Fransa'da 7-8 ve 9 Ocak 2015'te düzenlenen ve 17 kişinin yaşamını yitirdiği Charlie Hebdo, Montrouge ve Hyper Cacher terör saldırılarının davası Paris Adliyesi’nde görülmeye başlandı. 14 sanıklı davanın 50 gün sürmesi bekleniyor. Davada Ali Rıza Polat ve Metin Karasular adlı iki Türk sanık da yer alıyor. Hz. Muhammed'in karikatürünü yayınladığı için saldırıya uğrayan Charlie Hebdo dergisi ise davanın başlamasından bir gün önce aynı karikatürü yeniden yayınladı. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa’da “dini eleştirme özgürlüğü” olduğunu belirterek, dergiye sahip çıkarken, Fransa İslam Konseyi de, Müslüman topluma “karikatürleri görmezden gelin” çağrısı yaptı.
Saldırıda ölenlerin yakınlarının yıllardır beklediği Charlie Hebdo davası, sonunda, büyük beklentilerle ve yas havasında başladı. Paris’in yeni adliye binasında, 5 uzman hakimin baktığı davada 14 sanık, 200 de davalı bulunuyor. Fransa’da İslam ve laiklik tartışması başlatan saldırıların “hassasiyeti” ve Corona virüsü salgını nedeniyle adliye binası içinde ve etrafında geniş sağlık ve güvenlik önlemleri alındı. Hükümetin izniyle, davanın, arşivlenmek üzere 50 gün boyunca her anının filme alınması kararlaştırıldı.
Tüm dünyadan medya organlarının izlediği duruşmada 200 davalı, yaşları 30 ila 67 arasında değişen 14 sanık var. Tarafları 94 avukat savunacak. Dava, Terörle Mücadele birimi tarafından oluşturulan özel mahkemede görülüyor. Fransa tarihinde ilk kez bir terör davası 50 gün sürecek. Maraton dava boyunca 144 tanık ve 14 terör ve el yazısı uzmanı dinlenecek. Avukatlar ve terör savcılığı 171 ciltlik dava dosyası üzerindeki iddia ve savunmalarını hazırladı.
Fransa’da daha önce 1987’de Kalus Barbier, 1997-98’de polis şefi Maurice Papon, 2010 yılında Diktatör Agusto Pinochet ve 2018 yılında Ruanda soykırımı davaları filme alınmıştı.
Mahkemeye başkanlık eden Hakim Regis de Jorna, geleneksel “Mahkeme başlamıştır, oturabilirsiniz” sözleriyle maraton duruşmaları başlattı. Maskeyle oturumu yöneten mahkeme Başkanı De Jorna, “Bina içinde ve duruşma salonunda her durumda maske takmak zorunludur. Taraflar söz aldıklarında da maske takılacak” uyarısında bulundu.
Davanın başlamasıyla, önce 11 sanık adları okunarak mahkeme salonuna çağırıldı. Sanıklar, pandemi önlemleri nedeniyle aralarında mesafe bırakılan cam bölmelerde yerlerini aldı. Dava dosyasında “azmettirici ve planlayıcı” olarak yer alan üç ana sanık, Belhoucine kardeşlerle saldırganlardan Amedy Coulibaly’nin dini nikahlı eşi olduğu söylenen Hayad Boumeddiyen, Suriye’de oldukları için gıyaben yargılanacak.
Hakim karşısına çıkan 11 sanık, saldırganlara yardım etmek ve silah sağlamakla suçlanıyor.Türk kökenli Ali Rıza Polat, davanın ana sanığı olarak tanımlanıyor ve Brüksel’deki Metin Karasular adlı bir diğer Türk kökenli sanıkla temasa geçerek, saldırgan Amedy Coulibaly’ye, silah ve mühimmat sağlamakla suçlanıyor.
Sanıkların ardından davalı 200 kişi ve kuruluş, 114 tanık ve 14 uzmanın adları okunarak dosya tamamlandı. Verilen öğle arasından sonra Mahkeme Başkanı Regis de Jorna, dosyanın okunmasına geçti.
Charlie Hebdo karikatürleri yeniden bastı
Öte yandan davadan bir gün önce Charlie Hebdo, dergiyi terör saldırısının hedefi olmasına yol açan Hz. Muhammed karikatürlerini yeniden yayınladı. Karikatürlerin yayınlanması ülkede yeniden “provokatif karikatürler basılmalı mı?” tartışmasını başlattı. IFOP araştırma şirketi tarafından yapılan bir anket Fransızlar’ın yüzde 59’unun karikatürlerin basılmasına karşı olmadığını ortaya koydu.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “Fransa’da 3. Cumhuriyet’ten bu yana inanç özgürlüğü ile bağlı olarak dini eleştirme özgürlüğü de var. Ben bütün bu özgürlükleri korumak için buradayım. Elbette gazetecilerin seçimlerini değerlendirmek benim görevim değil. Sadece söylemek istediğim, Fransa’da bir cumhurbaşkanını, bir hükümeti, bir dini eleştirebiliriz” dedi.
