Los Angeles Times gazetesi, California'da Stanford Üniversitesi'ndeki bilimadamları tarafından Corona virüsünün ilk olarak Hindistan'da tespit edilen ve henüz resmi bir ismi olmayan çok daha endişe verici bir varyantının bulunduğunu iddia etti.
Bazı basın kuruluşları tarafından "Çift mutasyon" olarak adlandırılan varyantın, bilimadamları arasında endişeye yol açmasının nedeni ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) tarafından takip edilen diğer varyantlardan farklı olarak, genetik diziliminde yalnızca bir değil, iki mutasyon içeriyor olması.
İlgili Haberler ABD'de En Yaygın Virüs Türü İngiliz VaryantıStanford'daki Klinik Viroloji Laboratuvarı Direktörü Dr. Benjamin Pinsky, verdiği bir röportajda, "Bu iki mutasyonun eşleştirildiklerinde nasıl davrandıklarını bilmiyoruz" dedi.
Pinsky, bu yeni varyantın varlığının ilk olarak 24 Mart'ta Hindistan hükümeti tarafından tespit edildiğini vurguladı. Varyant, ülkenin en kalabalık ikinci eyaleti olan ve en büyük şehri Mumbai‘nin de bulunduğu Maharaştra'da Corona virüsü vakalarında yaşanan artış üzerine tespit edildi. Pinsky, bölgedeki yeni Corona virüsü vakalarının yaklaşık yüzde 15 ila 20'sinin bu varyanttan kaynaklandığını açıkladı.
Bir gün sonra, 25 Mart'ta, Stanford laboratuvarında, San Francisco’daki bir hastadan alınan Corona virüsü örneğinde aynı varyant belirledi.
Pinsky, "Dünya genelindeki bu hızlı yayılma oldukça etkili ve biraz da endişe verici" diye konuştu
Bu yeni varyant neden endişe verici?
Pinsky, Stanford laboratuvarında, yine San Francisco’daki hastalardan alınan numuneler arasında doğrulanmış bir vakanın yanı sıra 7 vakada görülen virüs türünün de çift mutasyon taşıma olasılığına dikkat çekti.
Federal yetkililer tarafından izlenen diğer varyantların hiçbiri, L452R ve E484Q olarak bilinen bu iki mutasyonun kombinasyonuna sahip değil. Ancak E484Q’in, E484K olarak bilinen daha yaygın bir mutasyonla yakından ilgili olabileceği belirtiliyor.
L452R mutasyonu, California varyantından (B.1.427/B.1.429) daha yaygın hale geldi. Bunun da virüsün daha bulaşıcı hale gelmesine ve aşılanmış kişilerde bağışıklığın azalmasına neden olabileceğine inanılıyor.