Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin en büyük nüfusa sahip ilçesi Esenyurt’un Belediye Başkanı Ahmet Özer’in “terör örgütüne üyelik” suçlamasıyla tutuklanmasını iktidara karşı bir siyasi kampanyaya dönüştürme hazırlığında.
Bunun ilk işareti dün Esenyurt Meydanı’nda verildi. Öğle saatlerinde Merkez Yönetim Kurulu’nu (MYK) olağanüstü olarak yerel seçimlerde DEM Parti ile “kent uzlaşısı” yaptığı ilçede toplayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün Antalya’da yapılması planlanan milletvekili kampını da İstanbul’a çekerek Özer’in tutuklanmasına yönelik tepkiyi diri tutacaklarının işaretini verdi.
Your browser doesn’t support HTML5
Tam da bu nedenle ana muhalefet partisinin Esenyurt’ta “Halkımızın Sandıktan Çıkan İradesine Sahip Çıkıyoruz” adıyla düzenlediği mitinge ilgi hafta içi olmasına rağmen büyüktü.
İstanbul polisi Belediye Meydanı’nda geniş güvenlik önlemi aldı, CHP miting alanının yerini değiştirdi
Aslında gün gergin başladı. İçişleri Bakanlığı’nın bir önceki akşam İstanbul Vali Yardımcısı olarak terfi ettirdiği Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy’u Esenyurt Belediye Başkan Vekili olarak ataması üzerine polis Esenyurt Belediyesi önünde geniş güvenlik önlemleri aldı.
Bunun üzerine toplanma için önce Belediye Meydanı’nı açıklayan CHP yönetimi, mitingi belediye binasına yaklaşık iki kilometre uzaklıktaki Köyiçi olarak bilinen Cumhuriyet Meydanı’na aldı.
Belediyenin önünden meydana yürümek isteyen KESK üyeleri ile emniyet güçleri arasında gerilim yaşandı. Daha sonra mitingin yapılacağı alana girmek isteyen parti otobüsüne polis izin vermeyince CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat direksiyona geçerek alana girdi. Polis ile partililer arasındaki tartışmayı da CHP Grup Başkan Vekili Ali Mahir Başarır ve Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal çözdü.
Hafta içi olmasına rağmen alanda yaklaşık 10 bin kişi toplandı
Miting tam söylendiği gibi saat 16’da başladı. Hafta içi mesai saati içinde olmasına rağmen yaklaşık 10 bin kişi DEM Parti Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın da konuşacağı mitinge geldi.
Miting alanında CHP’nin yanısıra DEM Parti, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi’nden gruplarla birlikte Halkevleri ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) bayrakları da dikkat çekiyordu.
Konuşmalarının yapıldığı CHP otobüsünün önü hıncahınç dolu olsa da, meydanın arkalarına gidildikçe kalabalığın yoğunluğu azalıyordu.
Alanda Türk bayrakları ağırlıktaydı, tek tük olan dövizlerden birinde “Direne direne kazanacağız/AKP istifa” yazıyordu.
Yaklaşık iki saat süren seçimde en çok alkışı Özgür Özel’in “Eninde sonunda o sandığı getireceğiz, Tayyip Erdoğan’ı göndermeyi başaracağız” çıkışıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “Korkunun ecele faydası yok. Bu kardeşiniz bu yola çıkmıştır. Asla vazgeçmeyecek asla” sözleri aldı.
Alandaki kitle yumuşama siyasetinden mutlu değil: “Hemen seçim istenebilir”
Alandaki hava da Cumhuriyet Halk Partisi’nin erken seçim talebinden yanaydı.
