişi göç etti.
Son yirmi yılda iklim değişikliklerine bağlı kasırga, kuraklık, sel felaketleri, toprak kaymaları gibi afetlerde gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 1,7’sini kaybeden Latin Amerika’da, Dünya Bankası raporları aşırı yoksul sayısının da iklim kriziyle artacağını ve 2030 yılına kadar üç katına ulaşacağını öngörüyor.
Küresel ısınmanın sonuçlarının korkutucu seviyelere ulaştığı belirtilen araştırmada, iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerin; zayıf ve kırılgan sosyoekonomik yapılara sahip ve karbon salınımı en düşük ülkeler olduğu ve bu ülkelerin çevresel felaketlerin olumsuz etkilerine daha fazla maruz kalacağı kaydediliyor.
Uzmanlar, iklim değişikliğiyle mücadelede başarılı olabilmek için bölgesel ve küresel politikaların hayata geçirilmesi ve özellikle çevresel felaketlerin olası etkilerine yanıt verme kapasitesi sınırlı olan ülkelere maddi, ekip ve ekipman, eğitim, teknik ve örgütlenme desteğinin elzem olduğunu kaydediyor.
Amazon Coğrafi Referanslı Sosyo-Çevresel Bilgi Ağı Ekvador koordinatörü Rodrigo Torres, Amazon Ormanları’nın en nemli kısmının yer aldığı Ekvador’da bile sıcaklık artışlarına bağlı olarak yağışların azaldığını, hidroelektrik santrallerinde yeterli enerji üretilemediği için ülkede elektrik kesintileri yaşandığına dikkat çekiyor.
VOA Türkçe’ye konuşan Torres, sıcaklığın yüksek olduğu Brezilya ve Bolivya gibi ülkelerde kuraklığa bağlı yangın olaylarının görüldüğünü ve bu durumun da tarımdan altyapıya, orman kaybından tarımsal ve endüstriyel üretime kadar yaşamın birçok alanını olumsuz etkilediğini kaydetti.
Latin Amerika’da küresel ısınmadan kaynaklı yaşanan su seviyelerinin yükselmesi, tarımsal verimliliğin ve çalışma saatlerinin düşmesi, istihdam kaybı, su kaynaklarının azalmasına bağlı olarak hastalıkların artması, sağlık harcamalarının yükselmesi, sosyal eşitsizliğin artması gibi çok sayıda sorun, mevcut sosyoekonomik problemlerin daha da derinleşmesine yol açıyor.