Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’in yüce mahkemenin 62. Kuruluş yıldönümü nedeniyle yaptığı konuşma Ankara’da tam bir anafor yarattı
ISTANBUL —
30 Mart seçimlerinde Anayasa Mahkemesi’nin verdiği Twitter kararına kadar hükümete çok yakın bir isim olarak görülen Kılıç’ın sözleri özellikle iktidar partisinden sert tepki gördü.
Gül: ‘Devlet kurumları arasında bu üsluptaki tartışma üzücü’
Haşim Kılıç’ın açıklamalarından bir gün sonra Türkmenistan’da değerlendirmede bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, devlet kurumları arasında bu üslupta tartışmalara üzüldüğünü belirtti. Gül’e göre, “Daha farklı tarzdaki mesajların algılanması daha kolay oluyor.”
Bazı yayın organlarında Kılıç’ın eleştirileri karşısında “bıyık altından güldüğü” iddia edilen Cumhurbaşkanı Gül, yüz ifadesiyle ilgili yakıştırmaları hoş karşılamadığını söyledi ve “Bu yakıştırmalara hayret ediyorum, bu tür istismarlar yanlış” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek, “Üslup yargı makamına yakışan üslup değildi. Kimse oraya haşlanmak, tokat yemek ya da azarlanmak için gitmedi” diyerek Kılıç’ı davet ettiği misafirlerine karşı nezaketsiz davranmakla suçladı.
Arınç: ‘Kılıç’ın bizi dövmesine tahammül edemeyiz, kınıyorum’
62. yıl törenlerine davet edilmeyen iki başbakan yardımcısı Bülent Arınç ve Emrullah İşler de tepkilerini dile getirdiler. Dünkü konuşmasıyla Kılıç’ın siyasi bir tavır aldığını söyleyen Arınç, “Haşim Kılıç egosu incinmiş biri olarak konuştu. Siyasi bir obje haline gelmiştir. Kendisine hiç yakıştıramadım. Bu gidişattan dönmesini tavsiye ederim. Dünkü açıklamalarıyla Haşim Kılıç siyasi bir tavır almıştır. Geçmişte bunların örneklerini gördük. Yekta Güngör Özden ve Ahmet Necdet Sezer gibi. Hükümetimizin Haşim Kılıç eliyle dövülmesine tahammül edemeyiz. Haşim Kılıç'ı dünkü sözlerinden dolayı kınıyorum” dedi.
Arınç, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın bu yaklaşımını daha önceki özgürlükçü tavırlarıyla çeliştiğini söylerken Haşim Kılıç’ın Adalet ve Kalkınma Partisi, Fazilet Partisi ve Refah Partisi’nin kapatılmasına karşı çıktığı günleri ima ediyordu.
İşler’den Kılıç’a: ‘Cübbeni çıkar, jüristokrasiye karşıyız’
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ise tepkisini bugün sosyal paylaşım platformu Twitter’dan gösterdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın dünkü konuşmasını “Suçlayıcı üslup ve siyasi polemiklerle dolu” olarak tanımlayan İşler, siyaset yaptığını söylediği Kılıç’tan cübbesini çıkarmasını istedi. İşler, “Bazı makamlarda oturanlar siyaset yapamaz. Hakimler kararlarıyla konuşur, siyaset yapmak isteyenlerin önce cübbelerini çıkarmaları gerekir. Millet iradesinin ve TBMM’nin üzerinde hiçbir güç olamaz, başka vesayetlere izin vermediğimiz gibi, jüristokrasiye de izin vermeyiz” dedi.
