Türkiye’de enflasyon Kasım ayında yüzde 2,24 artış göstererek yıllık olarak yüzde 47,09’a düştü. Ekim ayında yıllık enflasyon yüzde 48,58 idi.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayınladığı verilere göre, 2024’ün son dört ayında aylık enflasyon, Temmuz’da 2,47, Ağustos’ta 2,97 ve Eylül’de 2,88 olmak üzere hep yüzde 2’nin üzerinde gerçekleşti.
Eylül ayında açıklanan Orta Vadeli Program’da 2024 yılı enflasyonu yüzde 41,5 olarak öngörülürken Merkez Bankası’nın (TCMB) Kasım başında duyurduğu 4. Enflasyon Raporu’nda yıl sonu enflasyonu yüzde 44, 2025 enflasyonu ise yüzde 21 olarak öngörülüyor.
Prof. Kozanoğlu: “Yüzde 46 hedefinin tutmayacağı görülüyor”
Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi öğretim üyesi Hayri Kozanoğlu, hem yıl sonu hem de bir sonraki sene sonu hedeflerinin zora girdiğini söyledi.
Your browser doesn’t support HTML5
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Prof. Kozanoğlu, “Aralık ayında yüzde 2-2,5 civarında bir enflasyon oranı geldiğini düşündüğümüzde yıl yüzde 46 ile kapanmış olacak. Şimdi bu oran niye önemli? Çünkü her açıklanan yeni veriyle Merkez Bankası'nın ve hükümetin öngörüleri yalanlanmış oluyor. Bu yılın başında 36 idi Merkez Bankası’nın hedefi, geçen ayki son enflasyon raporunda 44'e çıkmıştı. Şimdi bunun tutmayacağı görülüyor. Enflasyon raporunda 2025 yılı için öngörü bant aralığı 16-26 olmak üzere 21 ve bunun tutma olasılığı çok düşük görünüyor” dedi.
“Aralık ayında faiz indirimi çok gerçekçi görünmüyor”
Mart ayında politika faizini yüzde 45’ten yüzde 50’ye yükselten TCMB’nin yılın son çeyreğinde faiz indirimine başlayacağı öngörülüyordu. Ancak Para Politikası Kurulu geçtiğimiz ay indirimi pas geçti.
Prof. Kozanoğlu, “Yüzde 50 faiz oranı politika faizi çok yüksek bir faiz. Bu diğer faizlere, kredi kartı ve ihtiyaç kredisi faizlerine yüzde 70 ve üzerindeki bir oran olarak ticari kredilere de yüzde 55-60 faiz olarak yansıyor. Süreç uzadıkça para politikasının etkili olma şansı azalıyor. Ayrıca yüksek faiz ortamında yatırım çok yapılamıyor. Bazı işletmeler paradan para kazanmayı üretime tercih ediyor. Önümüzdeki aylarda ben yüksek faizlerin istihdam ve büyüme üzerindeki etkilerinin belirginleşeceğini düşünüyorum. Aralık ayında faiz indirimi çok gerçekçi görünmüyor” ifadelerini kullandı.
Altınbaş Üniversitesi öğretim üyesi, son dönemlerde sıkça telaffuz edilen 2025 yılı beklenti enflasyonu (yüzde 21) üzerinden asgari ücret artışının gerçekçi olmadığını, asgari ücretlilerin kayıplarını telafi etmesi için en az yüzde 54’lük bir artışa gidilmesi gerektiğini öne sürüyor.
“Oranlar gerçeği yansıtmıyor, bize yansıyan enflasyon yüzde 100”
VOA Türkçe’nin Şirinevler pazarında görüştüğü İstanbullular, TÜİK’in yayınladığı enflasyon verileri ile kendi yaşadıkları enflasyon arasında ciddi fark olduğunu söylüyor.
Your browser doesn’t support HTML5
Esnaf Fırat Polat, “Bu oranlar gerçeği yansıtmıyor, en azından biz mutfakta bunu görmüyoruz. Bize yansıyan enflasyon herhalde yüzde 100'ün üzerinde. Karı koca çalışıyoruz, iki çocuk büyütmeye çalışıyoruz. Eğitim masrafı, mutfak enflasyonu açıklananların çok üstünde” diyor.
Emekli Can Akar ise “Alım gücümüz çok düştüğü için gelinen noktadan hiç memnun değilim açıkçası. Ocak’ta çok ciddi zam geleceğini düşünüyorum. Hem araba hem meyve sebze olsun, hatta market, manav, kasap her şeye çok fazla zam geleceğini düşünüyorum. İnşallah 2025 yılında geçtiğimiz yılı aramayız” değerlendirmesinde bulundu.
“Emekli aç, işçi aç, esnaf aç”
Bir başka emekli Güler Günay, maaşının enflasyona yenildiğini söyleyerek bugün pazardan alışveriş yapmadan eve döndüğünü dile getirdi.
Günay, “Çarşıya pazara yaklaşamıyorsun. İstediğin meyveyi sebzeyi aynı anda alamıyorsun. Hala çöpten ekmek toplayan insanlarımız var, pazarın bitmesini bekleyen yerden atık toplayan insanlarımız var. Kötü bir durumdayız. Pazardan hiçbir şey almadan gidiyorum. Ben de bir emekliyim, emeklilerin halini ben biliyorum. Kaldı ki çalışanlar da aynı şekilde. Emekli çalışan aç, işçi aç, esnaf aç. Soğanın destesi olmuş 25 lira, pırasa fakir yemeği 65 lira olmuş. Hükümet ücretlere zam yapmasın ama aldıklarımız şeye de zam yapmasın” diye konuştu.
Türk İş Başkanı’ndan MÜSİAD Başkanı’na yanıt: “Asgari ücret enflasyona sebep değil”
Salı günü Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin toplantısına katılan Türk İş Başkanı Ergün Atalay, MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı’nın “Asgari ücrette yüzde 25'in üzerinde artış doğru değil” sözlerine yanıt verdi.
Atalay, "Biz bu ülkede beraber yaşıyoruz. Bir yükü bir kesimin üzerine yıkmak doğru değil. Hükümetin ekonomi politikası var ama aynı zamanda sosyal politikasının da olması gerekiyor. Adil gelir dağılımı şu anda yok. MÜSİAD, ‘asgari ücret artışı yüzde 25'i geçmesin’ diyor. Fahiş fiyat artışları, kiralar ortada. Asgari ücret enflasyona sebep değil. Bunu nereden anlıyoruz. Bir senedir asgari ücrete zam gelmiyor ama fiyatlar artmaya devam ediyor. IMF başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar, asgari ücretin ne kadar arttırılması gerektiğini açıklıyorlar ama onlar masada yoklar” dedi.
İlgili Haberler Türkiye'de gözler asgari ücrette; tahminler beklentilerin çok uzağında