Gürcistan Meclisi Salı günü, "yabancı ajan yasası" olarak bilinen yasa tasarısını görüşmeye başlarken, muhalifler baskı unsuru olarak gördükleri ve Gürcistan'ın Avrupa Birliği adaylığını tehdit ettiğini söyledikleri tasarıya karşı tepkilerini sürdürdü.
Muhalifler, Pazartesi günü binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen protestoların Salı günü de devam etmesi çağrısı yaptı.
Ülkede tartışma yaratan tasarı, fonlarının yüzde 20'sinden fazlasını yurtdışından alan kuruluşların “yabancı ajan” olarak kayıt yaptırmalarını gerektiriyor.
Tasarının iktidar partisi ve müttefikleri tarafından kontrol edilen parlamentodan geçmesi muhtemel olarak görülüyor.
Protestolara polis müdahalesi
Tasarının, Pazartesi günü parlamentoda bir komisyon tarafından onaylanması büyük protestolara neden oldu. 5 binden fazla kişi, AB'nin kendi değerleriyle "uyumsuz" olduğunu söylediği tasarıya karşı çıkmak için toplandı.
Protestoculara, çevik kuvvet polisi tazyikli suyla müdahale etti.
Gürcü muhalifler ve tasarı karşıtları tasarıyı, Kremlin'in muhalefeti bastırmak için kullandığı Rus yasalarına benzetiyor. Bu, Rusya'nın ayrılıkçı Abhazya ve Güney Osetya bölgelerine verdiği destek nedeniyle sevilmediği Güney Kafkasya ülkesinde siyasi dalgalanma yaratacak kadar güçlü bir suçlama.
Rusya 2008 yılında Gürcistan'ı kısa süren bir savaşta mağlup etmişti.
Salı günü öğleden sonra yüzlerce protestocu bir kez daha parlamento önünde "Rus yasası" olarak adlandırdıkları yasaya karşı sloganlar atarak gösteri yaparken, polis Tiflis'in merkezindeki Sovyet yapımı binanın girişlerini kapatmaya devam etti.
Sivil toplum grupları Salı akşamı bir kez daha kitlesel protesto çağrısında bulundu.
Muhalif liderler ve sivil toplum temsilcilerinin çağrılarıyla bir kez daha düzenlenen protesto eyleminde polis, kalabalığı dağıtmak için müdahalede bulundu.
Reuters haber ajansına göre, bazı polis memurlarının eylem alanında pompalı tüfek taşıdığı belirtiliyor.
Tasarının görüşülmesi sırasında iktidar partisi Gürcü Hayali'ni temsil eden kıdemli milletvekili Archil Talakvadze şunları söyledi: "Bu yasa ülkemizdeki demokrasiyi her türlü yabancı müdahaleden koruyor."
Muhalefet partisi Birleşik Ulusal Hareket'in parlamento lideri Tina Bokuçava ise karşılık olarak, "Bu yasayı sonsuza kadar geri çekin! Gürcistan'da bir Rus yasasına yer yoktur. Avrupa, Gürcü halkının tercihidir" ifadelerini kullandı.
Tasarının parlamentoda onaylanmasının ardından tasarıya karşı çıkan ve Gürcü Hayali'ne muhalif tutum sergileyen ancak yetkileri çoğunlukla sembolik olan Cumhurbaşkanı Salome Zourabişvili'nin vetosunu geçersiz kılmak için dördüncü bir oylama yapılacağı tahmin ediliyor.
ABD; İngiltere ve Almanya'nın da aralarında bulunduğu Batılı ülkeler Gürcistan'a tasarıyı geçirmemesi çağrısında bulundu.
Otoriter ve Rusya yanlısı eğilimlerle suçlanan Gürcistan hükümeti, yasanın şeffaflığı teşvik etmek ve yabancılar tarafından dayatılan "sözde liberal değerlerle" mücadele etmek için gerekli olduğunu söylüyor.
İktidardaki Gürcü Hayali partisi, protestolar nedeniyle daha önce yasayı geçirme girişiminden vazgeçtikten 13 ay sonra, Nisan ayı başlarında beklenmedik bir şekilde tasarıyı yeniden gündeme getirdi.
Pazartesi günü parlamento dışındaki protestocular "Rus yasasına" karşı sloganlar attı ve polise ve iktidara "Ruslar! Ruslar!" şeklinde seslenerek polise ve iktidar partisi milletvekillerine saldırdı.
Meclisin içinde ise muhalefet milletvekili Aleko Elisaşvili, Gürcü Hayali grup lideri Mamuka Mdinaradze'yi kürsüden konuşurken yumrukladı.
Tasarıya karşı çıkan protestocular Reuters haber ajansına yaptıkları açıklamada, 3,7 milyon nüfuslu Gürcistan'da ezici bir çoğunluk tarafından desteklenen AB üyeliğinin tehlikede olduğu görüşünü savundu.