Kılıç’ın “Güç karşısında gömlek değiştirmeyiz” cümlesi de AKP çevrelerinde büyük tepki topladı. Zira Başbakan Erdoğan, AKP seçimi kazandıktan sonra 2003 yılında “Milli görüş gömleğini çıkardık” diyerek partisinin MSP-RP-FP geleneğiyle arasına mesafe koymuştu. Kılıç’ın sözlerine yanıt veren Emrullah İşler, “Gömlek değiştirmek metaforu değişimi ve gelişimi ifade eden olumlu bir benzetmedir. Ne var ki milletten değil giydiği cübbeden aldığı güçle ahkam kesenlerden böyle bir değişim ve gelişim beklenemez. 30 Mart seçim sonuçlarını okuyamayan konuşma, AYM Başkanı’nın eski Türkiye’nin labirentlerinde hapsolduğunun göstergesidir” dedi.
İşler’in 27 Nisan e-muhtırasıyla 25 Nisan konuşmasıyla benzerlik kurması, AKP’nin cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Kılıç’ın sözlerini bir mağduriyet konusu yapabileceğini işaret ediyor.
Ruşen Çakır: ‘Yeni düşman Haşim Kılıç, AKP bundan mağduriyet çıkarır’
Zaten Vatan gazetesi yazarı Ruşen Çakır, Kılıç’ın açıklamalarıyla Başbakan’ın “krizi fırsata çevrime ve kendisine yeni bir mağduriyet imkanı yakaladığı” görüşünde. Çakır, yazısında Anayasa Mahkemesi’nin Twitter kararından sonra dillendirilen, “Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı Haşim Kılıç olsun” kulisini tartışıyor.
Kılıç için bir süredir muhalefetin (CHP+MHP) ortak adayı olabileceği yorumları yapılıyor. Dünkü konuşmanın CHP ve MHP, hatta BDP tarafından olumlu bulunması da bunun en azından teorik açıdan mümkün olduğunu gösteriyor.’
Demirtaş: ‘Kılıç haklı Erdoğan’ın söylemleri yargıyı zan altında bırakıyor’
Çakır’ın ‘AKP’nin yeni düşmanı’ olarak tanımladığı Haşim Kılıç’a Meclis’te grubu bulunan tüm muhalefet partilerinden tam destek geldi. Partisinin HDP’ye katılmasının ardından eş başkanlığa aday olmayacağını aday olmayacağını açıklayan BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, Kılıç’ın sözlerinin evrensel hukuk kriterlerine uygun bir konuşma yaptığını söyledi.
Demirtaş, “Asıl sıkıntılı söylemler, Başbakan'ın AYM Başkanı ve üyelerine karşı kullandığı söylemlerdir. Bir başbakan AYM'nin aldığı bir kararı hakaretvari, küçültecek şekilde zan altında bırakamaz. Hesabına geldiği bütün mahkeme kararlarını alkışlarken, hesabına gelmeyen siyasi çıkarlarına denk düşmeyen mahkeme kararlarını yerden yere vurabiliyor. Hatta gayri milli olmak ve başka yapılarla bağlantılı olmakla suçlayabiliyor. Bu doğru bir tutum değil” dedi.
Kılıçdaroğlu: ‘Toplum açıkça baskıya alıştırılmaya çalışılıyor’
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın yürütmenin sert eleştirilerine muhatap olan yargıyı savunduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Başbakanlık koltuğunda oturan kişi, yargıyla ilgili suçlamaları dile getirmez. Gereğini yapar, elinde bilgisi, belgesi vardır, ilgili organlara süratli bir şekilde aktarır. Elinizde bilgi belge olmadan suçlama yapıyorsanız bu doğru değildir. Yapılan çağrı da o. Hukuku, hukukun üstünlüğünü unuttuk. Toplum açıkça baskıya alıştırılmaya çalışılıyor” dedi.
‘Bizden elveda’
Twitter kararı nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne tepkili olan Başbakan Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı Gül’ün ricasıyla gittiğini iddia eden Yeni Şafak Ankara temsilcisi Abdülkadir Selvi, “Erdoğan'a hakaret ettiniz ya, sizi alkışlayacaklar Haşim Bey. Belki Cumhurbaşkanı adayı olarak isminizi dolaştıracaklar. İşin gerçeği, sizin sırtınızdan AK Parti'ye savaş açıp, Erdoğan'la hesaplaşacaklar. Sonra sizi bir kenara buruşturup atacaklar. Bizden elveda” diyerek hükümetin Haşim Kılıç’la köprüleri attığını yazdı.