Mitinge gelen çok sayıda emekliden biri olan Hilal Yazıcı VOA Türkçe’ye, “Hemen seçim. Bütün insanların ayaklanması lazım. Böyle olmaz. Seçilmiş mi? Seçilmiş. Sen bunun sabıkasına baktın mı? Baktın. Oylarımızı verdik mi? Verdik. Sen bizim oylarımızı neden çalıyorsun? Sen resmen hırsızlık yapıyorsun” derken hemen yanı başında “ayaklanma yok” diye Yazıcı’yı uyaran işçi emeklisi Necat Bayram, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Apo çağrılırken, burada milletin iradesiyle seçilmiş başkanı gözaltına almanın gerekçesi ne olabilir? Hemen seçim yapılmalı” diye konuştu.
Bayram, VOA Türkçe’nin “Peki muhalefet bunu nasıl yaptırabilir?” sorusuna “Yumuşamadan yaptırabilir. Mitingler yapılabilir. Sine-i millete gidilerek yapılabilir. Cumhurbaşkanı belirlenerek yapılabilir. Hemen seçime gidilebilir, bu istenebilir” yanıtını verdi.
Günün erken saatlerinde CHP’nin önceki genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun X hesabı üzerinden yaptığı “Müzakere yok, mücadele var. Saray ve kullanışlı aparatlarından kurtuluşumuzun tek yolu: Sine-i Millettir” çıkışı, CHP’lilerde bu görüşü yaygınlaştırmış olsa da CHP Genel Başkanı Özgür Özel mitingde yaptığı konuşmada “Sine-i millet demek erken seçim demek değil, AKP ve MHP’nin anayasayı değiştirmek için kurduğu tuzaktır. Bu tuzağa kimse kapılmasın” diyerek bu talebin önünü kesti.
Miting alanından İBB Başkanı’na destek: “İmamoğlu’nu yedirmeyeceğiz”
MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’ın, önceki gün “İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri incelemeye alınmalı, belediyelerin terör örgütüne peşkeş çekilmesinin yolu kapatılmalıdır” sözleri alanda tepki yarattı.
Rize Pazar kökenli olduğunu söyleyen Rıdvan Geniş, “ahmak” davası nedeniyle siyasi yasak riski ile karşı karşıya olan İBB Başkanı’na destek vererek “İmamoğlu’nu yedirmeyeceğiz. Bunlar, bunların son çırpınışları. Bu memleketi bunlara teslim edemeyiz. Mümkün değil. Bizim için de köprüden önce son çıkış. İnsanlar daha çok muhalefet etmeli. Sessiz kalmamalıyız” ifadelerini kullandı.
“Bu ülkede kimse demokrasiyi altın tepside halka sunmayacak, Türkiye sathına bu mücadeleyi yaymak gerekiyor”
Mitinge katıların ciddi bir kısmı CHP’nin sokak siyasetine ağırlık vermesini, seçmenle yüz yüze temasını arttırmasını istiyor.
Artvin Şavşat kökenli Nihat Dede, “Bu halk kayyum işinden bıktı. Bu ülkede kimse demokrasiyi altın tepside halka sunmayacaktır. Herkesin paçası ıslanacak, herkes bu demokrasi mücadelesinde birtakım bedeller ödemek durumda. Eşit, özgür, demokratik cumhuriyeti kuracaksak bütün insanların mücadele etmesi gerekiyor. Erken seçimi örgütlü bir şekilde yapabilmek lazım. Bütün Türkiye sathına bu mücadeleyi yaymak gerekiyor. Halkın sokaklara çıkması gerekiyor” dedi.
Bir grup arkadaşıyla “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek” sloganı atan üniversite öğrencisi Cem Akpınar ise, “Krizler daha çok büyük şehirlerde derinleşiyor, Anadolu’da hissedilmeyen yerler de oluyor. Bunları ana muhalefet partisinin öncülüğünde sokaklarda, meydanlarda, pazarlarda vatandaşlarla temasla, birebir iletişime geçerek anlatabiliriz. Erken seçim olabilir. Millet isterse her şey olur. Geçmişte yedi düveli yendiysek Erdoğan diktatörlüğünü de yeneriz” ifadelerini kullandı.