İsrail'in 7 Ekim Hamas saldırısına misilleme olarak başlattığı hava ve kara operasyonları 6. ayına girdi. Filistin kaynaklarına göre 33 bin kişinin öldüğü Gazze'de büyük yıkım var. İnsan hakları örgütleri kıtlık tehlikesi altındaki Gazze'de yardım kuruluşunu hedef alan saldırıları eleştiriyor.
Gazze, İsrail-Hamas savaşı başlamadan önce Filistinli militan grup Hamas tarafından yönetilen küçük, yoksul ve yoğun nüfuslu bir yerleşim bölgesiydi. Ancak restoranları, mağazaları, derme çatma futbol sahaları, üniversiteleri ve hastaneleri ile yaşam doluydu.
Reuters Haber Ajansı kameramanı bisikletiyle yola çıktı ve Hamas’ın 7 Ekim saldırısına misilleme olarak İsrail’in başlattığı ve 33 binden fazla Filistinli'nin ölümüne neden olan saldırılarının harabeye dönüştürdüğü Gazze sokaklarındaki yıkımın izini sürdü.
İlaç, tıbbi bakım ve gıda gibi en temel ihtiyaçlardan yoksun 2,3 milyon insana ev sahipliği yapan Gazze şeridinin her iki yanınında moloz yığınları birbiri ardına sıralanıyor. Birçoğu İsrail bombardımanından kaçmak için yaşadıkları yeri terkederek sığındıkları barınaklarda ya da çadır kentlerde yaşıyor.
Gazze’nin sessiz ve ıssız sokaklarında fazla hareket yok, çok az yaşam belirtisi var. Yer yer motosikletli kişiler geçiyor ya da genç bir çocuk toprak bir yolda toz bulutları arasında yıkılmış binaların yanından el arabasını ittiriyor. Yıkımdan nasibini almış bir cami yolda dikkat çekiyor.
Bir omzunda un çuvalı taşıyan bir adam yürüyor. Gıda kıtlığının yaşandığı Gazze’de erzak temin etmeye çalışmak yerli halk için ölüm kalım mücadelesi anlamına gelebiliyor. Son olarak Şubat ayında bir yardım konvoyundan yiyecek almaya çalışan 100'den fazla Filistinli hayatını kaybetmişti. İsrail kaos sırasında bir çok kişinin ezilerek öldüğünü savunurken, Gazze‘deki sağlık yetkilileri İsrail askerlerinin kalabalığın üzerine ateş açtığını savundu.
İlgili Haberler
Biden: "Gazze gıda yardımı hattına ateş açılması ateşkes görüşmelerini zorlaştıracak"İsrail, resmi verilerine göre 1200 kişinin öldüğü 260 kişinin de rehin alındığı 7 Ekim Hamas saldırısına misilleme olarak başlattığı hava ve kara operasyonlarında 6. ayına girdi.
Birleşmiş Milletler (BM) kıtlık uyarısını yineledi ve Gazze’ye yardım ulaştırılması ve dağıtılması önündeki engelleri eleştirdi. Kıtlık tehlikesi ABD'nin de dikkat çektiği bir konu.
İsrailli yetkililer Gazze’ye yardım erişimini arttırdıklarını ve gecikmelerden sorumlu olmadıklarını söylüyor. Gazze içindeki yardım dağıtımını BM insani yardım kuruluşları sorumluluğunda olduğunu da savunuyor. İsrail Hamas'ı yardımları çalmakla suçluyor. Hamas bu suçlamaları reddediyor.
İlgili Haberler
“Gazze’de en az 23 çocuk açlıktan öldü”Gazze’de son olarak Amerika merkezli sivil toplum kuruluşu World Central Kitchen gönüllüsü 7 kişi hayatını kaybetti. Kurucu Amerikalı ünlü şef Jose Andres, İsrail saldırısının World Central Kitchen yardım kuruluşuna ait konvoyu sistematik bir şekilde “araç araç kasıtlı olarak hedef aldığını” söyledi.