Gül: ‘Devlet kurumları arasında bu üsluptaki tartışma üzücü’
Haşim Kılıç’ın açıklamalarından bir gün sonra Türkmenistan’da değerlendirmede bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, devlet kurumları arasında bu üslupta tartışmalara üzüldüğünü belirtti. Gül’e göre, “Daha farklı tarzdaki mesajların algılanması daha kolay oluyor.”
Bazı yayın organlarında Kılıç’ın eleştirileri karşısında “bıyık altından güldüğü” iddia edilen Cumhurbaşkanı Gül, yüz ifadesiyle ilgili yakıştırmaları hoş karşılamadığını söyledi ve “Bu yakıştırmalara hayret ediyorum, bu tür istismarlar yanlış” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek, “Üslup yargı makamına yakışan üslup değildi. Kimse oraya haşlanmak, tokat yemek ya da azarlanmak için gitmedi” diyerek Kılıç’ı davet ettiği misafirlerine karşı nezaketsiz davranmakla suçladı.
Arınç: ‘Kılıç’ın bizi dövmesine tahammül edemeyiz, kınıyorum’
62. yıl törenlerine davet edilmeyen iki başbakan yardımcısı Bülent Arınç ve Emrullah İşler de tepkilerini dile getirdiler. Dünkü konuşmasıyla Kılıç’ın siyasi bir tavır aldığını söyleyen Arınç, “Haşim Kılıç egosu incinmiş biri olarak konuştu. Siyasi bir obje haline gelmiştir. Kendisine hiç yakıştıramadım. Bu gidişattan dönmesini tavsiye ederim. Dünkü açıklamalarıyla Haşim Kılıç siyasi bir tavır almıştır. Geçmişte bunların örneklerini gördük. Yekta Güngör Özden ve Ahmet Necdet Sezer gibi. Hükümetimizin Haşim Kılıç eliyle dövülmesine tahammül edemeyiz. Haşim Kılıç'ı dünkü sözlerinden dolayı kınıyorum” dedi.
Arınç, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın bu yaklaşımını daha önceki özgürlükçü tavırlarıyla çeliştiğini söylerken Haşim Kılıç’ın Adalet ve Kalkınma Partisi, Fazilet Partisi ve Refah Partisi’nin kapatılmasına karşı çıktığı günleri ima ediyordu.
İşler’den Kılıç’a: ‘Cübbeni çıkar, jüristokrasiye karşıyız’
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ise tepkisini bugün sosyal paylaşım platformu Twitter’dan gösterdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın dünkü konuşmasını “Suçlayıcı üslup ve siyasi polemiklerle dolu” olarak tanımlayan İşler, siyaset yaptığını söylediği Kılıç’tan cübbesini çıkarmasını istedi. İşler, “Bazı makamlarda oturanlar siyaset yapamaz. Hakimler kararlarıyla konuşur, siyaset yapmak isteyenlerin önce cübbelerini çıkarmaları gerekir. Millet iradesinin ve TBMM’nin üzerinde hiçbir güç olamaz, başka vesayetlere izin vermediğimiz gibi, jüristokrasiye de izin vermeyiz” dedi.
Kılıç’ın “Güç karşısında gömlek değiştirmeyiz” cümlesi de AKP çevrelerinde büyük tepki topladı. Zira Başbakan Erdoğan, AKP seçimi kazandıktan sonra 2003 yılında “Milli görüş gömleğini çıkardık” diyerek partisinin MSP-RP-FP geleneğiyle arasına mesafe koymuştu. Kılıç’ın sözlerine yanıt veren Emrullah İşler, “Gömlek değiştirmek metaforu değişimi ve gelişimi ifade eden olumlu bir benzetmedir. Ne var ki milletten değil giydiği cübbeden aldığı güçle ahkam kesenlerden böyle bir değişim ve gelişim beklenemez. 30 Mart seçim sonuçlarını okuyamayan konuşma, AYM Başkanı’nın eski Türkiye’nin labirentlerinde hapsolduğunun göstergesidir” dedi.
