PARIS —
Fransa’da hükümet tatile çıkmaya hazırlanırken Paris’in banliyösü Trappes’da meydana gelen şiddet olayları ülkede yazın beklenenden daha olaylı geçeceği endişesi yarattı. Son olarak bir dizi eylemci Trappes polis karakoluna havai fişeklerle saldırdı ve çöp kutularını ateşe verdi.
Olaylar peçeli eşine müdahale eden polise saldıran bir göçmenin gözaltına alınması ve bunun ardından aynı semtte küçük çaplı ayaklanma çıkmasıyla başladı. Fransız yasaları, kamuya açık alanlarda peçe gibi yüzü örten kıyafetleri yasaklıyor.
Son olaylar, 2005 yılında ağırlıklı olarak göçmen mahallerinden başlayarak ülkeye yayılan gençlerin ayaklanmalarını ve 2010’da peçeyi yasaklayan yasanın yarattığı tartışmaları ve öfkeyi hatırlatıyor.
Fransız sosyolog Michel Wieviorka, bugün farklı olanın iki konu arasındaki bağlantı olduğunu söylüyor. Terör, şiddet ve ırkçılığı konu alan “Kötülük” adlı kitabın yazarı Wieviorka eskiden birbirinden ayrı var olan iki konunun bugün tek sorun halini aldığını söylüyor. Bir taraftan bu yoksul banliyölerde yaşayan, sosyal eşitsizlik, dışlanmışlık, ırkçılık ve polisin tavrıyla karşı karşıya olan insanlar var. Bu Fransız banliyölerindeki ayaklanmaların alışılmış nedeni. Diğer sorun ise, Fransa’nın peçe takmayı yasaklamasının yarattığı gerilim.
Tümü bu nedenle ceza almasa da yasak çıktığından yüzlerce kadın bu yasa nedeniyle tutuklandı. En son yaşanan olayda, yasayı delen kadının kocası polis memurunun boğazına sarılmış. Yerel Müslüman gruplar ise bu anlatılanları reddediyor.
Dün bir genç Trappes’daki çatışmalar nedeniyle altı ay hapis cezası aldı. Diğer iki sanık ise serbest bırakıldı. Trappes’da durum gergin olsa da şimdilik sükunet hakim.
Fransa İçişleri Bakanı Manuel Valls, polisin tavrını savunuyor. Radyoya demeç veren Valls, Trappes’da yaşayanların normal hayatlarına dönmek istediklerini ve bunun olduğunu söyledi. Valls, polisin örnek teşkil edecek tavrını da kutladı.
Valls aynı zamanda peçe yasağını savundu ve bunun İslam karşıtı olmadığını aksine kadınların çıkarına olduğunu söyledi.
Ancak Fransa’nın sol hükümeti hem çok sert, hem de yeterince sert olmadığı yönünde eleştiriler alıyor.
Merkez sağda muhalefetteki UMP hükümeti çok yumuşak olmakla suçluyor. France-Info’ya demeç veren eski bakan Valerie Pecresse, adalet sisteminin daha hızlı ve sert bir şekilde olayları bastırması gerektiğini söyledi.
Sosyolog Wieviorka ise gerek sağcı olsun gerekse solcu, hükümetlerin göçmenlik ve şiddet konusunda uzun süredir devam eden gerilimlere çözüm bulamadığı görüşünü savunuyor. Wieviorka tüm sorunlar devam ederken hükümetin tek cevabının, polisi göreve çağırarak düzen, güvenlik ve kanunlara saygıdan bahsetmek olduğunu belirtiyor.
Örneğin sosyalist François Hollande seçimlerde ırka dayalı kimlik kontrollerini bitireceği sözünü vermiş ve yasaları değiştirerek göçmenlere yerel seçimlerde oy hakkı tanıyacağını söylemişti. Wieviorka Hollande’ın şimdiye dek bu iki konuya da eğilmediğini hatırlatıyor. Sosyolog bu nedenle yoksul mahallelerde “eğer göçmen, Müslümansanız değişik olduğunuz ve ciddiye alınmadığınız” hissinin güçlü olduğunu belirtiyor.
