Kalp krizi konusunda araştırmalar yürüten Amerikalı uzmanlara göre, kadınlarda kalp krizi belirtileri çok farklı olabildiği gibi, kriz nedeniyle ölüm oranları da erkeklerden yüksek seyrediyor.
Lakeland Bölgesel Tıp Merkezi’nde yapılan araştırmada 1 milyonun üzerinde kalp krizi geçirmiş hasta üzerinde inceleme yapan uzmanlara göre, kadın ve erkek arasındaki farklar hem cinsiyet hem de yaş nedeniyle olabiliyor.
Araştırmaya göre, kalp krizi geçirdikten sonra hastaneye başvuran kadınların büyük bölümü göğüs kafeslerinde ağrı şikayeti olmadığını söylüyor. Oysa bugüne kadarki veriler, kalp krizi geçiren erkeklerin yüzde 69’unun, kriz öncesi şiddetli göğüs ağrısı yaşadığını gösteriyor. Kadınlarda ise yüzde 42’lik bir kesim, hiç böyle bir şikayeti olmadığını belirtiyor.
‘Boyun, Sırt ve Omuzdaki İnatçı Ağrı Kalp Krizinin İşaretçisi Olabilir’
Uzmanlar, krizi gösteren işaretlerin cinsiyetten ve yaş gibi faktörlerden nasıl etkilendiğini görmek için araştırmayı genişletmiş. Sonuçlar, 55 yaşın altındaki kadınların çoğunluğunda kalp krizinin bilinen belirtilerle gelmediğini ortaya koymuş. Araştırma ekibinin başındaki uzmanlardan Doktor John Canto, bu bilgilerin hastanelerde daha fazla hayat kurtarılmasını sağlayabileceğine inanıyor, çünkü tipik kalp krizi belirtileriyle hastaneye başvurmayan kadın hastaların, bir şeyleri olmadığı gerekçesiyle doğru tedavi edilmemeleri ölümle sonuçlanabiliyor. Veriler, kalp krizi geçirdiği anlaşılamayan kadın hastaların yüzde 15’inin hastanede öldüğünü gösteriyor.
Doktor Canto, kalp krizinin genç yaştaki kadınlarda da görülebileceğini vurguluyor. Üstelik genç kadınlarda belirtiler tipik olmaktan çok uzak. Uzmanlara göre, göğüs kafesindeki ağrıdan ziyade vücudun değişik yerlerine yayılan ağrılar da kalp krizinin işaretçisi olabiliyor. Çene, boyun, omuz ve sırtta; hatta midede meydana gelen inatçı ağrıların kalp krizinin belirtilerinden olabileceği belirtiliyor.