Bir hafta önce meydana gelen ve 114 kişinin ölümüne neden olan depremin ardından İzmir’in Bayraklı İlçesi’nde acil yıkılması gereken binaların kontrollü yıkımı sürüyor. Vatandaşlar kederli gözlerle evlerinin yıkılmasını izliyor.
Your browser doesn’t support HTML5
İzmir'de Can Derdi Bitti Mal Derdi Başladı
Bugüne kadar 47 bin 689 binada, 278 bin bağımsız bölümde hasar tespit çalışmalarının tamamlandığını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “Acil ağır hasarlı ve yıkık binamız 283 ve 4 bin 100 bağımsız bölüme ulaştı. 2 bin 508 az hasarlı, 338 de orta hasarlı binamız var. 12 binamızın yıkımını dün itibariyle tamamladık. Hızlı bir şekilde acil yıkılacak binaların yıkım sürecini yürütüyoruz. Görevlilerimiz vatandaşlarımızı detaylı biçimde bilgilendiriyorlar yine de vatandaşlarımız hasar tespitlerini hasartespit.cbs.gov.tr adresinden öğrenebilirler. Şu ana kadar yapmış olduğumuz çalışmalar kapsamında binası az hasarlı ve hasarsız olan vatandaşlarımız evlere girebilirler. Orta hasarlı binalara ilişkin güçlendirme yapmak zorundayız. Buna ilişkin de belediyelerimiz ve bakanlığımız verebilecek her türlü desteği vermeye hazırdır” dedi.
Vatandaşlar hasarlı binalardaki eşyalarını çıkarmaya çalışıyor
Henüz yıkılmayan hasarlı binalarda yaşayanlar ise, evlerinde ya da işyerlerinde kalan eşyaları çıkartmaya çalışıyor. Güvenlik güçleri ellerindeki listelere bakarak vatandaşların kısıtlı bir süre için ve sırayla evlerine girerek kıymetli eşyalarını almalarına izin veriyor. Her sokak arasında asansörlü sistemle eşya taşıyan kamyonları görmek mümkün.
Depremin hemen ardından fahiş fiyatlarla eşya taşındığı yönündeki şikayetler üzerine yetkililer tek bir fiyat belirlendiğini açıklamıştı. Ancak kızının eşyalarını çıkartmak için üç gündür hasarlı binanın önünde beklediğini söyleyen Ali İhsan Çavuşoğlu’na göre bu karar kağıt üzerinde kalmış durumda. VOA Türkçe’ye konuşan Çavuşoğlu hasarlı binalardaki eşyaların çıkartılması konusunda hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hem de belediyelerin sınıfta kaldığını söyledi: “Bir organizasyon yok. Ne Büyükşehir Belediyesi ne Bayraklı Belediyesi geldi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan da kimse gelmedi. Bir tek kaymakam geldi. Nakliyeciler de fırsatçılık yapıyor. Eşyaları bin liraya asansörle indiriyorlar. Kısa mesafe nakliye için de bin lira alıyorlar. Bakalım depremzedenin cebinde o para var mı? İnsanlar perişan durumda kalmış. Müdahale eden yok.”
Yıkılan binalarla ilgili gözaltına alınan dokuz kişiden yedisi tutuklandı, ikisi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum vatandaşların hasarsız ya da az hasarlı binalara girebileceklerini duyurdu. Kurum, orta hasarlı binalara ise güçlendirme yapılmadan girilemeyeceğini söyledi.
İzmir depreminde hasar gören binalardan biri
“Yaklaşık 8 bin 500 kişi çadırlarda kalıyor”
Şehrin farklı bölgelerinde kurulan çadırlarda ise yardım çalışmaları ilk günlere kıyasla çok daha organize bir şekilde yürütülüyor. Bakan Kurum, “Toplam 4 bin 469 çadırımız var. 900 boş çadırımız var. Şu anda yaklaşık 8 bin 500 vatandaşımız çadırlarda kalmaktadır” dedi. En fazla çadırın bulunduğu Aşık Veysel Rekreasyon Merkezi’nde giriş ve çıkışlar maske ve dezenfektan dağıtımı ve ateş ölçümüyle yapılıyor. Havaların soğumasıyla birlikte çadırların önlerine odun sobaları kurulmuş durumda. Çadırların içinde ise tüplü ısıtıcılar var.
AFAD, Türk Kızılay ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve gönüllü, depremzedelerin yaralarını sarmak için çaba harcıyor. Kurulan farklı çadırlarda sağlık hizmetleri, psiko-sosyal destek, öğrenciler için çalışma ortamı sağlanıyor ve çocuklara yönelik çeşitli faaliyetler yürütülüyor.
AFAD, çadırlarda kalan vatandaşları telefonlarına gönderilen kısa mesajlarla sırayla giyecek çadırına çağırıyor. Vatandaşlar da çoraptan iç çamaşırına, pantolondan pardösüye kadar bütün giyecek ihtiyaçlarını bu çadırdan karşılıyor. Depremzedelere ayrıca hijyen malzemeleri ve kişisel bakım eşyaları da dağıtılıyor.
Çadırda kalan vatandaşlardan Songül Çakar, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, “Şükür Rabbime. Gönüllülerimiz olsun, devletimiz olsun, çok iyi ilgileniyorlar. Hiçbir eksiğimiz yok. Evimizde nasıl rahatsak çadırımızda da öyle rahatız. Tüplü sobayla ısınıyoruz. Zaten çadırlar soğuk olmuyor. Her yerden AFAD’a yardım geliyor. Yiyecek olsun, giyecek olsun, yemeğimiz falan ayağımıza kadar getiriyorlar” dedi.
Kalıcı konutların ödeme planı
Bir yandan da konteynır kentin yapımı aralıksız devam ediyor. Bakan Kurum, “Bayraklı’da bin konteyner, Ege Üniversitesi’nin içinde bulunan alanda 312 konteyner kurmak için çalışmalar devam ediyor” dedi. Kurum, Bayraklı’daki konteynırların 17 gün sonra hazır olacağını da sözlerine ekledi. Kurum, depremzedeler için yapılacak kalıcı konutların ödeme planını da açıkladı. Buna göre deprem konutlarının maliyeti hesaplanacak, maliyetlerden yüzde 40 ila 50 oranında indirim yapılacak. Çıkan tutar ilk iki yılı ödemesiz olmak üzere 18 yılda eşit taksitlerle ve faizsiz olarak ödenecek.
İzmir Büyükşehir Belediyesi de depremzedelerin kalıcı konutlara geçinceye kadar barınma ihtiyacını karşılamak için başlattığı kampanyaya yapılan bağışları açıkladı. Bir Kira Bir Yuva kampanyasına yapılan bağışlar 25 milyon liraya yaklaştı. Ayrıca depremzedelere iletilmek üzere Halkın Bakkalı üzerinden yapılan satın almaların miktarı da 18 milyon lirayı buldu.
İzmir’de bir hafta daha uzaktan eğitim
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, İzmir'de eğitim-öğretim faaliyetlerini bir hafta daha uzaktan sürdürme kararı aldıklarını bildirdi. Bakan Selçuk, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "İzmir'de, deprem sonrası eğitim için öğrenci, öğretmen ve velilerimizin hazır bulunuşluklarının kolaylaştırılması adına eğitim öğretim faaliyetlerimizi bir hafta daha uzaktan eğitimle sürdürme kararı aldık" ifadelerini kullandı.