Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e saldırısından bu yana, İsrail ve Hizbullah arasında da Lübnan sınırında yaşanan çatışma gerginliğin daha geniş bir bölgeye tırmanabileceği kaygısına yol açıyor.
ABD, Avrupa Birliği ve İsrail’in terör örgütü listesinde bulunan Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısını izleyen günlerde İsrail ve Lübnan Hizbullahı arasında 2006’dan bu yana en büyük çatışmalar yaşanıyor.
İsrail, Lübnan’ın güneyini top ateşine tutarken ve insansız hava araçlarıyla saldırı düzenlerken, Hizbullah da roket ve füze saldırılarıyla İsrail’e karşılık veriyor.
İran’ın desteklediği Hizbullah’ın Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, İsrail ve Hamas arasındaki çatışmaların “halihazırda kalbinde” olduklarını ve İsrail’in kara harekatı başlatması halinde bunun bedelini ağır bir şekilde ödeyeceğini söyledi.
Hizbullah’ın lider kadrosundaki Kasım, İsrail-Lübnan sınırının ısınmasının tek bir amacı olduğunu iddia etti; “İsrailli düşmanı zayıflatmaya ve hazır olduğumuzu söylemeye çalışıyoruz” dedi.
Hamas yetkilileri de İsrail’in Gazze’de bir kara harekatı başlatması halinde, Hizbullah’ın çatışmaya dahil olacağını söylüyor.
On binlerce roket ve füzenin yanısıra farklı tipte insansız hava aracına sahip olan İran destekli Hizbullah’ın, İsrail’in kuzeyine saldırarak yeni bir cephe açması mümkün.
Hizbullah’ın kökenleri nereye dayanıyor?
Hizbullah, Lübnan’da 1975 ile 1990 yılları arasındaki iç savaş sırasında İran Devrim Muhafızları tarafından kuruldu.
Örgüt, İran’ın 1979’daki İslam Devrimi’ni bölgeye ihraç etme ve İsrail’in 1982’deki Lübnan işgaline karşı savaşma çabalarının parçasıydı.
Tahran’ın Şii İslam ideolojisini paylaşan Hizbullah, Lübnanlı Şii Müslümanları bünyesine kattı. Gölge bir gruptan silahlı bir güce dönüşen örgüt, Lübnan’ın devlet aygıtında da etkili olmaya başladı.
ABD ve bazı Batılı ülkeler Hizbullah’ı terör örgütü olarak görüyor.
Hizbullah askeri açıdan ne kadar güçlü?
Diğer gruplar Lübnan’daki iç savaştan sonra silahsızlanmış olsa da Hizbullah silah bırakmadı ve ağırlıklı olarak Şii nüfusun yaşadığı ülkenin güney kısmını işgal eden İsrail güçlerle savaştı. Uzun süre devam eden gerilla savaşı İsrail’i 2000 yılında çekilmeye zorladı.
Hizbullah, 2006 yılında İsrail topraklarında iki askeri kaçırmasının ardından patlak veren ve beş hafta süren çatışmalarda, askeri olarak kabiliyetini arttırdığını gösterdi.
Hizbullah’ın İsrail’e binlerce roket ateşlediği savaşta Lübnan’da çoğu sivil 1200 kişi hayatını kaybetti. Savaşta İsrail de, çoğu asker 159 kayıp verdi.
Hizbullah’ın askeri gücü, İran’ın bölgedeki bir diğer müttefiki olan Suriye’de Cumhurbaşkanı Beşar Esat’a karşı ayaklanan Sünni isyancılara karşı, rejime destek vermek üzere konuşlanmasının ardından daha da arttı.
Hizbullah, elindeki tam isabetli roket ve insansız hava araçlarının, İsrail’in tamamını vurabileceğini iddia ediyor.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah 2021 yılında örgütün 100 bin savaşçısı olduğunu söylemişti.
İran’ın Hizbullah’a silah ve para sağladığı biliniyor. ABD, İran’ın örgüte son dönemde her yıl yüz milyonlarca dolar para ayırdığını tahmin ediyor.
Hizbullah’ın İsrail-Hamas çatışmasında şimdiye kadarki rolü ne?
Hizbullah’ın, Gazze’nin kontrolünü elinde bulunduran Hamas’ın yanısıra, İran tarafından desteklenen bir diğer Filistinli grup İslami Cihat’la da derin ilişkileri bulunuyor.
Hizbullah, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e saldırısının ardından “Filistin direnişinin” yönetimiyle doğrudan temasta olduğunu söyledi.
