Japonya'da Deprem Tehlikesi Devam Ediyor

Japonya'da Deprem Tehlikesi Devam Ediyor

Japonya'da 9 şiddetindeki depremin üzerinden iki aydan fazla süre geçmesine rağmen artçı depremler devam ediyor. Japonya'daki büyük depremde 25 bin kişi öldü ya da kayboldu, kıyı kesimindeki nükleer enerji santralinden radyasyon sızıntısı ciddi bir sorun yarattı. Bilimadamları en büyük artçı depremin hala gelmekte olabileceğini söylüyor. Ülkenin iç kesimlerinde de deprem riski var.

Japonya'da kimse tüyler ürperten deprem uyarılarını bir daha duymak istemiyor. Ancak bilimadamları aynı felaketin yeniden tekrarlanabileceği uyarısı yapıyor.

9 şiddetindeki depremi inceleyen Japon ve Amerikalı bilimadamlarının vardığı bu ortak sonuç herkesi korkutmuş durumda.

Büyük Okyanus’un alçalmakta olan deniz tabanı ve Japonya’nın üzerinde yer aldığı plaka birbirlerinden 60 metre kadar uzaklaşmış durumda. Fay hattının 5 ayrı yerinde deprem sonrası kırılmalar oluşmuş. Bu da 600 kilometrelik bir alanı kapsıyor. Bu durum daha fazla depremin habercisi.

11 Mart depremi fay hattında strese yol açtığı için bazı bilimadamları 8 şiddetindeki bir depremin Tokyo'ya yakın bölgeyi etkileyeceğini söylüyor. Tokyo kent sınırları içinde ve yakınında 30 milyon kişi yaşıyor.

Bazı bilimadamları ise depremin daha geniş bir bölgeyi vuracağı görüşünde. Japonya'nın ileri gelen sismologları depremin önümüzdeki 10 ay içinde meydana gelebileceğini belirtiyor.

Ancak Nagoya Üniversitesi Sismoloji, Volkanoloji ve Felaket Araştırma Merkezi'nden Profesör Takeshi Sagiya bu kadar dar bir zaman diliminden emin değil.

Profesöre göre, “Artçı depremler bölgeden bölgeye ve zamana göre değişir. Ancak bu tür depremlerin meydana gelmesi uzun yıllar sonra da görülebilir.

Northwestern Üniversitesi'nden Jeofizikçi Seth Stein öngörülen artçı deprem şiddetinin tarihi verilerle uyuştuğunu söylüyor ancak depremin oluşacağı zaman diliminin daha geniş olabileceğini doğruluyor.

Stein, “8 şiddetinde bir deprem olabileceği doğru. Bir deprem sonrası en büyük artçı depremin aylar ya da yıllar sonra asıl depremin şiddetinden bir derece az olduğu daha önce görülmüş bir durum” diyor.

Profesör Sagiya 11 Mart depreminin iç kısımlardaki fay hatlarını da hareketlendirdiğine dikkati çekiyor.

Sagiya, “Bunlar 8 şiddetinde olmayabilir, ancak evlerimizin, kentlerimizin hemen altında olacak bir depremin büyük felaketlere yol açabileceği kesin” diye konuşuyor.

Profesör Stein, 11 Mart depreminin sonucu olarak Japonya'da deprem riskinin arttığını kabul ediyor. Japonya dünyada sismik açıdan en aktif bölgelerden biri.

Profesör, “Bazen çocukların oynadığı Boopy Kapanı oyununu terminolojide kullanıyoruz. Birçok küçük taşınız var ve elinizdeki fırlatıcı silahı taşlara yöneltiyorsunuz. Bir taş hareket edince diğer taşların da hareket etme olasılığı artıyor. Japonya'yı da böyle düşünürseniz büyük bir deprem sonrası diğer fay hatları da harekete geçebilir” diyor.

Sismologlar halkı tahminlerin hala kesin olmadığı konusunda uyarıyor. Büyük bir depremin nerede olabileceğini tahmin etmede teknolojik ilerleme sağlansa da zaman konusunda bir kesinlik hala elde edilemiyor.

Bilimadamları 9 şiddetindeki depremin de önceden tahmin edilemediğini hatırlatıyor. 2004 yılı Aralık ayında meydana gelen 9.3 şiddetindeki Endonezya depremi de önceden tahmin edilememişti.

Bilimadamları dünyadaki fay hattı bölgelerini yeniden inceleme altına aldı. İncelemeler okyanus tabanı plakalarının kıta plakaları altına kaydığı bölgelerde yoğunlaşıyor.

Bazı araştırmacılar dünyadaki bir çok deprem bölgesinin 9 şiddetinde bir depreme sahne olabileceği uyarısında bulunuyor.