Gönüllü kuruluşun konvoyunda hayatını kaybedenler arasında Avustralya, İngiltere ve ABD vatandaşları da bulunuyordu.
İlgili Haberler
Şef Jose Andres: “İsrail yardım çalışanlarımızı sistematik olarak, araç araç hedef aldı”İsrail ordusu, konvoydaki araçların ayrıntılarını içeren mesajı gözden kaçırdıklarını, konvoydaki kişilerden birinde silah olduğu gerekçesiyle yanlışlıkla vurduklarını savundu. Ancak insan hakları grupları ve yardım çalışanları bunun sık rastlanılan bir durum olduğunu iddia ediyor.
İsrail’in 7 Ekim terör saldırılarının ardından Hamas’ı yok etme çabasında, ordunun neyi hedef aldığı ve kaç sivilin ölümüne izin vereceğini belirleme konusunda kendisine geniş bir hareket alanı tanıdığını söylüyor.
Hamas kontrolündeki Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail saldırılarında üçte ikisi kadın ve çocuklardan oluşan 33 binden fazla Filistinli öldürüldü. Bu sayı siviller ve Hamas mensupları arasında ayrım yapılmadığını ortaya koyuyor.
İsrail’in gerçekleştirdiği binlerce saldırının yanısıra kara operasyonlarındaki bombardımanlarda hedefin yanlış tespit edilip edilmediğini bilmek imkansız.
Neredeyse her gün, içinde Filistinli ailelerin bulunduğu binalar vuruluyor, kadınlar erkekler ve çocuklar öldürülüyor. Hedefle ilgili hiçbir açıklama yapılmıyor ya da saldırının orantısız olup olmadığı konusunda bağımsız bir hesap sorma mekanizması yok.
İsrailli insan hakları grubu B’Tselam sözcüsü, World Central Kitchen saldırısının sadece yabancılar öldürüldüğü için dünyanın dikkatini çektiğini söyledi.
İlgili Haberler
"Yanlışlıkla öldürülen rehinelerin ellerinde beyaz bayrak vardı"Filistinli tanıklar aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu kişilerin beyaz bayrak taşırken İsrail'in hedef olduğunu anlatıyor. El Cezire haber kanalı tarafından Mart ayında yayınlanan görüntülerde Gazze sahilinde yürüyen ve ellerinde beyaz bayrak bulunan iki Filistinlinin öldüğü bir kişinin de yaralandığını saldırıyı İsrail ordusu kabul etmişti.
"Bunu bir NATO pilotu yapsa hapis cezası alabilirdi"
Aralık ayında Maghazi kampında en az 68 kişinin ölümüne neden olan saldırıda hedefin yakınlarındaki binaların da vurulduğunu ve muhtemelen sivillere de zarar verdiği İsrail Ordusu tarafından kabul edilmişti.
İsrail Ordusu ayrıca Gazze’de Hamas esaretinden kurtulan ve elinde beyaz bayrak sallayan üç İsrailli rehinenin de yanlışlıkla vurularak öldürüldüğünü kabul etti.
İlgili Haberler
"Yanlışlıkla öldürülen rehinelerin ellerinde beyaz bayrak vardı"Sınır Tanımayan Doktorlar grubunun bombalandığı saldırının soruşturmasında yer alan eski İngiliz Ordusu mensubu Chris Cobb-Smith, İsrail ordusunun son derece pervasız davranışlardan oluşan tutarlı bir model izlediğini savundu.
Eski bir İngiliz istihbarat subayı olan Cristal Lincoln-Jones ise AP haber ajansına yaptığı açıklamada İsrail’in savaş kurallarına uymadığını şu sözlerle savundu: “Bunu bir NATO insansız hava aracı pilotunun yapmasına imkan yok. Bu eylem, yargılanma hatta hapis cezası ihtimali ile karşı karşıya kalmayı gerektirebilir.”