Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı, partinin 100'üncü kuruluş yıldönümü vesilesiyle ‘100 Yıllık Yolculuk’ başlığıyla bir kutlama töreni düzenledi. CHP’nin eski genel başkanları Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın’ın da katıldığı etkinliğin panel bölümünde, CHP’nin 100’üncü yılı masaya yatırıldı.
Moderatörlüğünü CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun yaptığı panelde eski genel başkanlar, kongre sürecinde bulunan CHP’de, parti yönetimi ve yapısıyla ilgili tartışmaları ve geçmiş genel seçim sonuçlarını değerlendirdi. CHP İzmir İl Kongresi’nden bir gün önce düzenlenen kutlama programında katılımın ve coşkunun sınırlı olması dikkat çekti.
Your browser doesn’t support HTML5
“Eğer örgüt kendi adaylarını belirleyemiyorsa seçimde sonuç alınması olanaklı değildir”
12 Eylül Darbesi'nden sonra kapatılan Cumhuriyet Halk Partisi'nin yerine kurulan Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) eski genel başkanı Murat Karayalçın, CHP’de parti örgütünün siyaset ve aday belirleme sürecinde aktif yer almamasını eleştirdi. CHP’nin değişim tartışmaları gölgesinde gidilen 38’inci Olağan Kurultayı öncesi devam eden tartışmaları değerlendiren Karayalçın, “Umudu örgütleyip onu başarıya taşıyabilmek için yani sonuç alabilmek için örgütün tam kapasiteyle çalışması gerekir. Bir siyasi parti örgütünün bana göre tam kapasiteyle çalışabilmesi demek, o parti örgütünün partinin izleyeceği siyaseti belirleyebilmesi demektir. Eğer örgüt, partinin izleyeceği siyasetin belirlenmesinde o süreçte yer alamıyorsa o örgütün kendisinden beklenen görevleri yerine getirmesi olanaklı değildir” dedi.
CHP’de ön seçimin uygulanması gerektiğini savunan Karayalçın, “Örgütün sonuç alabilmesi için milletvekili adaylarını ve belediye başkan adaylarını seçebilmesi gerekmektedir. Yani ön seçim olması gerekmektedir. Eğer örgüt kendi adaylarını seçemiyorsa, iradesini oraya yansıtamıyorsa örgütümüzün sonuç alması olanaklı değildir” diye konuştu.
Örgütün parti içinde aktif olmamasının siyasi tembellik sürecine de yol açacağı uyarısında bulunan Karayalçın, “Eğer örgüt tam kapasiteyle çalışamıyorsa bir süre sonra “Öyle birini getirelim ki, öyle birini genel başkan yapalım ki o çok iyi konuşsun, çok çalışsın, çok dolaşsın, hepimiz adına işi o yapsın’ denmeye başlar” dedi.
“CHP’de yedi sekiz defa milletvekilliği yapanlar var”
CHP Eski Genel Başkanı Hikmet Çetin de ön seçimin parti tüzüğünde yer almasına rağmen uygulanmamasını eleştirdi. Milletvekilliğine dönem sınırlaması getirilmesi gerektiğini belirten Çetin, “Bir kere ön seçimin mutlaka uygulanması lazım, bir. Bir kişinin iki veya üç dönemden sonra milletvekili olmaması lazım. Şimdi düşünebiliyor musunuz, CHP’de yedi defadır, sekiz defadır genel merkez tarafından seçildiği için milletvekili olanlar var” şeklinde konuştu.
“CHP’nin yönetiminde AK Parti sistemine geçildi”
CHP yönetiminde geçmişte genel başkanlığın yanında uygulanan parti sekreterliği görevine dönülmesi önerisini de getiren Çetin, “Genel sekreter partinin başbakanıdır. Geçmiş yıllarda Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren uygulanıyordu, bundan önceki yönetim bir değişiklik yaptı ve AK Parti’nin sistemine geçti. Yani genel başkan yardımcıları sistemine geçildi. Genel başkanın öyle bir yetkisi var ki istediği zaman ‘siz hepiniz gittiniz, yarın yenisi başlayacak’ diyebiliyor. Parti meclisinin hiçbir etkisi yok” dedi.
