Türkiye’nin 10 kentini ilçeleri ve köyleriyle birlikte etkileyen 6 Şubat depreminin ardından arama-kurtarma çalışmaları sırasında özellikle bazı küçük çocuklar sağ kurtarıldı. Ancak bu çocukların bazıları için kayıp olduğu bilgisiyle arayışlar devam ederken kimilerinin ailesine veya akrabalarına kavuştuğu görülüyor.
Türkiye’nin artçılarıyla birlikte 6 Şubat sabah 04.17’deki ilk depremle sarsıldığı o anlardan sonra 200 saati aşkın zaman geçmesine rağmen uzman ekipler “mucize” niteliğinde kurtarmalar gerçekleştiriyor. Canlı yayınlarla ekranlara taşındığı üzere başta madenci ekipleri olmak üzere ulusal ve yabancı uzman arama-kurtarma ekipleri, halen enkaz altında ses duyduklarında sağ olanları aramaya devam ediyor.
Enkaz altından sağ kurtulanlarla ilgiliyse sosyal medyada karmaşa yaşanıyor. Hali hazırda ailesi veya yakınları kavuşmuş çocuklar için halen fotoğraflarıyla "kayıp" paylaşımları yapılıyor. Ancak aileler veya sevdikleri için en acı olan, ilk saatlerde kayıp olduğu düşünülmesine rağmen sonrasında enkaz altında cansız bedenine ulaşılanlar için sosyal medyada paylaşımlara devam edilmesi. Son durumu doğrulanmış olmayan şekilde ilk saatlerde yapılmış paylaşımları yeniden paylaşmama çağrısı yapan aileler, basın mensuplarına da güncel olmayan paylaşımları haberleştirmemeleri talebini iletiyor.
Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ise, çocuklarla ilgili dün itibarıyla Alo 183 hattıyla bir çağrı merkezi oluşturdu. Detaylı bilgiler https://www.aile.gov.tr/haberler/refakatsiz-depremzede-cocuklar-icin-cagri-merkezi-devrede/ adresinde paylaşıldı.
İlköğretim yaşından küçük olan çocuklarda en önemli sorun, kendilerini ifade edememeleri, soyadlarını anımsayamamaları veya yaralı olması durumunda zaten kendisiyle konuşulamaması olarak vurgulandı. Bu nedenle çocuk depremzedelere ilişkin bilgilerde sıkıntılar olduğu ve hangi hastanelere nakledildikleri konusunda halen eksiklikler bulunduğu ifade edildi.
Foggo: “Depremzedeler için rehberlik hattı açılmalı”
Derin Yoksulluk Ağı kurucularından CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo ise VOA Türkçe’ye açıklamasında, çocuklar başta olmak depremzedelerle ilgili ciddi dağınıklık atmosferi oluştuğunu belirterek, “Çocuklar dahil depremzede herkes farklı hastanelere veya barınma amaçlı yurtlara yerleştiriliyor. Dolayısıyla nerede bulundukları, ihtiyaçları, onlara yapılacak yardımlarla ilgili mutlaka koordinasyonu sağlayacak rehberlik amaçlı bir iletişim hattı kurulması gerekiyor” dedi. Refakatsiz çocuklarla ilgiliyse Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın “Alo 183” hattını devreye soktuğunu belirten Foggo, çocuklarla ilgili aslında ilk gün itibarıyla kurulması gerekli koordinasyonun depremin 8. gününde (13 Şubat) oluşturulduğuna da dikkat çekti.
Adıyaman’daki Kuş ailesi Gizem bebeği arıyor
Karapınar Mahallesi’ndeki enkazdan canlı kurtarıldığında yaralı olduğu için Adıyaman Devlet Hastanesi’nde nakledilmiş olan 1 yaşındaki Gizem Kuş’un ailesi de bebeklerini arıyor. Baba Zeynel Kuş, VOA Türkçe’ye bugün saat 15.30'da yaptığı açıklamada, Gizem’in ambulansla bir başka kentteki hastaneye nakledildiğini öğrendiklerini, ancak Ankara mı, yoksa İstanbul mu şeklinde kesin bir bilgi alamadıklarını söyledi. Annesi Bedriye Kuş ile birlikte iyi olduklarını belirten baba Zeynel Kuş, sadece Gizem’e kavuşmak istediklerini ve her yere başvurduklarını, yanıt beklediklerini anlattı.
Antakya’da Şehit Murat Nuraydın Caddesi’nde enkazdan canlı kurtarılan ancak ailesinin nerede olduğunu öğrenemediği 15 yaşındaki Suriyeli Ali Battal gibi çocuklar konusunda koordineli şekilde bilgi alınabilecek bir merkez ihtiyacı söz konusu.
Işınsu ve Süleyman bebekler Mersin’de güvende
Sosyal medyada halen kayıp oldukları yönünde fotoğraflarıyla bilgileri paylaşılmaya devam edilen Adana’da enkazdan canlı kurtarılmış Işınsu bebek ile Hatay-Antakya’da kurtarılmış Süleyman bebek ise Mersin’de güvende bulunuyor.