Charlie Hebdo sanıkları kimler?
Saldırıları düzenleyen Said ve Şerif Kouachi kardeşlerle Amedy Coulibaly, polis tarafından vurularak öldürüldü. Soruşturma sonunda belirlenen 14 sanıktan Coulibaly'nin dini nikahlı eşi Hayad Boumeddiyen ile Mehdi ve Mohammed Belhoucine kardeşler ise Türkiye üzerinden Suriye'ye giderek IŞİD saflarına katıldı. Gıyaben yargılanan bu üç sanığın dışında, duruşmaya bizzat katılan 10’u tutuklu 11 sanık teröre yardım ve yataklık suçundan yargılanıyor.
Dava dosyasında, Ali Rıza Polat'ın, 2007'den bu yana Amedy Coulibaly'yi tanıdığı bilgisi yer alıyor. Polat, Coulibaly ile diğer sanıklar arasındaki "bağlantı noktası" olarak tanımlanıyor. Polat'ın yanı sıra silah ve malzeme sağlamakla suçlanan Nezar Mickaël Pastor Alwatik, Amar Ramdani, Saïd Makhlouf, Mohamed-Amine Fares, Michel Catino, Metin Karasular, Français Miguel Martinez, Abdelaziz Abbad da yargılanıyor.
İlgili Haberler Fransa'da Charlie Hebdo Davasında 2 Türk SanıkSanıklara yöneltien iddialar 10 yıl hapisten müebbet hapse kadar farklı cezalar içeriyor. Mahkeme, kararını 10 Kasım'da açıklayacak.
Saldırı nasıl oldu?
Fransa'da 7-8-9 Ocak 2015'te Şerif ve Said Kouachi kardeşler Charlie Hebdo dergisinin binasına saldırarak, 34 kaleşnikof kurşunuyla 10 kişiyi öldürdü. Kaçarken de polis memuru Ahmed Marabet'i vurdu. Paris'in kuzeyinde izini kaybettiren saldırganlar için bütün polis ve güvenlik birimlerinin katıldığı büyük bir arama başlatıldı. Ertesi gün 8 Ocak'ta Aisne bölgesinde bir benzinlikte tespit edilen Kouachi kardeşler yeniden radardan kayboldu. Paris'in kuzeyinde, Charles de Gaulle Havaalanı yakınlarındaki Dammartin-en-Goele'de bir basımevine giren iki kardeş burada çalışanları rehin aldı. Yüzlerce asker ve polisin müdahalesiyle sıkıştırılan Kouachi kardeşler, 9 Ocak'ta güvenlik güçleri tarafından vurularak öldürüldü.
Charlie Hebdo saldırısından bir gün sonra, Kouachi kardeşlerin basımevinde rehin operasyonu öncesinde harekete geçen Amedy Coulibaly de, 8 Ocak'ta Paris'in güney banliyösü Montrouge'da polis memuru Clarissa Jean-Philippe'i vurdu. Ardından 9 Ocak sabahı hemen yakınındaki Yahudi bakkalı Hyper Cacher'e girerek 4 saat boyunca 18 kişiyi rehin aldı. Sonunda etrafını çeviren polise ateş açan Coulibaly de, polisin açtığı ateş sonucu öldü.
Türkiye’den Charlie Hebdo’ya kınama
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, kendisine Charlie Hebdo dergisinin Hz. Muhammed’le ilgili karikatürleri yeniden yayınlanması konusunda yöneltilen bir soru üzerine, mizah dergisinin kararını şiddetle kınadıkları cevabını verdi.
Aksoy, “Müslümanlara yönelik bu hakareti ve saygısızlığı basın, sanat veya ifade özgürlüğü ile gerekçelendirmek mümkün değildir. Başta Cumhurbaşkanı Macron olmak üzere Fransız makamlarının bu konuyu ifade özgürlüğü kapsamında izah etme çabaları da kabul edilemez” dedi.
Sözcü, “Her fırsatta kendilerinin demokrat ve özgürlükçü olmalarıyla övünenlerin İslam ve yabancı düşmanlığını körükleyen bu tür ırkçı ve ayrımcı eylemleri kullanarak, Fransa ve Avrupa’daki yeni kuşak faşistlerin ve ırkçıların değirmenine su taşıdıklarını iyi bilmeleri gerekir” görüşünü de dile getirdi.
Sözcü, Avrupalı liderleri bu tür eylemlere karşı net tavır almaya çağırdı.