Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidara gelmesiyle gelişmeye başlayan Türkiye ile Katar arasındaki ekonomik ilişkiler 2010 sonrasında altın dönemini yaşıyor. Son beş yılda Basra Körfezi’nin küçük, ama zengin ülkesi Türkiye ekonomisindeki en aktif yatırımcılar arasında gösteriliyor.
Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) rakamlarına göre Katar, 2016 yılında 361 milyon dolar doğrudan yatırımla Hollanda, İngiltere, Azerbaycan, Almanya, İspanya ve ABD’nin ardından yedinci sırada yer aldı.
Hiç şüphesiz en sansasyonel Katar yatırımı, 2016 yılında dijital televizyon platformu Digitürk’ün Katar menşeili Digitürk tarafından satın alınmasıydı. 1,2 milyar dolarlık yatırım elbette Katarlılar’ın Türkiye’deki tek büyük hamlesi değildi.
Katar Türkiye’de finanstan perakendeye, gayrimenkulden savunma sanayi birçok sektörde aktif
Katar merkezli Mayhola fonu, 2015 yılında Türkiye’nin perakende devi Boyner’in %30 hissesi 885 milyon liraya, yine aynı yıl Qatar National Bank (QNB) 2006’da Yunanistan menşeili NBG tarafından satın alınmış Finansbank’ı 2,7 milyar dolara satın aldı.
Türkiye’nin savunma sanayi devi BMC’de Katar ortaklığı bulunuyor.
Ayrıca Katar ortaklı gayrimenkul şirketlerinin gayrimenkul piyasasında oldukça aktif oldukları biliniyor. Örneğin Katar Emiri Şeyh Temim, İstanbul Boğazı’nın en pahalı yalısı olarak bilinen Erbilgin yalısını, 2015 yılında 100 milyon Euro’ya satın aldı.
Son yılda tüm dünyada 335 milyar dolar yatırım yapan Katar’ın Türkiye’ye harcadığı rakamın 19 milyar olduğu tahmin ediliyor.
Ancak iki ülke arasındaki dış ticaret rakamları yatırımların çok gerisinde kalıyor. 2016 yılında Türkiye Katar’ın ihracat listesinde 13. sırada yer alırken ithalat sıralamasında ise 23’üncülükte bulunuyor.
İki ülke arasındaki dış ticareti hacmi 2016 yılında 710 milyon dolar oldu.
Abluka altında bunalan Katar hükümet yetkilileri dört haftalık tahıl stokları kaldığını ve suya ihtiyaçlarını olduğunu açıkladı.
Bu açıklamadan kısa bir süre sonra Reuters muhabirinin sorularını yanıtlayan Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türk ihracatçıların Katar’ın su ve gıda ihtiyacını tedarik etmeye hazır olduğunu söyledi.
Doç. Akçay: 'Müteahhitlik sektörü 2022’de Katar’da düzenlenecek Dünya Kupası’ndan yararlanmak istiyor'
Atılım Üniversitesi’nden Doçent Ümit Akçay, Katar'a uygulanan izolasyonun Türkiye ekonomisine doğrudan büyük bir etkisi olduğu düşünmüyor.
Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Doçent Akçay, “Katar'dan Türkiye'ye gelen doğrudan yatırımlar ihmal edilebilir düzeyde, 2002 ile 2017 arasında 1,5 milyar dolar kadar. 2016 itibariyle Katar'ın ithalatında Türkiye 500 milyon dolarla 13. sırada. Bunların dışında Türkiyeli müteahhitlerin en çok iş yaptığı yedinci ülkenin Katar olduğunu biliyoruz. Özellikle 2022'de Katar'da düzenlenecek Dünya Kupası düşünüldüğünde, Türkiye'de inşaat sektörünün bu fırsattan yararlanmak istediği açık” dedi.
Doç. Akçay: 'Türkiye’nin saflaşmaya katılması Katar’ın izolasyonundan vereceği ekonomik zarardan büyük olabilir'
Doçent Akçay’a göre, Katar'ın Türkiye ekonomisi için çok önemli olduğu düşüncesi, resmi istatistiklerden takip edebildiğimiz bu rakamlardan değil, ispatlanamayan bir takım söylentilerden kaynaklanıyor.
“Bunlardan ilki, Varlık Fonu'na Katar'ın destek olacağı beklentisi. Hatta Çaykur'un Katar'a satıldığı spekülasyonları yapıldı ancak bunlar doğrulanmadı. İkincisi, Merkez Bankası bilançosunda bulunan Net Hata ve Noksan kaleminden son yıllarda büyük girişler olması ve kaynağı belirsiz olan bu girişlerin Körfez ülkelerinden, özellikle de Katar'dan geldiğine yönelik yaygın bir şehir efsanesinin varlığı. Maalesef elimizde somut veri olmadığı için bu görüş de spekülasyondan öteye geçemiyor. Türkiye'nin Katar ile anlaşması gereğince asker gönderme kararı muhtemelen sembolik bir adım ancak bu saflaşmada Türkiye’nin tarafını göstermesi açısından önemli. Kısacası, Katar izolasyonunun Türkiye’ye doğrudan ekonomik etkisinin ihmal edilebilir düzeyde olduğunu düşünüyorum. Ancak, Türkiye’nin Katar tarafından bu saflaşmaya katılmasının Türkiye ekonomisine olumsuz yansıması, Katar’ın izolasyonunun Türkiye ekonomisine etkisinden çok daha büyük olabilir.”
Katar krizi TL ve Borsa’yı olumsuz etkiledi
Katar’a Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn başta olmak üzere yedi ülkenin ambargo uygulaması hem İMKB’de TL/Dolar paritesinde olumsuz yansımaları oldu.
5 Haziran’da 3,50’nin altını test eden dolar, Körfez’de gerilimin artmasının ardından 3,55’in üzerine çıktı.
Borsa İstanbul BİST 100 Endeksi de Çarşamba günü bir önceki güne %0,73 geriledi.