Kennedy'nin 50 Yıllık Dış Politika Mirası

John Kennedy’nin başkanlığı kısa sürdü ancak Küba Füze Krizi’ndeki tutumu ve dünya barışı için yaptığı çalışmalar başkanlık mirasından geride kalan önemli dış politika uygulamaları olmaya devam ediyor
22 Kasım, John Kennedy suikastının 50’nci yıldönümü. Amerika’nın Sesi bu yıldönümünde Kennedy’nin başkanlığını biz dizi haberle mercek altına aldı. 1961’de Kennedy başkan olduğunda dünya çok farklı bir yerdi. Amerika ve Sovyetler Birliği Soğuk Savaş yaşıyordu ve savaşın cepheleri Berlin, Küba ve Vietnam’dı. Kennedy komünizmle mücadele etmekte kararlıydı.

John Kennedy başkanlığının başından itibaren Sovyetler Birliği’nin Soğuk Savaş’taki saldırgan tutumuna karşı koyacağını vurguladı: “Dost düşman, her millet şunu bilmeli. Biz özgürlüğün başarısı için her türlü bedeli ödemeye, her zorluğa göğüs germeye, her dostu desteklerken her düşmana karşı koymaya hazırız.”

Kennedy yönetimi göreve başladıktan sonra Castro karşıtlarını kullanarak Küba’yı işgal denemesi olan Domuzlar Körfezi Operasyonu’na girişti ve başarısız oldu.

Yazar Robert Dallek kötü planlanan işgalin bir fiyasko olduğunu ve Kennedy’ye önemli bir ders verdiğini söylüyor: “Bu büyük başarısızlıktı. Öyle ki Kennedy olaydan sonra defalarca ‘nasıl bu kadar büyük bin hata yapabilirim?’ diye sordu. Bu onu çok utandırdı ve orduya karşı büyük bir güvensizlik duymasına yolaçtı.”

Küba’daki başarısızlık Kennedy’nin gençliği ve deneyimsizliğiyle birleşince onu Avrupa gezisinde müttefik olsun, rakip olsun dünya liderlerinin saygını kazanma zorunda bıraktı.

Robert Dallek: “Kennedy’nin De Gaulle’ün yanında durması ve dengiymiş muamelesi görmesi, uluslararası saygınlığını arttırdı. Ama Viyana’da Nikita Kruşçef’le görüşmesinde Sovyet lideri onu ne yaptığını bilmeyen bir genç adam olarak gördü. Kennedy’nin dış siyasette yalnızca çok önemli bir hedefi vardı, o da nükleer bir savaşı önlemekti.”

Kennedy’nin en önemli dış politika sınavı Amerikan istihbarat uçaklarının Ekim 1962’de Küba’da Sovyet askeri faaliyetleri belirlemesini izledi: “Geçtiğimiz hafta içinde bu dünyadan soyutlanmış adada saldırı füzesi rampaları kurulduğunu gösteren yadsınamaz kanıtlara ulaştık.”

Başkan Kennedy Sovyet füzelerinin Küba’ya ulaşmasını engellemek için adayı denizden ablukaya aldırdı. 13 gün süren Küba Füze Krizi dünyayı nükleer savaşın eşiğine getirdi. Ancak Kennedy’nin perde arkasından yürüttüğü diplomasi ve askeri eylem tehdidi Sovyetler’i geri adım atmaya zorladı.

Füze Krizi Kennedy’yi Soğuk Savaş’ın gerilimini azaltmak için farklı yöntemler bulmaya itti. Öldürülmesinden birkaç ay önce Sovyetler’le imzaladığı sınırlı Nükleer Denemeleri Yasaklama Anlaşması en büyük başarılarından biri oldu ve Moskova’yla gelecekte yapılacak silah anlaşmalarına zemin hazırladı.

Görevinin son aylarında Kennedy, Amerika’nın Güney Vietnam’daki siyasetinin doğruluğuyla ilgili de çelişkili mesajlar verdi.

Robert Dallek: “Bence Kennedy, Lyndon Johnson’ın yaptığını kesinlikle yapmazdı. Yani Johnson gibi çok daha fazla askeri savaşa dahil etmezdi. Vietnam’dan çıkar mıydı? Bilmiyorum. Ancak bence Johnson’ın yaptığı gibi savaşın yoğunluğunu arttırmazdı.”

John Kennedy’nin başkanlığı kısa sürdü ancak Küba Füze Krizi’ndeki tutumu ve dünya barışı için yaptığı çalışmalar başkanlık mirasından geride kalan önemli dış politika uygulamaları olmaya devam ediyor.