İngiltere yurtdışından gelen herkese 14 gün karantina uygulaması başlattı. Corona virüsü tedbirleri uyarınca, ülkeye ayak basan İngilizler de dahil herkes, ik ihafta gösterdiği adreste bulunmak zorunda kalacak.
Öte yandan Türkiye’deki şehirlerarası seyahat kısıtlamalarının kalkmasıyla işbaşı yapan turizmcilerin, İngiltere’den turist beklentileri, bu haberle birlikte epey zorlaşmış görünüyor.
Londra’daki Türk Seyahat Acentaları Birliği’ne göre, İngiltere’nin 25 milyon kişiyle en çok turist gönderdiği ülke İspanya ama Türkiye’nin 2,5 milyon kişi de olsa pastada bir payı var.
Birliğin sözcüsü Engin Sertoğlu, VOA Türkçe Londra Muhabiri Barış Çimen’in sorularını yanıtladı.
Your browser doesn’t support HTML5
İngiltere’den Türkiye’ye Turist Gider mi?
VOA: “Türkiye’de bir hazırlık var, yabancı turistlere yönelik yapılan hazırlık, sağlık sertifikası; yani bu Corona döneminde bir şekilde tatil yapabilsinler diye.”
Engin Sertoğlu: “Geçtiğimiz yıl 2,5 milyon insan İngiltere’den Türkiye’ye gitmiş. Tabi bunların bir kısmı burada yaşayan gurbetçiler, bir kısmı da seyahat edenler. İngiltere’de 8 Haziran’dan 29 Haziran’a kadar karantina kuralları mevcut olduğu için toplu seyahat hareketleri maalesef mümkün olmayacaktır. Yine aynı şekilde tarifeli uçuş seferleri için uçuşlar anlamını yitirmiş vaziyette, Haziran ayı içerisinde. Çünkü uçuşların karşılıklı seferler halinde olması gerekiyor. İnsanların 3 günlük, 5 günlük İngiltere’ye gelişleri oluyor, hal böyleyken 14 günlük karantina kuralları altında bu gelişler gidişler maalesef Haziran ayı içerisinde gerçekleşmeyecek tabii. Yani bugün İngiltere’den İspanya’ya da tatile gidecek insanlar Temmuz ayından önce gidemeyecekler. Bu da iyimser şartlarda çünkü Başbakan Boris Johnson bu açıklamayı yaparken 8 Haziran’dan 3 haftalığına ve tekrar gözden geçirilme şartlarıyla açıkladı. Bunun anlamı ucu açık bir ilişki, birçok destinasyon Türkiye’ye uçmuyor yani mesela en büyük pazarlardan biri olan Rus pazarı Eylül ayına kadar bizi unutun dedi. Her ne kadar süreçte Türkiye başarılı gözükse de, Covid-19 sürecini sağlık açısından iyi idare etti diye gözükse de; buradan bakış açısı Türkiye’de çok fazla sayıda vaka var, yani ölüm oranları tabi ki çok düşük Türkiye’de ama vaka sayısı yüksekliği de bir gerçek. Çok yüksek vaka sayısı mevcut halen günde bin tane vaka tespit ediliyor ki test sayısı çok düşük olmasına rağmen diyorlar. Bu vaka sayısından dolayı Türkiye’yi ilk açılacak turizm bölgesi olarak görmüyorlar. Bunun başında da Almanya geliyor. Nispeten yan tarafında bir Yunanistan olduğu zaman, Yunanistan’ın da sayıları, ölüm oranı 150-160 kişi ile sınırlı kalmış vaziyette ve de vaka sayısı gerçekten Türkiye’nin çok çok altında. Hal böyle olunca biraz daha oraya sıcak bakıyorlar ama tabii bu işin biraz da siyasi tarafı var. Yani bugün TUI’nin CEO’su çıkıp İspanya seyahatlerini artık açalım diyorsa, bu kadar vaka sayısına rağmen, Türkiye’yi arkada bırakıyorsa, burada siyasi bir şey de aramak gerekiyor, sonuçta aramak gerekiyor yani bu işin, tamamen sağlık açısından olmadığı, bu İspanya örneği ile net olarak anlaşılıyor.”
VOA: “İngiltere İspanya’ya kaç turist gönderiyor, Türkiye’ye kaç turist gönderiyor?”
Engin Sertoğlu: “İngiltere yaklaşık 25 milyon turist gönderiyor İspanya’ya.”
VOA: “2,5 milyon Türkiye’ye.”
Engin Sertoğlu: “Çok fark var arada.”
VOA: “TUI dediğimiz de İngiltere ya da dünya çapında.”
Engin Sertoğlu: “TUI dünya devidir. Dünyanın en büyük şu anda var olan ben büyük tur operatörü. Ülkeler arasında bir hava köprüsü oluşturup yolcunun havaalanlarında uçağa Covid negatif şekilde uçağa alınması ve yine aynı şekilde uçaktan indikten sonra da vardığı ülkeye Covid negatif olarak tesislere gönderilmesi şeklinde bir uygulama içerisinde herkes.”
VOA: “Bir de sağlık sertifikası konusu var. Yani herkesin Covid negatif olması gerekiyor ve elinde bunu sağlık sertifikasıyla belgeleyebilmesi gerekiyor. Aynı şekilde gelen turist için de geçerli.”
