Hizbullah, savaşçılarının Çarşamba günü Lübnan içinde İsrail güçleriyle çatışmaya girdiğini belirterek, İsrail'in İran destekli silahlı grubu vurmak için Lübnan’a girmeye başlamasından bu yana ilk kez kara çatışması olduğunu bildirdi.
İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada Lübnan’ın güneyindeki çatışmada sekiz İsrail askerinin öldüğü bildirildi.
Bu, İsrail ile Hizbullah arasında geçtiğimiz yıldan beri çıkan çatışmalarda İsrail ordusunun Lübnan cephesinde verdiği en fazla kayıp oldu.
Your browser doesn’t support HTML5
İsrail ordusu, İsrail'in İran tarafından saldırıya uğramasından bir gün sonra Lübnan'daki kara operasyonlarına düzenli piyade ve zırhlı birliklerin katıldığını, Lübnan'da İsrailli bir tim komutanının öldürüldüğünü açıkladı.
İran Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail'e yönelik en büyük saldırısı olan füze saldırısının yeni bir kışkırtma olmaması halinde sona ereceğini belirtirken, İsrail ve ABD, sert karşılık verecekleri taahhüdünde bulundu.
İlgili Haberler İsrail, BM Genel Sekreteri Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etti ve ülkeye girişini yasakladıİran'ın İsrail'e yönelik saldırısında hayatını kaybettiği bilinen tek kişi olan 38 yaşındaki bir Gazzeli Çarşamba günü toprağa verildi.
İsrail'in hava savunma sistemleri tarafından büyük ölçüde engellendiğini söylediği Salı günkü saldırı sırasında düşen füze enkazı nedeniyle hayatını kaybeden Semih Kadir Hasan El-Asali, işgal altındaki Batı Şeria'da Filistin güvenlik güçlerine ait bir yerleşkede bulunuyordu.
Hizbullah, sınır kasabası Marun el-Ras'ta İsrail askerleriyle çatıştığını ve diğer sınır kasabaları yakınlarındaki güçleri geri püskürttüğünü söyledi. Grup ayrıca İsrail içindeki askeri noktalara da roket attığını bildirdi.
Hizbullah’ın medya sorumlusu Muhammed Afif, bu çatışmaların sadece “ilk raunt” olduğunu ve grubun İsrail'i geri püskürtmek için yeterli savaşçı, silah ve mühimmata sahip olduğunu söyledi.
İsrail'den hemen bir yorum gelmedi.
İlgili Haberler Kopenhag'daki İsrail Büyükelçiliği yakınındaki patlamalardan sonra üç kişi gözaltına alındıİsrail'in Golani Tugayı, 188. Zırhlı Tugay ve 6. Piyade Tugayı dahil 36. Tümen'den piyade ve zırhlı birlikler eklemesi, operasyonun sınırlı komando baskınlarının ötesine geçebileceğini gösteriyor.
Harekatın büyük ölçüde sınırdaki tünelleri ve diğer altyapıyı imha etmeyi amaçladığını kaydeden İsrail ordusu, başkent Beyrut'u ya da güney Lübnan'daki büyük şehirleri hedef alan daha geniş bir operasyon planlanmadığını söyledi.
Ordu, bununla birlikte, güney sınırı boyunca yirmiden fazla kasaba için yeni tahliye emirleri yayınladı ve sakinlerine İsrail sınırının yaklaşık 60 km kuzeyinde doğudan batıya akan Avali Nehri'nin kuzeyine gitmeleri talimatını verdi.
Sınır çatışmaları
Ateşkes için yapılan küresel çağrılara rağmen İsrail ile Lübnan merkezli Hizbullah arasındaki çatışmalar devam etti.
İsrail Çarşamba günü erken saatlerde İran destekli Hizbullah’ın kalesi olan Beyrut'un güney banliyölerine yönelik bombardımanını yeniledi ve Hizbullah'a ait olduğunu söylediği hedeflere ondan fazla hava saldırısı düzenledi.
Lübnan hükümet istatistiklerine göre, neredeyse bir yıldır devam eden sınır ötesi çatışmalarda yaklaşık 1900 kişi öldü ve 9000'den fazla kişi yaralandı.1900 kişinin çoğu son iki haftada hayatını kaybetti. Bir milyondan fazla insan evlerini terk etmek zorunda kaldı.
İlgili Haberler İran “misilleme olmaması halinde İsrail saldırısının sona erdiğini” duyururken, İsrail Lübnan'daki askeri varlığını güçlendiriyorİran Salı günkü saldırıyı İsrail'in aralarında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın da bulunduğu militan liderleri öldürmesine ve Lübnan ile Gazze'de örgüte yönelik saldırılara bir yanıt olarak nitelendirdi.
Nisan ayındaki benzer bir saldırı gibi, son saldırılar en az hasara neden oldu.
İran Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı, İsrail'in herhangi bir cevabına “büyük bir yıkımla” karşılık verileceğini söyledi.
Amerikan haber sitesi Axios Çarşamba günü İsrailli yetkililere dayandırdığı haberinde, İsrail'in İran'ın saldırısına karşı birkaç gün içinde İran'daki petrol üretim tesislerini ve diğer stratejik bölgeleri hedef alabilecek “önemli bir misilleme” başlatacağını duyurdu.
Sosyal medyada İranlılar İsrail'in misillemesinden endişe duyduklarını; 1980'lerde Irak'la yaklaşık bir milyon insanın ölümüne neden olan sekiz yıllık savaş gibi geçmiş savaşların sadece daha fazla acı getireceğini söylüyor.
Şiddetin tırmanmasından korkuluyor
Bir sivil toplum kuruluşu çalışanı olan Nima Muhtaryan, “Nesillerin yok ediliyor, gençler harcanıyor, generaller ve elitler zenginleşiyor, aşırılık yanlıları güçleniyor. Liderler İran'ı savaşa sürüklemenin bedelini ödemeyecekler” şeklinde konuştu.
Bazı İranlılar hükümetlerinin İsrail'e çok sayıda füze göndermekten başka çaresi olmadığına inansa da bölgedeki en güçlü ve gelişmiş ordu olan İsrail ordusunun bir sonraki adımının ne olacağından korkuyor.
Valiasr Meydanı'nda İran'ın bölgedeki en güçlü vekili olan Nasrallah'ın portresinin yer aldığı yüksek bir reklam panosunun önünden geçerek işine giden İranlı bir anne “Eğer bir savaş çıkarsa çocuklarım için endişeleniyorum” dedi.
Muhtaryan, “İsrail'e karşılık vermemiş olsaydık, yıkım eylemlerine devam edebilirlerdi. Ben sadece çocuklarım için korkuyorum” şeklinde konuştu.
İran'ın füze saldırıları ve İsrail'in Lübnan'daki operasyonları, dünya çapında alarma neden oldu. Tahran'ın Ortadoğu'daki vekilleri olan Hizbullah, Yemen'deki Husiler ve Irak'taki silahlı gruplar, Hamas'ı desteklemek için saldırılarına ara verecek gibi görünmüyor.
Bir Lübnanlı, “İran'dan Irak'a, Yemen'den Suriye'ye, Lübnan'dan Gazze'ye kadar tüm eksenin savaşa girme zamanı geldi. Çünkü İsrail'i hiçbir şeyin durduramayacağı açık, ne de uluslararası yasaların” şeklinde konuştu.