25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde yaklaşık 2.000 kadın İstiklal Caddesi’nde Tünel Meydanı’nda buluştu.
“Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok” pankartının ardında toplanan kadınlar, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Erkek adalet değil, gerçek adalet” şeklinde slogan atarak yürüyüşe geçti.
Bazı eylemciler Ağustos ayında eşi tarafından bıçaklandıktan sonra “Ölmek istemiyorum” dediği video ortaya çıkan Emine Bulut’un sözlerini kartonlara yazarken birkaç eylemci ise Şili'de öldürülen pandonim sanatçısı Daniela Carrasco'a ithafen palyaço kıyafeti ve makyajıyla yürüyüşteydiler.
Bölgede geniş güvenlik önlemleri alan İstanbul polisi, ellerinde bu sene öldürülen kadınların isimleri ile soyadlarının ilk harflerinin yazılı olduğu pankartlar taşıyan kadınların önünü yaklaşık 150 metre sonra kesti.
“Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok’’
Bunun üzerine kortej durdu ve 25 Kasım Kadın Platformu’nun hazırladığı metin Türkçe ve Kürtçe okundu: ‘‘25 Kasım Güleda Cankel, Sule Çet, Ecem Balcı, Nadira Kadirova, Emine Bulut, Emine Nuyan, Müzeyyen Boylu, Kübra Aşkın, Ceren Damar, Didem Akay... Sosyal medya etiketleri arasında bir kadının adını görmek illa ki felaket habercisi. Ya o kadının hayatta olmadığı, ya da korkunç bir şiddete uğramasına rağmen adalet bulamadığı anlamına geliyor. Biz ise kadınların isimlerinin ölümleriyle değil yaşamlarıyla, yaşadıkları şiddetle değil gerçekleştirdikleri hayalleriyle haber olduğu bir dünya için buradayız. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok diyoruz.’’
Dağılma çağrısına uymayan gruba polis müdahalesi
Açıklamanın okunmasının ardından 25 Kasım Kadın Platformu temsilcileri megafonlarla eylemin sona erdiğini duyurdu.
Kalabalığının büyük kısmı dağılırken yaklaşık 30 kişiden oluşan bir grup, polis barikatına doğru yürüyerek eyleme devam etmek istedi.
Yaklaşık beş dakika süren mücadeleden sonra polis, biber gazı kullanarak kalabalığı dağıttı.
Bu sırada TOMA’ların da ilerlediği görüldü.
Grup yeniden toplanmak isterken eylem komitesi temsilcileri, bir kez daha megafonlarla eylemin sona erdiğinin duyurusunu yaptı. Bu uyarı sonrasında eyleme devam etmek isteyen grup da geri çekildi.
İçişleri Bakanlığı’na göre yılın ilk 10 ayında 299 kadın öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre ise aynı dönemde öldürülen kadın sayısı 383.
Kaftancıoğlu: ‘‘Türkiye’de kadına şiddetin azaldığını söylemek için hayal görüyor olmak lazım’’
Yürüyüşe katılan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Türkiye’nin, ne kadın cinayetlerinin ne de kadına yönelik şiddetin azalmasını sağlayacak politikalar benimsemediğini söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Kaftancıoğlu, ‘‘Ekim ayında 36 kadın öldürülüyorsa, kadınların mücadele ederek elde ettikleri kazanımlar azalıyorsa Türkiye’de iyiye gidiş olduğunu söyleyemeyiz. Bunu söylüyor olmak için hayal görüyor olmak lazım. Maalesef her geçen gün daha kötü noktaya gidiyoruz. Kadınların sorunları katlanarak devam ediyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın reklam filminde kadına biçilen rol, erkeğe hizmet etmekti. Eğer Aileden Sorumlu Bakan olarak mutfak işlerinde beceriyle ailenin dağılmayacağını söylerseniz bu sorun küçülmez. Kadına yönelik şiddet ancak burada gördüğümüz kadınların mücadelesiyle azaltılacaktır’’ dedi.
Your browser doesn’t support HTML5
Afşin: ‘‘Medya, kadın cinayetlerinde kullandığı dili değiştirmeli’’
Eylemciler, medyanın kadına yönelik şiddet haberlerindeki dilini de eleştirdi. Gazeteci İrem Afşin de bu eleştirilere katılıyor.
VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Afşin, ‘‘Medyanın yaklaşımı korkunç. Bir kere şiddeti körükleyen haber dilini değiştirmesi gerekiyor. Hala yanlış fotoğraflar seçiliyor. ‘Tutku cinayeti’, ‘Aşkından öldürdü’ gibi ifadelerle cinayetlerin basitleştirilmesinde hatta olayın yadırganmayacak hale getirilmesinde maalesef medyanın rolü büyük. Cinayet detayları az verilmeli, bu başkaları için emsal de teşkil edebiliyor. ‘Hangi aletle öldürdü? Ne kadar zamandır beraberdi?’ gibi detaylardan kaçınılmalı. Aşk durumunu gösteren fotoğrafları paylaşılmamalı’’ dedi.