7 Ekim’den bu yana İsrail ile Hizbullah arasında, Lübnan sınırında çatışmalar yaşanıyor.
Her ikisi de Lübnan’da varlık gösteren Hamas ve İslami Cihat, 10 Ekim’de ilk kez Lübnan topraklarından İsrail’e saldırı düzenledi.
Hizbullah bölgede ne kadar etkili?
Hizbullah, Ortadoğu’da İran destekli diğer örgütlere destek ve ilham kaynağı. Irak’taki silahlı gruplara eğitim veren Hizbullah, buradaki çatışmalara da dahil oldu.
Suudi Arabistan, Hizbullah’ın Yemen’de İran destekli Husiler’e destek amaçlı çatışmalara katıldığını söylüyor. Hizbullah bu iddiayı reddediyor.
Hizbullah Lübnan’da nasıl bir rol oynuyor?
Hizbullah’ın nüfuzu, gelişmiş cephanesi ve örgütün Lübnan’ı İsrail’den savunduğunu iddia eden çok sayıda Lübnanlı Şii’nin desteği sayesinde.
Örgüte karşı çıkan Lübnanlı partiler, Hizbullah’ın devlete zarar verdiğini ve tek taraflı olarak Lübnan’ı silahlı çatışmalara sürüklediğini söylüyor.
Hizbullah’ın hükümette bakanları ve Meclis’te de milletvekilleri bulunuyor. Hizbullah, dönemin başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesinin ardından Suriye’nin Lübnan’dan 2005’te çekilmesinden sonra, Lübnan siyasetinde daha baskın hale geldi.
Birleşmiş Milletler’in desteklediği mahkeme, Hariri suikastıyla ilgili üç Hizbullah üyesini gıyaben suçlu buldu. Hizbullah ise Hariri suikastıyla bir bağlantısının olmadığını iddia etti.
2008 yılında Hizbullah ile Lübnan’da Batı ve Suudi Arabistan’ın desteğine sahip olan siyasi rakipleri arasındaki iktidar mücadelesi kısa süreli bir çatışmaya yol açtı. Hizbullah savaşçıları, başkent Beyrut’un bir bölümünü ele geçirdi.
2016’da Hizbullah’a yakın Hristiyan siyasetçi Mişel Avn, Lübnan Cumhurbaşkanı oldu. Lübnan’da mezheplere dayalı siyasi sistem gereği, cumhurbaşkanlığı makamı Maruni Hristiyan oluyor.
İki yıl sonra Hizbullah ve müttefikleri parlamentoda çoğunluğu kazandı. 2022’de çoğunluğu kaybetti; ancak siyasette etkili olmayı sürdürdü.
Hizbullah Batılı hedeflere saldırıyla suçlandı mı?
Lübnanlı güvenlik yetkilileri ve Batı istihbaratı, Hizbullah’la bağlantılı olduğunu söylediği bazı grupların 1980’lerde Batı ülkelerinin büyükelçiliklerine ve başka hedeflere intihar saldırısı düzenlediğini ve Batı ülkelerinin vatandaşlarını kaçırdığını söylüyor.
Filistinli adaşıyla bağlantılı olmayan ve İslami Cihat adını taşıyan bir başka örgütün de, üst düzey Hizbullah komutanı İmad Muğniye tarafından yönetildiği düşünülüyordu. İmad Muğniye Suriye’de 2008 yılında bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda öldürüldü.
ABD, 1983 yılında Beyrut’taki askeri üste 241 askerinin öldüğü intihar saldırısından, Hizbullah’ı sorumlu tutuyor. Aynı yıl Beyrut’ta Fransa’ya ait askeri kışlanın hedef alındığı intihar saldırısında da 58 Fransız asker ölmüştü.
2022 yılında verdiği bir röportajda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, bu saldırıların Hizbullah’la bağlantılı olmayan küçük gruplar tarafından düzenlendiğini iddia etti.
Batı hükümetleri Hizbullah’la ilgili ne diyor?
ABD, Batılı ülkeler ve Suudi Arabistan dahil ABD’ye yakın Körfez Arap devletleri, Hizbullah’ı terör örgütü olarak görüyor.
Avrupa Birliği Hizbullah’ın siyasi kanadını değil ancak askeri kanadını terör örgütü olarak nitelendiriyor.
Arjantin, 1994 yılında Buenos Aires’te Yahudi cemaati merkezinde 85 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıdan ve 1992’de Buenos Aires’te İsrail Büyükelçiliği’ne yönelik saldırıdan Hizbullah ve İran’ı sorumlu tutuyor.
İran ve Hizbullah ise bu saldırılarda sorumluluğu olduğunu reddediyor.