Son haberlerde Fransız polisinin Trappes’daki şiddet olayları sürerken, Facebook sayfalarından ırkçı yorumlar yapmalarıyla ilgili soruşturma açıldığı bildirildi.
Olaylar peçeli eşine müdahale eden polise saldıran bir göçmenin gözaltına alınması ve bunun ardından aynı semtte küçük çaplı ayaklanma çıkmasıyla başladı. Fransız yasaları, kamuya açık alanlarda peçe gibi yüzü örten kıyafetleri yasaklıyor.
Son olaylar, 2005 yılında ağırlıklı olarak göçmen mahallerinden başlayarak ülkeye yayılan gençlerin ayaklanmalarını ve 2010’da peçeyi yasaklayan yasanın yarattığı tartışmaları ve öfkeyi hatırlatıyor.
Fransız sosyolog Michel Wieviorka, bugün farklı olanın iki konu arasındaki bağlantı olduğunu söylüyor. Terör, şiddet ve ırkçılığı konu alan “Kötülük” adlı kitabın yazarı Wieviorka eskiden birbirinden ayrı var olan iki konunun bugün tek sorun halini aldığını söylüyor. Bir taraftan bu yoksul banliyölerde yaşayan, sosyal eşitsizlik, dışlanmışlık, ırkçılık ve polisin tavrıyla karşı karşıya olan insanlar var. Bu Fransız banliyölerindeki ayaklanmaların alışılmış nedeni. Diğer sorun ise, Fransa’nın peçe takmayı yasaklamasının yarattığı gerilim.
Tümü bu nedenle ceza almasa da yasak çıktığından yüzlerce kadın bu yasa nedeniyle tutuklandı. En son yaşanan olayda, yasayı delen kadının kocası polis memurunun boğazına sarılmış. Yerel Müslüman gruplar ise bu anlatılanları reddediyor.
Dün bir genç Trappes’daki çatışmalar nedeniyle altı ay hapis cezası aldı. Diğer iki sanık ise serbest bırakıldı. Trappes’da durum gergin olsa da şimdilik sükunet hakim.
Fransa İçişleri Bakanı Manuel Valls, polisin tavrını savunuyor. Radyoya demeç veren Valls, Trappes’da yaşayanların normal hayatlarına dönmek istediklerini ve bunun olduğunu söyledi. Valls, polisin örnek teşkil edecek tavrını da kutladı.
Valls aynı zamanda peçe yasağını savundu ve bunun İslam karşıtı olmadığını aksine kadınların çıkarına olduğunu söyledi.
Ancak Fransa’nın sol hükümeti hem çok sert, hem de yeterince sert olmadığı yönünde eleştiriler alıyor.
Merkez sağda muhalefetteki UMP hükümeti çok yumuşak olmakla suçluyor. France-Info’ya demeç veren eski bakan Valerie Pecresse, adalet sisteminin daha hızlı ve sert bir şekilde olayları bastırması gerektiğini söyledi.
Sosyolog Wieviorka ise gerek sağcı olsun gerekse solcu, hükümetlerin göçmenlik ve şiddet konusunda uzun süredir devam eden gerilimlere çözüm bulamadığı görüşünü savunuyor. Wieviorka tüm sorunlar devam ederken hükümetin tek cevabının, polisi göreve çağırarak düzen, güvenlik ve kanunlara saygıdan bahsetmek olduğunu belirtiyor.
Örneğin sosyalist François Hollande seçimlerde ırka dayalı kimlik kontrollerini bitireceği sözünü vermiş ve yasaları değiştirerek göçmenlere yerel seçimlerde oy hakkı tanıyacağını söylemişti. Wieviorka Hollande’ın şimdiye dek bu iki konuya da eğilmediğini hatırlatıyor. Sosyolog bu nedenle yoksul mahallelerde “eğer göçmen, Müslümansanız değişik olduğunuz ve ciddiye alınmadığınız” hissinin güçlü olduğunu belirtiyor.
Son haberlerde Fransız polisinin Trappes’daki şiddet olayları sürerken, Facebook sayfalarından ırkçı yorumlar yapmalarıyla ilgili soruşturma açıldığı bildirildi.