Engin Sertoğlu: “Türkiye’de çeşitli hazırlıklar yapılıyor, sertifikasyonlar yapılıyor, Covidle ilgili otellerde sistemler değişiyor, işte ikramlar değişiyor, yerleşim alanları, odalardaki temizlik sistemleri. Tabi ülkeler arasında bu şekilde karşılıklı anlaşma olmayınca bunu yapamazsınız yani İngiltere ile bir uçuş anlaşması yapacaksanız, uçuş anlaşmasına bu şartları koyuyorsanız, İngiltere’nin de bu tarafı kabul etmesi gerekiyor ki organizasyon gerekiyor. Bu insanları bu şekilde sertifikalarınız var mı yok mu diye kontrol etme süreci bile uzun süreçler. Çoğu insanın vazgeçmesine sebep oluyor. Çok da kural koyduğunuz zaman bunun tatil değil esir kampı şekline dönme hali söz konusu. Düşünün bin odalı otel var. Yani bin odalı otelde akşam yemeği saatinde 3 bin kişiye yemek veriyorsunuz, 3 bin kişiye yemek verdiğiniz an bu sosyal mesafe kuralıyla ikişer metrelik bir kuyruk yapmaya kalksanız açık büfede, otelden çıkıp havaalanına kadar insan dizmek zorunda kalırsınız.”
VOA: “İspanya bunları yapacak mıymış?”
Engin Sertoğlu: “İspanya’nın fiziksel şartları buna uygun değil. Hem insan alt yapısı buna uygun değil hem de İspanya’daki tesisler çok eski. 30 yıllık, 40 yıllık tesisler, çalışan personel sayısı Türkiye’ye göre çok daha az. Türkiye’de neredeyse bir müşteriye üç personel düşüyor, İspanya’da üç müşteriye bir personel düşüyor.”
VOA: “25 milyon İngiliz ne buluyor İspanya’da, Türkiye’ye kıyasla?”
Engin Sertoğlu: “Ucuz. Kısa uçuş süresi, bir de ucuz olması yani ucuzluğu da şuradan kaynaklanıyor; uçak süresi bir saat olunca, bir buçuk saat olunca uçuş maliyetleri düşük oluyor. Uçak maliyetleri düşük olduğu için orası daha az maliyetli bir yer haline geliyor. Bir de ufak tez apart tarzı, self-catering tarzı, bed and breakfast tarzı tesisler var. Türkiye son dönemdeki yatırımlarının neredeyse tamamını 5 yıldız, lüks, ultra lüks tesislere yaptı. İspanya’da ise 40 yaşındaki, 50 yaşındaki eski apartlar döndürüp kendilerini ‘all-inclusive’ sistemine adapte edebilmek için o yetersiz, fiziksiz ortamlarında ‘all-inclusive’ tesisler ürettiler. Ucuz olmasından başka hiçbir özelliği yok İspanya’nın onlar için. Aynı şartlar Türkiye’de olsa Türkiye’ye giderler ama uçuş süresi yani 1 saat ile 4 saat arasında çok fark var. Bir uçak şirketi İspanya’ya uçtuğu zaman 5 kere uçuyorsa, Türkiye’ye iki kere gidip gelebilir. Türk tur operatörleri ciddi bir şekilde Türkiye’ye (yönelik uçuşlar ) yapıp, Türkiye satışlarından para kazanmaya başladığı anda, o İspanya’yı çok seven TUI dönecek ‘biz bunu yaparken Türkiye’deki ekmeğimizi kaybediyoruz’ diyecek. Geçmişte yaşanan her krizde bu büyük tur operatörleri önce İspanya, önce Yunanistan, önce İtalya tercihlerini kullandılar, Türkiye’yi en sona attılar. İngiltere’nin ‘Orta Anadolu’ dediğimiz Midland bölgesinde çok ciddi şekilde satışlar açılırsa Türkiye talepleri mevcut. Özellikle Dalaman bölgesine; yani Marmaris, Fethiye bölgesi İngilizlerin en popüler bölgesidir zaten. O bölgeye şu anda hemen yarın uçak konsa uçmaya hazır binler, 10 binler var. Onların inancı, Türkiye’nin İngiltere’den daha güvenli bir yer olduğu sağlık açısından.”
VOA: “Bu arada İngiltere’deki kalabalıktan bahsediyoruz, İngilizlerden bahsediyoruz.”
Engin Sertoğlu: “Yani işte Birmingham, Manchester, Liverpool, East Midland, Derby neresiyse o büyük ‘İç Anadolu bölgesi’ İngiltere’nin ağırlıkla Türkiye müşterisi zaten onlar ve onların da ağırlıkla gittiği destinasyon Dalaman. Zaten neredeyse her mahalleden her köyden bir tane uçak kakıyordu Dalaman’a, Thomas Cook zamanı. O müşteri, Türkiye’yi daha çok seven, Türkiye’yi daha çok bilen yani şöyle daha çok biliyor.”
VOA: “Neden gidemiyorlar peki, şu anda gitmek isteyip de neden gidemiyor bu turistler?”
Engin Sertoğlu: “Uçaklar yok, uçuşlar yok.”
VOA: “Ne zaman olabilir? Yakın bir zamanda?”
Engin Sertoğlu: “Thomas Cook’un kaybı... Thomas Cook, çok bölgesel uçuşlar yapardı. Cardiff’ten, Birmingham’dan, işte East Midland’tan, Humberside’dan, Teesside’dan. O uçuşlar ile kapasite yaratılıyordu. Şimdi yeni gelen oyuncular, onun yerine biz bu boşluğu doldururuz, diyen oyuncular hep şunu yapıyor. Ben Manchester’a uçak koyayım, Birmingham’a uçak koyayım, Londra’ya uçak koyayım, zaten gelirler. Dün Marmaris ile konuştum. Her gün her şeyi parlatıyorlar, siliyorlar müşteri gelecek diye bekliyorlar, çok büyük umutları var. İnşallah hayal kırıklığına uğramazlar çünkü milyonlar orada ekmek yiyor ve bu işten, milyonların beklentisi var.”