Kadınlar Erkek Şiddetinin Yanı Sıra Ekonomik Baskıya da Tepkili

Your browser doesn’t support HTML5

Türkiye’de kadınlar, hayatlarında erkeklerce maruz bırakıldıkları şiddet yanı sıra hükümet politikaları ve ekonomik gelişmeler kaynaklı şiddete karşı da seslerini yükselterek, kadınları eve ve işsizliğe mahkum etme yaklaşımına tepki gösterdiler.

Birleşmiş Milletler’in (BM) çağrısıyla 1999 yılından bugüne 25 Kasım dünya genelinde farkındalık yaratmak amacıyla “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” olarak kutlanıyor. Gün nedeniyle pek çok ülkede kadınlar sokaklarda ve meydanlarda buluşarak, eşitsiz hayat koşullarına karşı hep birlikte dayanışmalarını kutluyor ve hem erkeklere hem de hükümet politikalarına karşı kadın bakış açısını yansıtıyorlar.

Türkiye’de ise 25 Kasım kadın cinayetlerinin yanı sıra özellikle son ekonomik gelişmeler çerçevesinde kadınları iş yaşamından uzaklaştıran politika ve uygulamalara da dikkat çekildi. Kadın Cinayetlerini Önleme Platformu’nun verileri itibariyle fiziki şiddet Türkiye’de kadınlar açısından en öncelikli sorun başlığını oluşturmaya devam ediyor. Son olarak sadece Ekim ayında kamuoyuna yansıyan bilgiler çerçevesinde erkekler tarafından 34 kadın öldürüldü. Geçen yıl 409 kadın öldürülürken; 332 kadına cinsel şiddet uygulandı. Bu çerçevede, başkentte 25 Kasım’da iki ayrı adresteki etkinliklerde kadın cinayetleri öncelikle tepki gösterilen konu başlıklarından birisiydi. Ancak kadınlar, Türkiye ekonomisindeki son gelişmeler ışığında işverenlerdeki kadınları kapı dışarı etme eğilimini, hamile kadınlara iş vermeme yaklaşımını ve hükümet politikalarındaki “annelik” vurgusuyla kadınları eve mahkum edici uygulamaları da gündeme taşıdı.

Ankara’daki ilk farkındalık etkinliğine Kızılay’daki Sakarya Caddesi ev sahipliği yaptı. Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla düzenlenen etkinlikte kadınlar, “Haklarımız ve Hayatlarımız İçin Biraradayız” yazılı pankart arkasında buluştular. Burada yapılan ortak basın açıklamasında, “Türkiye’de gittikçe artan ekonomik kriz ve baskı ortamının yarattığı iklimle birlikte kadınlara yönelik şiddet artarak devam ediyor. Kadına yönelik şiddet aynı zamanda ücret eşitsizliğiyle, haksız işten atmalar, güvencesiz çalıştırılmakla artarak devam ediyor” denildi. Açıklamada, muhafazakarlaşma ile Türkiye’de kadınlarca kazanılmış hakları geri almaya çalışan uygulamalara ve yasal düzenlemelere kapı açıldığı da anımsatıldı. Kadınlar, eylemlerini şarkılarla sonlandırdı.

Başkentteki ikinci etkinlik adresi ise Kuğulu Park oldu. Burada Kadın Meclisleri’nin çağrısıyla “Kadın Cinayetlerini, Ekonomik Şiddeti ve Baskıyı Durduracağız” yazılı pankart arkasında bir araya gelindi. Bu etkinlikte kadın örgütlerince 1980’li yıllardan beri Türkiye’de kadın hakları çerçevesinde yürütülen eylemler sonucunda kazanılmış haklardan birisi olan 6284 sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”a da sahip çıkıldı. Son dönemde bu kanunda çok sayıda değişiklikler yapılması yönünde kanun taslakları hazırlanarak, kazanılmış haklara zarar verme çabalarına da vurgu yapıldı.

Kuğulu Park’taki etkinlikte yapılan ortak basın açıklamasında, kadın cinayetlerinin yanı sıra “ekonomik şiddet” kavramıyla kadınları hedef alan ekonomik politikalar eleştirildi. Açıklamada, Türkiye’de çalışma hayatında sadece yüzde 34 oranında kadın bulunduğu ve her geçen gün bu oranı daha da azaltmaya dönük kararlar alındığı ifade edildi. Ekonomik kriz derinleştikçe kadınlar üzerinde baskının arttığı belirtilerek, kadınları işsiz bırakma eğiliminin de arttığı anlatıldı.