İzmir Kadifekale’yi Yeniden Keşfediyor

Pagos Üretici Pazarı, Kadifekale, İzmir

Efsaneye göre, Milattan Önce 334 yılında Pers ordularını Anadolu’da yenilgiye uğratan Büyük İskender, bugün Kadifekale’nin bulunduğu Pagos (Kadife) Dağı’nda avlanırken, bir çınar ağacının altına uyuya kalır. Rüyasında gördüğü iki Nemesis, İskender’den yeni İzmir kentini uyuduğu tepenin eteklerinde kurmasını ister. Uykusundan uyanan İskender, Klaros'un Apollon kahinine gördüğü rüyayı anlatarak fikrini sorar. Kahin’in yorumuna göre "Kutsal Meles Çayı kenarındaki Pagos tepesi eteklerinde yerleşecek İzmirliler, eskisinden dört kez daha mutlu olacaklardır."

Şimdi Bayraklı sınırlarında bulunan Smyrna’da yaşayanlar Pagos’a taşındıklarında mutlulukları arttı mı, bilinmez. Ama Kadifekale’nin 1950’li yıllarda başlayan gecekondulaşma süreci, ardından yaşanan iç göçler ve son olarak Suriyeli mültecilerin yoğun biçimde bölgeye yerleşmesi, semti eski görkemli günlerinden uzaklaştırdı. Zamanla Kadifekale İzmirlilerin unuttuğu, görmezden geldiği, hatta gitmeye korktuğu bir bölgeye dönüştü. Semtin adı daha çok suçla anılır hale geldi. İzmir’in merkezi olan Konak’a sadece 2,5 kilometre uzakta olan Kadifekale yıllarca şehrin nimetlerinden uzak yaşadı.

Your browser doesn’t support HTML5

İzmir Kadifekale’yi Yeniden Keşfediyor

Pagos Üretici Pazarı Kadifekale’yi canlandırdı

Son yıllarda bölgenin yeniden turizm ve cazibe merkezi haline getirilmesi için farklı çalışmalar yürütülüyor. Bu çalışmaların sonuncusu ise tarihi kalede her cumartesi günü kurulan üretici pazarı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 20 Temmuz’da hayata geçirdiği Pagos Üretici Pazarı’nda her hafta 100'den fazla kadın üretici, 24 tarımsal kalkınma kooperatifi ve 12 üretici kadın kooperatifi stant açıyor. Bu stantlarda el işlemelerinden dokuma halılara, meyve sebzeden bal ve zeytinyağına, tandır ekmeğinden midyeye kadar çok çeşitli ürünler satılıyor. Hem üretici ile tüketici doğrudan buluşuyor hem de İzmirliler Kadifekale’yi yeniden keşfediyor.

“Hiç korktuğum gibi olmadı”

Arkadaşlarıyla birlikte pazarı gezmeye gelen Türkan Hanım doğma büyüme İzmirli olduğunu buna rağmen yıllarca Kadifekale’ye gelmediğini söylüyor: “Hatay semtinde yaşıyorum. Kadifekale pek gidip geldiğim bir yer değil. Burayı bulunduğumuz semtten biraz farklı düşünüyoruz. Giremeyeceğimiz, gezemeyeceğimiz, gidemeyeceğimiz bir yer olarak düşündüğümüz için yıllardır gelmiyorduk. Buradaki insanlardan tepki alacağımızı, bizi istemediklerini, kabul etmeyeceklerini düşünüyordum. Bu yüzden de gezip göreceğim bir yer olarak tercih etmiyordum. Ama çok güzel, harika bir yer. Hiç de korktuğum gibi olmadı. Pazar çok güzel, her şey var. Manzara harika.”

