İran Washington’u 2015 nükleer anlaşmasını kurtarmayı hedefleyen müzakereleri geciktirmekle ve AB’nin hazırladığı taslak metne hala yanıt vermemekle suçladı.
Üst düzey bir AB yetkilisi, 8 Ağustos’ta taraflara nihai bir teklif sunduklarını ve "en geç birkaç hafta içinde bir yanıt" beklediklerini söylemişti.
AB, Viyana’da kesintili süren dolaylı ABD-İran görüşmelerinde taraflar arasında 16 ay boyunca mekik dokumuştu.
Geçen hafta İran, AB'nin metnine "takviye görüş ve düşünceleri" ile yanıt verirken, Washington'u kalan üç sorunu çözmek için esneklik göstermeye çağırdı.
AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell bugün yaptığı açıklamada, ABD'nin metne bu hafta içinde olumlu yanıt vermesini umduğunu söyledi.
“Tahran AB’nin metnine makul bir yanıt verdi”
Borell ayrıca, Tahran'ın AB’nin metnine "makul" bir yanıt verdiğini belirtti.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kanani de bugün düzenlediği basın toplantısında Tahran’ın metinle ilgili değerlendirmelerine ABD’nin yanıt vermede “oyalandığını” savundu.
Kanani, Tahran'ın meşru haklarını koruyacak sürdürülebilir bir anlaşma istediğini belirtti.
Kanani nihai metne yanıt için, "Amerikalılar erteliyor ve Avrupa buna karşılık vermiyor. Amerika ve Avrupa'nın bir anlaşmaya İran'dan daha fazla ihtiyacı var" ifadelerini kullandı.
Kanani, "Bütün konularda anlaşmaya varmadan tam bir anlaşmaya vardığımızı söyleyemeyiz" dedi.
Your browser doesn’t support HTML5
ABD: “İran’ın yanıtı üzerinde çalışıyoruz”
ABD ve AB geçen haftadan beri İran'ın yanıtı üzerine çalışıyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price geçen Perşembe gazetecilere verdiği demeçte, yanıt metnini gözden geçirme çalışmasının "devam ettiğini" söylemişti.Page BreakABD Tahran'ı defalarca, İran'da güvenlik suçlamasıyla tutuklanan bazı İran kökenli Amerikalılar’ı serbest bırakmaya çağırdı.
İran ise, ABD yaptırımlarıyla bağlantılı suçlamalarla tutuklanan bazı İranlılar’ın serbest bırakılmasını istedi.
“Tutuklu takasıyla nükleer anlaşma ayrı konular”
Kanani, Tahran'ın tutukluları takas etmeye hazır olduğunu belirterek, "Washington ile tutuklu değişiminin ayrı bir konu olduğunu ve bunun 2015 anlaşmasını yeniden canlandırma müzakere süreciyle hiçbir ilgisi olmadığını vurguluyoruz" ifadelerini kullandı.
2018’de dönemin ABD Başkanı Donald Trump, Kapsamlı Ortak Eylem Planı (JCPOA) olarak bilinen anlaşmadan, İran’a çok fazla ödün verildiğini söyleyerek tek taraflı çekilmişti.
Trump döneminde İran’a yaptırımların tekrar uygulanmasıyla birlikte Tahran, stoklayabileceği zenginleştirilmiş uranyum miktarının sınırlarını aşarak ve nükleer tesislere daha gelişmiş santrifüjler kurarak anlaşma kapsamında bağlayıcı olan taahhütlerini geri çekti.
İlgili Haberler İran'dan AB'nin Teklifine Yanıtİranlı sözcü: “Anlaşma uzun ömürlü olmalı”
Kanani, "İran'ın ulusal çıkarlarını garanti altına alacak ve uzun ömürlü olacak iyi bir anlaşma arıyoruz. Sütten ağzımız yandı" dedi.
2015 anlaşması, Viyana’da Tahran ile Biden yönetimi arasında 11 ay süren dolaylı görüşmelerin ardından geçen Mart’ta yeniden canlanmanın eşiğinde görünüyordu. Ancak görüşmeler, Tahran'ın Washington'un gelecekte hiçbir ABD başkanının Trump gibi anlaşmadan çekilmeyeceğini garanti etmesini istemesi gibi engeller yüzünden durdu.
Biden ise böyle bir garantiyi taahhüt edemez; çünkü nükleer anlaşma yasal olarak bağlayıcı bir sözleşme değil, bağlayıcı olmayan siyasi bir mutabakat.
Biden’dan telefon diplomasisi
Beyaz Saray, Başkan Joe Biden'ın dün Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Boris Johnson ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile telefon görüşmesi yaptığını duyurdu.
Açıklamada, liderlerin "İran'ın nükleer programıyla ilgili devam eden müzakereler, Ortadoğu’daki bölgesel ortaklara desteğin güçlendirilmesinin gerekliliği ve İran'ı istikrarsızlaştırıcı bölgesel faaliyetlerden caydırmak ve bu faaliyetleri kısıtlamak için ortak çabalar üzerine konuştukları" belirtildi.
İsrail Başbakanı: “Olası bir anlaşma bizi bağlamaz”
Isareli Başbakanı Yair Lapid de, bugün Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la telefonda görüştü. Lapid, Macron’a İsrail'in yeniden canlandırılacak bir anlaşmaya itiraz ettiğini ve taraflar arasında uzlaşmaya varılması halinde anlaşmaya bağlı olmayacağını söyledi.
Lapid'in ofisinden yapılan açıklamada, "Başbakan, Fransa Cumhurbaşkanı’na, İsrail'in anlaşmaya geri dönülmesine karşı olduğunu ve böyle bir anlaşma ile yükümlü olmayacağını açıkça belirtti. İsrail, İran'ın nükleer bir kapasiteye ulaşmasını engellemek için elinden gelen her şeyi yapmaya devam edecek" denildi.
Kendi nükleer cephaneliğine sahip olduğu düşünülen İsrail, İran’la müzakerelerde taraf değil.
Ancak bölgede baş düşmanı olarak gördüğü İran’ın nükleer kabiliyetleri hakkında endişeleri olan İsrail, diplomasinin çıkmaza girdiğini düşünürse önleyici askeri müdahale için üstü kapalı tehditlerde bulunuyor.