Genel seçimlerin ardından Meclis'teki çoğunluğu kaybeden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bir ay içinde ikinci kez hükümet değişikliğine gitti.
Genel seçimlerden bir hafta önce Elisabeth Borne'u Başbakan atayan Macron, seçimlerde aday olan ve kaybeden bakanları gönderdi, yerlerine teknik ağırlıklı, kendisine yakın yeni isimleri getirdi.
Yeni kabinede 21 kadın ve 21 erkek bakan görev aldı. Bununla birlikte, kadın bakanların daha çok "devlet sekreteri" statüsünde olması eleştirildi. Hakkında "cinsel taciz ve tecavüz" iddiası olan üç bakandan, Dayanışma ve Engellilerden sorumlu Devlet Bakanı Damien Abad hükümetten çıkarıldı.
İlgili Haberler Macron'un Zor ZaferiFransa'da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un seçildiği 24 Nisan ve ardından 12-19 Haziran tarihlerinde iki turlu yapılan milletvekili seçimlerinden bu yana uzun süredir devam eden hükümet krizi, yeni atanan teknokrat bir hükümetle son buldu. Hem aşırı sağın, hem de radikal solun Meclis'e çok sayıda milletvekili soktuğu hassas bir aritmetik denge karşısında hükümeti yeniden belirleyen Macron, kadın-erkek eşitliğine dikkat ettiği Elisabeth Borne Hükümeti'ni yeniden şekillendirdi.
İlgili Haberler Fransa Seçimlerinde Macron'a DarbeSeçimlerin hemen ardından AB, G7 ve NATO zirveleri nedeniyle, iki haftadır ülkeye neredeyse uğramayan Macron, uluslararası toplantıların tamamlanmasının ardından beklenen kabine değişikliğini tamamladı. Meclis'te çoğunluğu bulunmayan iktidar, bu yeni hükümet tarafından hazırlanan her yeni yasa için, Meclis'te grubu bulunan partilerle ayrı ayrı pazarlığa oturarak, bu partilerin desteğini almaya çalışacak.
21 kadın- 21 erkek
Fransa tarihinde ikinci kez bir kadın başbakan atayan Cumhurbaşkanı Macron, Meclis Başkanı olarak da Fransa tarihinde ilk kez Yael Braun-Pivet'yi bu göreve getirdikten sonra, yeni hükümette de kadın-erkek eşitliğini gözeten bir seçim yaptı. Hükümet, 21 kadın ve 21 erkek bakan olmak üzere toplam 42 bakandan oluştu. Ancak muhalefet, kadınlara "daha çok devlet sekreterliği verilirken, önemli bakanlıkların erkeklere verilmesini" eleştirdi. Kabinede 16 büyük bakanlığın 11'ini erkekler, 5'ini kadınlar; ayrıca, 5 bağımsız bakanlıktan 4'ünü erkekler aldı.
Kabine ilk toplantısını aynı gün Elysee Sarayı'nda Macron başkanlığında yaptı. Macron toplantı girişinde, "Hükümet partilerinin (dışarıdan destek veren) herhangi bir koalisyona katılmayı reddetmesinden dolayı üzüntü duyduğunu" dile getirdi.
Ancak, muhalefet, ayrıntılı incelendiğinde, kadın ve erkeklerin "temsil ettiği pozisyonlar arasındaki prestij farklılığını" eleştirdi.
Politik olarak ön planda olmayan, ülke tarafından tanınmayan daha çok teknokrat isimlerden oluşan yeni hükümet sözcüsü Olivia Gregoire, daha bir ay önce geldiği görevinden alındı. Yerine COVID krizi nedeniyle yıllarca her gün kameralar karşısında olan eski Sağlık Bakanı Olivier Veran getirildi. Eski sözcü Gregoire, Bütçe Bakanlığı'nda Devlet Sekreteri olarak görevlendirildi.
Seçilemeyen iki bakanın gitmesiyle boşalan Sağlık ve Çevre/Ekolojik Dönüşüm Bakanlığı'na iki yeni isim geldi. Sağlık Bakanlığı'na, yine COVID mücadelesinde aktif rol oynayan Acil Servis şefi Doktor François Braun ve Ekolojik Dönüşüm Bakanlığı'na da, yerel yönetimlerden sorumlu Devlet Sekreteri Christophe Bechu atandı.