Adana Emek Mahallesi'nde yıkılan binadan canlı kurtulan 1 yıl 1 aylık Işınsu bebeğin enkazdan çıkarıldıktan sonra kaybolduğu endişesi yaşandı. Ailesi durumu sosyal medyaya taşıdı ve bebeği o kargaşada alan kişi sosyal medyadaki kayıp ilanını görünce aileye ulaştı. Dayısı Kenan Dönmez, Işınsu’yu teslim aldı.
Dayı Kenan Dönmez, VOA Türkçe’ye açıklamasında, Işınsu’nun annesi olan kızkardeşiyle, babası ve abisini kaybettiklerini belirterek, “Antakya’da yaşayan kız kardeşimizden geriye sadece Işınsu kaldı. Ama burada sekiz dayısı var. Biz yeğenimize bakacağız. Kendisine kavuştuk, Işınsu ile teselli oluyoruz” dedi.
Antakya’da Atatürk Caddesi Ovalı Apartmanı’nın 6. katında ailesiyle enkaz altında kalan Süleyman bebek ise annesinden iki dakika önce canlı çıkarıldıktan sonra bulunamadı.
Sonrasında ailesine teslim edilen Süleyman bebek, şimdi annesi Sema ve kardeşiyle birlikte Mersin’de bir akrabasının yanında bulunuyor.
Süleyman’ın babası Tuncay Alpaslan ise halen Antakya’da yakınları, akrabaları için enkaz başında bekleyişte olduğunu söyledi.
İskenderun Pınarbaşı Mahallesi’nde Yıldız Apartmanı’ndan kurtarıldığında kaybolduğu belirtilen “kayıp bebek” ise, canlı kurtarılan annesiyle ilk saatlerde ayrı düşmüş. Ancak sonrasında ailesince başka bir hastanede bulunmuş. Anne ve bebeğini birbirlerine kavuşturduklarını belirten ve sosyal medyada “kayıp bebek” çağrısı yapan kişi olduğunu söyleyen dayısı, artık tekrar paylaşım yapılmamasını çünkü bebeğe kavuştuklarını kaydetti. Ayrıca isim bilgisi vermemeyi tercih etti.
“Ölen çocuklarımızı artık paylaşmayın lütfen”
İskenderun’da Meydan Mahallesi’nde Yaşar Doğu Caddesi Sahil Apartmanı’ndan sağ çıktığı iddiasıyla kaybolduğu düşünülen 14 yaşındaki Hira Asya Kaya’dan ise acı haber geldi. Hira Asya’nın annesiyle birlikte Sahil Apartmanı’nın enkazında cansız bedenine ulaşıldı. Bu nedenle ailesi, sosyal medya aracılığıyla bu kayıp ilanını paylaşmaya artık son verilmesini rica ediyor. Aile, herkesten bu konuda duyarlılık beklediklerini aktardı.
Bakan Yanık: “291 çocuğun kimlik tespiti henüz yapılamadı”
Bu arada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden etkilenen kentlerde dün yani 8. gün itibarıyla 1362 refakatsiz çocuğu tespit ettiklerini açıkladı. Bakanlığın sistemine kayıtlı bu çocuklardan 369’unun kimliklerini tespit ettiklerini söyleyen Yanık, kimlik tespitiyle eşleştirilerek ailelerine teslim edildiğini bildirdi. Yanık’ın açıklamasına göre 8. gün (13 Şubat) itibarıyla 1362 refakatsiz çocuktan 1071’nin kimlik tespiti yapılmış durumda. 291 çocuğunsa henüz kimlik tespiti yapılamadı.
Hastanede yaralı 792 çocuk bulunduğunu ve 201 çocuğun sağlıklı olduğu için bakanlığa bağlı kuruluşlarda korumaya alındığını açıklayan Yanık, 291 çocukla ilgili kimlik tespiti çalışmalarıyla ilgili ise “Öncelikli olarak deprem bölgesinden gerek sağlık kuruluşlarında, hastanelerde tedavi altına alınan gerekse bizim kuruluşlarımıza aldığımız çocuklarımızla alakalı ilk hassasiyetimiz, ilk sağlamaya çalıştığımız koşul, tabiatıyla sağlıklarının veya sağlık hizmetlerinin temin edilmesi. Daha sonrasında bakım ve gözetim hizmetlerini zaten biz kuruluşlarımızda sağlıyoruz ve devamında da eğer kimlikleri bilinmiyorsa kimlik tespiti yapılarak, aileleri yahut yakınları varsa aile yakınlarından bakım ve gözetimini üstlenebilecek olanlar varsa çocuklarımızı hemen ailelerine ulaştırıyor onları aileleriyle buluşturuyoruz. Değilse kurum bakımımızda onların bakım ve gözetimini sağlamaya devam ediyoruz” dedi.