İsrail hükümeti, geçen yıl Gazze’ye yardım filosuna düzenlenen komando baskınında Mavi Marmara gemisinde bulunan dokuz Türk’ün öldürülmesi olayından dolayı Türkiye’den özür dilemeyi düşünüyor. Bir yılı aşkın bir süre önce gerçekleşen olay iki müttefikin arasını açmıştı.
İsrail hükümeti askerlerin kendilerini savundukları tezinde ısrar etse de, Türkiye resmi özür talebinden vazgeçmiyor.
Savunma Bakanı Ehud Barak özür düşüncesine sıcak bakmasa da, yaptığı açıklamada bunun doğru karar olacağını bildirdi.
Türkiye’yle ilişkilerin tehlikede olduğunun altını çizen İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yigal Palmor bunun iki ülke için de önemli ve stratejik olduğunu belirtiyor. Palmor, “İki ülke de bu ilişkileri korumanın, daha da yakınlaştırmanın çıkarlarına hizmet ettiğinin farkında,” diye konuşuyor.
Başbakan Benyamin Netanyahu, henüz bir resmi özür onaylamadı. Ancak Savunma Bakanlığı’nın bu tarz bir özür bildirmesinin önemli olduğu düşünülüyor.
Bununla birlikte İsrail’in özür dilemesinin Türkiye’yi tatmin edip etmeyeceği bilinmiyor. Ankara, özrün yanı sıra İsrail’in Mavi Marmara’da ölenlerin ailelerine tazminat ödemesini ve Gazze ablukasını kaldırmasını şart koşuyor.
Gazze ablukasını kaldıramayacağını bildiren İsrail, ablukanın amacının Hamas örgütüne silah kaçırılmasını önlemek olduğunu savunuyor. Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Palmor bu konuda da bir uzlaşmaya varılabileceğine dikkati çekiyor.
“Türkler de o sayfayı kapatma yönünde işaret veriyor,” diye konuşan Palmor, bunun için bir yol bulunması gerektiğini, bunun iki tarafa da yarayacağını söylüyor. Palmor, Türk tarafının da bu yönde çaba gösterdiğine inanıyor.
İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, Türkiye’yle uzlaşmanın İsrail askerlerine yönelik uluslararası davaları önleyebileceği ve ülkesine yönelik dışarıdan gelen eleştirileri azalabileceğini söylüyor. Barak bu yönde bir gelişmenin Ortadoğu barış sürecine de yarayabileceğine inanıyor. Mavi Marmara baskınından önce Türk hükümeti İsrail ve Arap ülkeleri arasında arabuluculuk önerisinde bulunmuştu.