İşler’in 27 Nisan e-muhtırasıyla 25 Nisan konuşmasıyla benzerlik kurması, AKP’nin cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Kılıç’ın sözlerini bir mağduriyet konusu yapabileceğini işaret ediyor.
Ruşen Çakır: ‘Yeni düşman Haşim Kılıç, AKP bundan mağduriyet çıkarır’
Zaten Vatan gazetesi yazarı Ruşen Çakır, Kılıç’ın açıklamalarıyla Başbakan’ın “krizi fırsata çevrime ve kendisine yeni bir mağduriyet imkanı yakaladığı” görüşünde. Çakır, yazısında Anayasa Mahkemesi’nin Twitter kararından sonra dillendirilen, “Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı Haşim Kılıç olsun” kulisini tartışıyor.
Kılıç için bir süredir muhalefetin (CHP+MHP) ortak adayı olabileceği yorumları yapılıyor. Dünkü konuşmanın CHP ve MHP, hatta BDP tarafından olumlu bulunması da bunun en azından teorik açıdan mümkün olduğunu gösteriyor.’
Demirtaş: ‘Kılıç haklı Erdoğan’ın söylemleri yargıyı zan altında bırakıyor’
Çakır’ın ‘AKP’nin yeni düşmanı’ olarak tanımladığı Haşim Kılıç’a Meclis’te grubu bulunan tüm muhalefet partilerinden tam destek geldi. Partisinin HDP’ye katılmasının ardından eş başkanlığa aday olmayacağını aday olmayacağını açıklayan BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, Kılıç’ın sözlerinin evrensel hukuk kriterlerine uygun bir konuşma yaptığını söyledi.
Demirtaş, “Asıl sıkıntılı söylemler, Başbakan'ın AYM Başkanı ve üyelerine karşı kullandığı söylemlerdir. Bir başbakan AYM'nin aldığı bir kararı hakaretvari, küçültecek şekilde zan altında bırakamaz. Hesabına geldiği bütün mahkeme kararlarını alkışlarken, hesabına gelmeyen siyasi çıkarlarına denk düşmeyen mahkeme kararlarını yerden yere vurabiliyor. Hatta gayri milli olmak ve başka yapılarla bağlantılı olmakla suçlayabiliyor. Bu doğru bir tutum değil” dedi.
Kılıçdaroğlu: ‘Toplum açıkça baskıya alıştırılmaya çalışılıyor’
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın yürütmenin sert eleştirilerine muhatap olan yargıyı savunduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Başbakanlık koltuğunda oturan kişi, yargıyla ilgili suçlamaları dile getirmez. Gereğini yapar, elinde bilgisi, belgesi vardır, ilgili organlara süratli bir şekilde aktarır. Elinizde bilgi belge olmadan suçlama yapıyorsanız bu doğru değildir. Yapılan çağrı da o. Hukuku, hukukun üstünlüğünü unuttuk. Toplum açıkça baskıya alıştırılmaya çalışılıyor” dedi.
‘Bizden elveda’
Twitter kararı nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne tepkili olan Başbakan Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı Gül’ün ricasıyla gittiğini iddia eden Yeni Şafak Ankara temsilcisi Abdülkadir Selvi, “Erdoğan'a hakaret ettiniz ya, sizi alkışlayacaklar Haşim Bey. Belki Cumhurbaşkanı adayı olarak isminizi dolaştıracaklar. İşin gerçeği, sizin sırtınızdan AK Parti'ye savaş açıp, Erdoğan'la hesaplaşacaklar. Sonra sizi bir kenara buruşturup atacaklar. Bizden elveda” diyerek hükümetin Haşim Kılıç’la köprüleri attığını yazdı.