İki renkli isim
Komünist Parti ve Sosyalist Parti'nin eski üyesi, Paris'in en sorunlu banliyölerinden Clichy-sous-Bois'nın belediye başkanı Olivier Klein kabineye atanan en sürpriz isim oldu. Klein, Şehir ve Kentleşme Bakanlığı görevini üstlendi.
Ekonomi dünyasının güçlü ismi, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) baş ekonomisti 53 yaşındaki Laurence Boone da, Ulaştırma Bakanlığı'nı alan eski bakan Clement Beaune'un yerine Avrupa'dan Sorumlu Bakan olarak atandı. Macron, poltikaya atılmadan önce Rothschild bankası için çalışırken, Boone da, Bank of America-Merryll Lynch ve Barclays için çalışıyordu.
Cinsel tacizle suçlanan üç bakandan ikisi kaldı
Hakkındaki tecavüz iddiaları ve icraatları ile sık sık muhalefetin eleştirilerine hedef olan İçişleri Bakanı Gerald Darmanin yine hükümette kalmayı başardı. Üstelik görev alanı genişletilerek, deniz aşırı birimlerin yönetimi de Darmanin'a bağlandı. Görevde kalmayı başaran bir başka isim de, hakkında "hastalarına cinsel taciz ve tecavüz etmekle suçlanan" iki ayrı suç duyurusu bulunan jinekolog kökenli kadın Bakan Chrysoula Zacharopoulou oldu.
Kendisi de ağır engelli olan Dayanışma ve Engelliler'den Sorumlu Devlet Bakanı Damien Abad ise, hakkındaki 3 ayrı taciz ve tecavüz iddiası nedeniyle koltuğunu kaybetti. Halefi Kızılhaç eski direktörü Jean-Christophe Combe'a koltuğu devreden Abad, "Bana karşı suçlamalardan büyük üzüntü duyuyorum. Bana yönelik alçak bir iftiradan dolayı burayı terkediyorum. Bu yapılanları kınıyorum" dedi. Başbakan Elisabeth Borne, "Damien Abad hükümet dışında, iddialara karşı kendisini daha rahat savunabilir" dedi.
"Etkisiz ve heyecansız"
Macron'un ekibi, yeni hükümette daha önceki gibi sağ ve soldan isimlerin alınmamasını, daha çok iktidar partisi mensubu isimlerin göreve getirilmesini, "Bu hükümette, genişlemekten çok safları sıklaştırıyoruz. Soldan veya sağdan kişiliklerin geldiği bir hükümette değiliz. Bunlar, her şeyden önce Emmanuel Macron'un kampındaki iç dengeler gözetilerek seçim yapıldı" sözleriyle yorumladı.
Cumhurbaşkanı Macron'un oluşturduğu yeni hükümet, muhalefet tarafından "etkisiz ve heyecansız" bulundu. Ana muhalefet lideri aşırı sağcı Marine Le Pen, Twitter üzerinden paylaştığı mesajında, Macron'u "politik değil teknokrat bir hükümet kurmakla eleştirdi ve "Cumhurbaşkanı bir kez daha sandıktan çıkan kararı görmezden geliyor" dedi.
Greenpeace ise, "Ekolojik geçmişi olmayan Çevre Bakanı, hükümetin çevre konusundaki vizyon eksikliğinin belirtisidir" mesajını paylaştı.
İlk gensoru önergesi
Yeni hükümetin açıklanmasından hemen sonra, Meclis'te büyük bir grup kurmayı başaran radikal sol parti Boyun Eğmeyen Fransa LFI Grup Başkanı Mathilde Panot, hükümete karşı bir gensoru önergesi vereceklerini açıkladı. Bazı medya organlarında "hükümetin güvenoyu istemeyeceği" haberlerinin çıkması üzerine harekete geçtiklerini belirten Mathilde Panot, Çarşamba günü gensoru önergesini sunacaklarını kaydetti.