“Bu seçim mutlaka kazanılabilirdi ama iyi yönetilemedi”
Çetin, Mayıs ayında yapılan genel seçimlerin de CHP tarafından iyi yönetilemediği için kaybedildiğini savunarak “Aslında bu seçimi kazanmamız lazımdı. Bu kritik seçimde, Cumhuriyetin 100’üncü yılını CHP ile kutlamak yakışırdı. Ben koşulların çok elverdiğine inanıyorum. Yani geçmiş yıllara baktığımızda bu kadar her şeyin yıkıldığı, pahalılığın, ayrımcılığın, tek adam rejiminin olduğu bir dönemde maalesef bu süreci parti olarak iyi yönetemedik. Bu seçim mutlaka kazanılabilirdi ama iyi yönetilemedi” ifadelerini kullandı.
Seçimlerde Milet İttifakı çatısı altında CHP ile ortaklık kurarak meclise giren diğer partilerin iktidarın anayasa değişikliği hazırlığına da destek vereceğini öne süren Çetin, “1950’den bu yana bu kadar sağ bir meclis hiçbir zaman olmadı. Şimdi bu sağ meclis istediği şekilde bir anayasa değişikliği yapabilecek gücü bulunduruyor. Bizimle beraber ortaklık yapanların böyle bir anayasa değişikliğine kesinlikle olumlu oy vereceğine inanıyorum. Birçok değişiklikler yapılacaktır” diye konuştu.
“Yetki örgütte olmalı”
SHP Eski Genel Başkanı Karayalçın ise Çetin’in genel sekreterlik uygulamasının CHP’de geri getirilmesi önerisine karşı çıktı. Yetkinin genel merkez yönetiminde değil örgütün tamamında olması gerektiğini vurgulayan Karayalçın, “Özellikle bu seçimlerden sonra çok sayıda partilimiz genel başkanın çok güçlü olduğunu, genel başkanın gücünün törpülenmesi için seçimle gelen ve gücü olan bir genel sekreterlik kurumunu önermeye başladılar. Bu öneri aslında genel merkezde yoğunlaşmış olan yetkinin genel merkez aktörleri tarafından paylaşılmasıdır. Bence bu doğru değil. Yetki örgütte olmalıdır” dedi.
Bunun için her ilden seçilen temsilciler yoluyla parti meclisinin kapsamının genişletilmesi önerisinde bulunan Karayalçın, “Ben 60 kişilik parti meclisi üye sayısının 200’e çıkarılmasını öneriyorum. Parti meclisi TBMM’de bulunan 16 sabit komisyon şeklinde örgütlenerek sürekli çalışmalı, parti meclisi genel kurulu olmalı, komisyonların önerileri genel kurula getirilmeli. 200 kişinin 81 kişisini de her il seçmeli. Bu, egemenliğin kullanımında illerimizin, yerel örgütlerimizin güçlü bir konum elde etmesini sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
“Adaylar puan sistemiyle belirlensin”
Parti içinde üyeler için puan sistemi önerisinde de bulunan Karayalçın, "Hepimiz ön seçim yapılsın diyoruz, ama bir yandan da örgütler önseçim yapacak durumda değil diyoruz. Bence CHP üyeleri dört konuda puan toplamalı. Birincisi, eğitimden geçireceğiz partililerimizi. İkincisi, parti görevlerinin yerine getirilmesi takip edilmeli. Üçüncüsü aidatlarımızı ödeyeceğiz. Siyasetin finansmanını başkaları üstlenmesin. Partimizi biz finanse edelim. Dördüncüsü kıdemli partililer ön plana çıkarılmalı. Dün gelen milletvekili olmasın, belediye başkanı olmasın. Bu dört başlık, toplam 100 puan. Puan toplayabilenler milletvekili ve belediye başkan adayı olsun” diye konuştu. Karayalçın önseçimde oy kullanabilmek için parti üyelerinin belirli bir puana ulaşması, aday adayı olabilmek içinde yine belirli bir puanı aşması gerektiğini savundu.
“12 Eylül darbesi sonrası bir tek CHP aynı adı ve ilkeleriyle yerinde duruyor”
CHP Eski Genel Başkanı Altan Öymen de yaptığı konuşmada, “1980 darbesinden sonra 12 sene CHP bütün diğer partilerle birlikte kapalı kaldı. Bugün çektiğimiz sıkıntıların büyük kısmı o dönemden kaynaklanıyor. Eski partiler ortadan yok oldu ama bir tek CHP aynı adıyla aynı ilkeleriyle yerinde duruyor. Onun için CHP iyi bir partidir. Hep birlikte kıymetini bilelim, arkadaşlarımızın dediği gibi eksiklerini telafi edelim, zaten kurultayda da o yola gidiyoruz” dedi.