“Eşim Üretici Pazarı’na göndermek istemedi”

Benzer kaygılar sadece gezmeye değil, stant açmaya gelenlerde de var. Bayındır Tarımsal Kalkınma Kadın Kooperatifi’nin açtığı stantta satış yapan Nevin Uyaroğlu da daha önce Kadifekale’yi sadece uzaktan geçerken gördüğünü söylüyor. Uyaroğlu “Pazarın açıldığı ilk günden beri buradayız. Kendi ürettiğimiz ürünleri satıyoruz. Peynirimiz, sebzemiz, taze cevizimiz hepsi kendi ürünümüz. Kendi ürettiğimiz ürünleri değerlendirme fırsatımız oldu. Ev bütçesine çok katkımız oluyor. Yani çok memnunuz” diyor. Ancak Kadifekale’ye ilk geldiği sırada kaygılı olduğunu da ekliyor: “Benim burayla ilgili pek bilgim yoktu. Ama eşim pazara ilk geldiğimde göndermek istemedi. Zor olur, zorluk çıkar dedi. Ama çok şükür hiçbir sorun yaşamadık. Çok memnunuz.”

Kadifekaleli kadınların kooperatifi

Büyükşehir Belediyesi pazarı canlandırmak için her hafta İzmir’in altı ayrı noktasından ücretsiz otobüsler kaldırıyor. Pazarda gün boyunca çocuk etkinlikleri, dans gösterileri ve konserler düzenleniyor. Pagos Üretici Pazarı’na gelenler bir yandan alışveriş yapıyor, bir yandan İzmir’in eşsiz manzarası eşliğine arkadaşlarıyla sohbet ediyor.

Semtteki ekonomik ve sosyal hayatın canlanması en çok Kadifekale’deki üretici kadınları umutlandırıyor. Üç yıldır sürdürdükleri çalışma sonucunda kooperatifleşen Kadifekaleli kadınlar, kale içindeki kafede kendi ürettikleri midye dolmaları, gözlemeleri satarak gelir kazanıyorlar. Kooperatif girişiminden Filiz Çakır, “Haftanın yedi günü kafede hizmet veriyoruz. Bir gün de Üretici Pazarı’nda stant açıyoruz. Kooperatifle evinden çıkamayan kadınları dışarı çıkarmayı, sosyal ve ekonomik özgürlüklerini kazanmalarını sağlamayı hedefliyoruz” diyor.

“Bir amacımız da insanlara güven vermek”

İzmir’de üretilen midyelerin çok büyük bir kısmı bu bölgede yaşayan Mardinli kadınlar tarafından üretiliyor. Kooperatifin önüne koyduğu hedeflerden biri de Pagos Midye adıyla markalaşarak hem üretim koşullarını iyileştirmek hem gelirlerini artırmak hem de kooperatif üzerinden bir satış ağı oluşturmak. Çakar, “Kooperatif kurarak buradaki kadınlara somut örnek olduk. Üye olmak isteyenlerin sayısı artıyor. Gelip kooperatifin amacını, işleyişini, kazancını öğrenmek istiyorlar” diyor. Bu konuda Kadifekaleli kadınlara Büyükşehir Belediyesi’nin ciddi bir katkısı var. Uzmanlar farklı mesleki ve teknik beceriler konusunda kadınlara yol gösteriyor. İnsanların geçmişte Kadifekale’ye gelmeye çekindiğini belirten Çakar, özellikle Üretici Pazarı’nın açılmasından sonra durumun değiştiğini şu sözlerle anlatıyor: “İnsanlar artık Kadifekale’ye çıkıyorlar. Çıktıklarında burada bir kadın topluluğunun kooperatif olarak böyle bir hizmet vermesi de çok büyük dikkatlerini çekiyor. Buradaki ortamı görüyorlar. Gidip çevrelerinde anlatıyorlar. Güzel dönüşler oluyor. Artık hafta içinde de gelmeye başladılar. Biz burada sadece ticari amaçla durmuyoruz. Bir amacımız da buraya gelen insanlara güven vermek ve bunu sağlamaya başladık”.