Şu an görev başında olan Amerikan Kongresi, Amerikan tarihinin en çok etnik çeşitliliğe sahip kongresi olma özelliği taşıyor. PEW Araştırma Merkezi’ne göre Kongre üyelerinin yüzde 19’u azınlıklardan oluşuyor. Buna rağmen Temsilciler Meclisi’ndeki yerli Amerikalı sayısı yalnızca iki.
Chicksaw kabilesi üyesi Cumhuriyetçi Partili Thomas Cole ve Cherokee kabilesi üyesi Cumhuriyetçi Partili Markwayne Mullin,Kongre’de Oklahoma eyaletini temsil ediyor. Yerli kabileler 2016 yılı Kasım ayında yapılan seçimlerde sekiz aday çıkarmıştı.
Yerli Amerikalılar ve Alaska yerlileri, Amerika’da nüfusun yüzde 2‘sini oluşturuyor. Ancak birçok uzmana göre federal hükümet 560’tan fazla kabileyi ayrı ve egemen hükümet olarak kabul ettiği için yerlilerin ülke yönetiminde daha çok temsil edilmesi gerekiyor.
Dışlanmanın tarihçesi
Montana Eyalet Üniversitesi’nin Yerli Amerikalı Araştırmaları Programı Başkanı Walter Fleming, yerlilerin yakın tarihe kadar siyasi süreç içinde yer almalarının yasak olmasının, sorunun nedenlerinden biri olduğunu söylüyor.
Yerliler, 1924 yılına kadar Amerikan vatandaşlığına kabul edilmedi. Hangi yerlilerin oy kullanıp kullanamayacağı kararı da eyaletlere bırakıldı. Yerlilere oy kullanma hakkı tanımayan eyaletlerin bu yasağı kaldırmalarıysa İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra gerçekleşti.
Yerli nüfusun o zamanlar 250 ila 350 bin civarında olduğunu belirten Walter Fleming, bu sayının az olması nedeniyle siyasi sürece katılımın da kısıtlı olduğunu ve oy kullanmanın önünde yasal engeller bulunduğunu söylüyor.
Eyaletler, yerlileri oy kullanmaktan caydırmak için türlü yöntemler deniyordu. Oy kullanmak isteyen yerlilerin kabilelerde ikamet etmelerini engellemek, sandık vergisi uygulamak, İngilizce okuma yazma bilmeyenleri diskalifiye etmek, bu yöntemlerden bazılarıydı.
Kimi bölgelerde oy kullanma hakkı önünde hala engeller var.
Fleming, bazı ilçelerin okul ve mahkeme binaları gibi yerlerin dışında sandık açma konusunda son derece isteksiz olduğunu kaydediyor. Bunun nedeni, ilçe yönetimlerinin, uydu bölgelerde sandık açmasının pahalıya malolduğunu iddia etmesi. Yerli kabilelerin yaşadığı bazı bölgelerde sandık başına gitmek için aracına benzin koymaya bile gücü yetmeyenler var.
Bazı eyaletler, kabilelerin kimlik kartlarını geçerli kimlik belgesi olarak kabul etmiyor. Bu sorun, Amerika çapında bazı davalar açılmasına bile neden oldu.
Fleming, özellikle sadece kendi arazilerinin sınırları içinde yaşayan yerlilerin sürücü ehliyeti gibi belgelere hiç ihtiyacı olmadığının altını çiziyor.
Yerliler herşeylerini kaybedebilir
Uzmanlara göre birçok yerli Amerikalı, siyasi sürece katıldıkları takdirde çok az kazanım elde edeceklerini düşünüyor. Kimileri hükümet kayıtlarında yer almanın toprağını kaybetme ya da çocuklarının zorla alıkonularak yatılı okula gönderilmesi anlamına geldiği günleri hatırlıyor ve seçmen kaydı yaptırmayı reddediyor.
Eski Senatör Ben Nighthorse Campbell, 1960 ve 70’li yıllarda faaliyet gösteren Amerikan Yerli Hareketi üyeleriyle yaptığı konuşmaları hatırlıyor. Hareket, kabilelere daha çok özerklik tanınmasını savunuyordu.
Ben Nighthorse Campbell, ”Elimizdeki herşeyi almak isteyen bu hükümete neden girmek istiyorsun” sorusuyla çok sık karşılaştığını söylüyor.
Kuzey Cheyenne kabilesi üyesi Ben Nighthorse Campbell, Amerikan Senatosu’na seçilen ilk yerli Amerikalı. Campbell, Amerika’ya köle olarak zorla getirilenler haricinde hemen hemen her etnik grubun, sunduğu fırsatlardan yararlanmak için Amerika’ya geldiğini söylüyor.
Campbell, ”Yerliler, kazanacak hiçbir şeyi olmayan ama kaybedeceği çok şey olan tek etnik grup” diyor.
Kongre’de daha fazla yerli temsilci görmek istediğini kaydeden Campbell, bazı temel zorlukların aşılması gerektiğini vurguluyor. Bunlardan en önemlisi, mali yetersizlikler. Kongre için adaylık süreci, milyonlarca dolarlık kampanyalar yürütmeyi gerektiriyor. Yerlilerse bu kadar büyük miktarda para toplamayı başaramıyor.
Fleming ve Campbell, yerlilerin de seslerini duyurması gerektiği görüşünde.
Campbell, ”Senato eski Çoğunluk Lideri Tom Daschle bir zamanlar bana ‘Eğer yerliler olmasaydı Güney Dakota’daki yarışı kazanamazdım. Yerliler seçmen kaydı yaptırıp sandık başına giderlerse beş eyalette seçim sonuçlarını değiştirecek güce sahip olurlar’ demişti,” diye anlatıyor.