Çözüm sürecinin en önemli aktörlerinden Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın karşılıklı yaptıkları açıklamalar dikkat çekiciydi.
Tartışmanın fitilini HDP liderinin Gülen cemaatine yakın Bugün gazetesine verdiği röportaj ateşledi. Demirtaş’ın en sert sözleri, makul şüphe ile gözaltı ve arama kararları getiren güvenlik paketine ilişkin oldu.
Demirtaş: Hükümet sokaktan çok korkuyor, cumhurbaşkanının uykuları kaçıyor
Kobani eylemleri nedeniyle 3 binden fazla insan gözaltına alındığını ve bine yakın kişinin tutuklandığını söyleyen Demirtaş, hem bu durumun hem de sürece dair pratik adımlar atılmamasının KCK’yı gerginleştirdiğini belirtti.
HDP lideri, ‘Kobani olayları bahane edilerek çıkarılmak istenen bir yasa. Hükümet toplumsal muhalefetten, sokaktan çok korkuyor. Özellikle Cumhurbaşkanı’nın uykuları kaçıyor. Bin 150 oda yapılmış ama hiçbirinde rahat uyuyamıyor. Dışarıda sokak bu kadar sıcak ve hareketliyken, her zaman patlamaya hazırken sarayda rahat uyuyamıyorsa bunun tedbirini almak isteyecek. Bu yasa onun yasası. Hem Meclis’te karşı çıkacağız, kıyameti koparacağız sokakta mitinglerimizle, yürüyüşlerle engellemeye çalışacağız. Yasa çıkarsa değişmesi için mücadele yürüteceğiz’ dedi.
Demirtaş: Copla, gazla kamu düzenli olmaz, insanlar korkmaz sokağa çıkar
Demirtaş, bu yasanın yalnız Kürtlere karşı çıkarılmadığını Batı’da da her yerde çok sert uygulanacağını iddia ederek bu güvenlik yasasına her yerde karşı çıkmak için ortak muhalefet yapma çağrısında bulundu.
Hükümetin son dönemde sıkça dile getirdiği kamu düzeni talebini ‘kamu düzeni önemlidir ama kamu düzeni copla, gazla olmaz’ sözleriyle eleştiren HDP Eş Genel Başkanı, ‘en güçlü devletler bile baskıyla kamu düzenini kuramaz. Kamu düzeni demokrasiyle kurulur. İnsanlar gösteri meraklısı oldukları için değil özgürlük sevdasından veya baskılara, haksızlıklara karşı isyan noktasına geldiği için sokaklara çıkıyorlar. Onları anlamak, dinlemek yerine, “Öldürürüm, infaz ederim, sokağa çıkmaktan seni menederim” diye yasa çıkarırsan bu ters teper. İnsanlar korkmaz, sokağa çıkar’ diye konuştu.
Davutoğlu: Bundan sonra dökülen her kandan Demirtaş sorumludur
Demirtaş’ın bu sözlerine Polonya resmi ziyaretten dönen Başbakan Ahmet Davutoğlu çok sert yanıt verdi.
Demirtaş’ın açıklamasını son derece sorumsuzca yapılan bir açıklama olarak değerlendiren Başbakan,‘6-7 Ekim olayları tekrar olmasın, benzer olaylar olmasın diye ‘İç Güvenlik’ reformu yapılıyor. Molotofun ne hak gerekçesi olabilir, silahlı gösterinin hangi çağdaş toplumda karşılığı var. Demirtaş’ı uyarıyorum, kendisiyle 1 Ekim’de yaptığımız görüşmede böyle konuşmuyordu. Bundan sonra şehirleri kan gölüne çevireceklerini söylüyorlarsa, bundan sonra dökülecek her türlü kandan Demirtaş sorumludur’ dedi.
Davutoğlu: Kürt vatandaşlarımız da tepki göstersin
Kobani eylemlerinden bölge halkının da rahatsız olduğunu belirten Davutoğlu, çözüm süreci üzerinden kan dökmek, kaos çıkarmak isteyenlere asla izin verilmeyeceğinin altını çizdi. Davutoğlu, ‘eline molotof kokteyli almak, etrafı yakıp yıkmak içindir. Böyle bir çağrı varsa bir an bile tereddüt etmeyiz. Sorumlu olmaya davet ediyorum. Hala Türkiye’de birileri silah kullanmaya yöneliyorsa buna Kürt vatandaşlarımız tepki göstersin. 6-7 Ekim de yaşanan olayları halkın bunu benimsemediği ortada” dedi.
Davutoğlu: Örgütle cemaat arasındaki bağlantıyı biliyoruz
Demirtaş’ın bu açıklamaları Bugün gazetesine yapmış olması da Türkiye Başbakanı’na göre sorunlu. ‘Manşeti kimindi bakın, paralelciler’ sözleriyle Demirtaş’ın Gülen cemaatine yakın Bugün gazetesine röportaj vermesini manidar bulan Davutoğlu, ‘kiminle nasıl görüşüyorlar biliyoruz. Aynı şekilde paralelden mağdur olmuş gibi örgüt kimlerle nerede görüşüyor biliyoruz. Her türlü maskeyi indiririz. Demirtaş bu manşete nasıl çıkıp, bu çağrıyı yaptı bu organlarla. Paralel yapı ile örgüt arasındaki görüşmeleri, irtibatı biliyoruz. İrtibat olduğunu kamuoyu bilmeli” dedi.
Önder: Demirtaş’ın linç edilmesine izin vermeyiz
HDP İmralı Heyeti’nden İstanbul milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Başbakan Davutoğlu’nun açıklamaları ardından ne Demirtaş’ın linç edilmesine ne de çözüm sürecinin zamana yayılarak seçim argümanı olarak kullanılmasına izin vereceklerini söyledi.
Önder, ‘hükümet 6-8 Ekim olaylarının sorumlusu olarak HDP’yi görüyorsa suç duyurusunda bulunsun. Hükümet sadece vatandaşlar evinde otursun, hiçbir şey yapmasın, bizi eleştirmesin istiyor. Ancak biz buna karşıyız. İnsanlar demokratik hakkını kullanabilir. Bir santim bile biz bu konuda geri adım atmayız. Anlaşmazlık bundan kaynaklanıyor’ dedi.
Önder: PKK’nın geri çekilmesi için genel af şart
HDP İstanbul milletvekili hükümetin PKK’nın tamamen Türkiye sınırlarından geri çekilmesini istediğini ancak bunun yapılması için genel affın şart olduğunu belirtti.
Önder dışındaki İmralı heyeti ise salı günü görüşmelerde bulunmak için KCK lider kadrosunun bulunduğu Kandil’e gitti.