İsrail ile Hizbullah arasında Lübnan’ın güneyinde çatışmalar devam ediyor. Hizbullah’ın Cumartesi günü yaptığı açıklamaya göre, örgütün milisleri Lübnan'ın güney sınır bölgesinde İsrail askerleriyle çatıştı. İsrail ordusu da, İran destekli hareketin milislerini bir camide vurduğunu açıkladı.
Filistinli silahlı grup Hamas da, Cumartesi günü süren çatışmalarda, Lübnan’daki el Bedevi mülteci kampına İsrail’in düzenlediği saldırıda, Hamas komutanlarından Sayid Atallah Ali’nin de öldürüldüğünü duyurdu.
Son günlerde hızla tırmanan şiddet, İsrail'in Lübnan'ın dört bir yanındaki Hizbullah kalelerine yoğun saldırılar düzenlemesine ve kara birliklerinin sınıra yakın bölgelere baskınlar düzenlemesine sahne oldu. Taraflar arasında neredeyse bir yıldır süren sınır ötesi çatışmalar, tam anlamıyla bir savaşa dönüşmüş durumda.
İsrail'in kuzey Trablus bölgesine düzenlediği ilk hava saldırısının ardından Filistinli militan grup Hamas, Cumartesi günü Beddawi mülteci kampına düzenlenen “Siyonist bombardımanda” bir komutan olan Sayid Attallah Ali'nin yanı sıra eşi ve iki kızının da öldüğünü açıkladı.
Bu hafta İran'ın İsrail'e ikinci kez füze saldırısı düzenlemesi, Hizbullah'ın roket atışlarını yoğunlaştırması ve İran'ın müttefiklerinin Yemen gibi uzak ülkelerden üstlendiği saldırıları da içeren tırmanış, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği saldırının birinci yıldönümünden sadece birkaç gün önce gerçekleşti.
Beyrut'ta birçok bölge ağır hasar almış durumda.
Gazze Şeridi'nde Hamas'ın eşi benzeri görülmemiş saldırısıyla tetiklenen savaşın üzerinden neredeyse bir yıl geçerken İsrail, Hizbullah'ın roket ateşiyle yerlerinden edilen on binlerce İsrailli’nin evlerine dönebilmesini sağlamak amacıyla dikkatini kuzeye çevirdi.
İsrail ordusu Lübnan çevresindeki Hizbullah kalelerine yoğun bir saldırı dalgası başlatarak 23 Eylül'den bu yana bin 110'dan fazla kişinin ölümüne neden oldu.
Hizbullah, Cumartesi günü erken saatlerde yaptığı açıklamada, savaşçılarının sınır bölgesinde İsrail askerleriyle çatışmaya girdiğini ve askerleri geri çekilmeye zorladıklarını duyurdu.
İsrail ordusu, güçlerinin bu hafta sınır bölgesinde 250 Hizbullah savaşçısını öldürdüğünü ve Cumartesi günü erken saatlerde Bint Jbeil kasabasında “bir caminin içinde bulunan komuta merkezini” vurduğunu açıkladı.
BM barış gücü Lübnan’da 'kalıyor'
İsrail'in Lübnan'a yönelik son saldırılarında İranlı bir general, çok sayıda Hizbullah komutanı ve örgüte on yıllardır vurulan en büyük darbe olarak görülen Beyrut’taki bir saldırıda da örgütün lideri Hasan Nasrallah öldürüldü.
Nadiren halka seslenen İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Cuma günü yaptığı konuşmasında “bölgedeki direnişin bu şehadetlerle geri adım atmayacağını” söyledi ve Hizbullah ve Hamas'ın İsrail güçlerine karşı “şiddetli savunmasını” övdü.
Tahran'ın Nasrallah ve diğer üst düzey isimlerin öldürülmesinin intikamı olarak nitelendirdiği İran saldırısında işgal altındaki Batı Şeria'da bir kişi öldü.
Lübnan'da BM güçleri
İsrail'in güneyindeki Nevatim hava üssünün uydu fotoğrafları, 3 Ağustos'ta çekilen bir fotoğrafla karşılaştırıldığında Çarşamba günü bir yapıda belirgin bir hasar olduğunu gösterdi.
Lübnan'da İsrail bombardımanı da en az dört hastaneyi hizmet dışı bırakırken Cuma günü, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından organize edilen ilk tıbbi yardım sevkiyatı Beyrut havaalanına ulaştı.
Lübnan, İsrail'in Cuma günü gerçekleştirdiği saldırının Suriye'ye giden ana uluslararası yolu kestiğini ve İsrail'in amacının silah akışını engellemek olduğunu söyledi.
Lübnan'ın afet yönetim birimi, Eylül ayının son haftasında çoğu Suriyeli mültecilerden oluşan 374 binden fazla kişinin Suriye'ye sığındığını açıkladı.
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Barış Gücü (UNIFIL), İsrail'in Pazartesi günü yaptığı “bazı mevzilerimizin yerini değiştirelim” talebine rağmen güçlerinin “tüm mevzilerde kalmaya devam ettiğini” söyledi.
UNIFIL ayrıca İsrail ve Hizbullah arasındaki 2006 savaşını sona erdiren ve güney Lübnan'da sadece Lübnan ordusu ve barış gücü askerlerinin konuşlandırılmasını öngören 1701 sayılı Güvenlik Konseyi kararına “sadece sözlerle değil eylemlerle” bağlı kalınması çağrısında bulundu.