Emekli askerler yurttaşlar eşliğinde Anıtkabir’e yürüyerek teğmenlere destek verdi

Kara Harp Okulu’ndaki mezuniyet töreninde program dışına çıktıkları ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyerek kılıçlarını havaya kaldırıp yemin ettikleri için disiplinsizlikle suçlanan teğmenler, Türkiye gündemindeki yerini koruyor.

Emekli askerler ve yurttaşlar, bugün Anıtkabir’i topluca ziyaret ederek, Cumhuriyet’in kuruluş değerlerine bağlılık yemini ettikleri için teğmenlerin ordudan ihraç edilmemesi gerektiği mesajını verdi.

Kara Harp Okulu’nun 30 Ağustos Zafer Bayramı’ndaki mezuniyet töreninde, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye yemin ettikleri gerekçesiyle teğmenler ve üst komutanları hakkında Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB) talimatıyla yürütülen soruşturma sonucunda ordudan ihraçlarının talep edilmesi tepkilere yol açtı.

Türkiye Emekli Subaylar Derneği’nin (TESUD) öncülüğündeki bir girişimle, son dönemde Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) Atatürkçü subayları hukuksuz gerekçelerle ihraç etme girişiminde bulunulduğu belirtilerek emekli askerlere Anıtpark’ta buluşma çağrısı yapıldı.

Emekli askerler ve eylemi destekleyen yurttaşlar, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganlarıyla Atatürk’ün mozolesine evsahipliği yapan Anıtkabir’e yürüyüşe geçti.

TESUD’un açıklamasında, “Atatürk ve Cumhuriyet değerleriyle yıllardır mücadele eden çevrelerin etkisiyle alındığı iddia edilen haksız ve art niyetli disiplin cezası alınması yönündeki kararlar karşısında sessiz kalmayacağız” mesajı verildi. Açıklamada, “Teğmenlerimiz yalnız değildir” diyen TESUD, hukuksuzluklara karşı durmaya ve Atatürkçü değerlere sahip çıkmaya kararlı olduğunu vurguladı.

CHP Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun kamuoyuna duyurduğu TESUD’un çağrısı üzerine bugün emekli askerlerin yanısıra yurttaşlar da Anıtpark’taydı.

Bu arada teğmenleri Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) sürecinde savunma görevini üstlenen avukatlarca ortak yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, kılıçlarla yemin etmeyi tören programı bittikten sonra gerçekleştirmeleri nedeniyle teğmenler tarafından törene ilişkin herhangi bir emre aykırı harekette bulunulmadığına işaret edildi.

Avukatlar: “MSB’nin teğmenler hakkındaki açıklaması kabul edilemez ve yanıltıcı”

Avukatlar Abdullah Yasin Üstündağ, Çağlar Altun, Demet Reçber Öztürk, Ece Üstündağ, Erhan Tokatlı, Ersin Kaya, İbrahim Yılmaz, İlter Aksoylu, Dr. Mustafa Güler, Namık Öztürk ile Serdar Öztürk’ün ortak açıklamasında, MSB tarafından teğmenler hakkında yapılan bilgilendirme açıklaması eleştirildi. Açıklamada, “MSB’nin YDK toplantısı öncesinde önce görüşlerini üstü örtülü bir şekilde kamuoyuna açıklaması; askerlik hiyerarşisi dikkate alındığında YDK üyelerince verilecek kararlar hakkında bir şüphe oluşmasına yol açmaktadır. Bu bakımdan bahse konu açıklamalar yöntem ve zamanlama itibariyle kabul edilemez” denildi.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Başkanı Hüsnü Bozkurt, “Teğmenlere uygulanan bu utanç dolu süreç bir an önce durdurulmalıdır. Mustafa Kemal Atatürk bu topraklarda hiç kaybetmemiştir.” diye konuştu.

Avukatlar, MSB’nin açıklamasında yanıltıcı hususlar bulunduğunu belirterek, “Her şeyden önce, müvekkillerimizin resmi törende subaylık andını okumak yönündeki teklifleri komuta kademesine arz edilmiş, kabul görmemesi üzerine resmi törende mevzuatta yer alan askerlik yemini yapılmıştır. Müvekkillerimize verilen emir, resmi törende yapılacak yemine ilişkin olup tabiatıyla emrin gereği yerine getirilmiş, tören ilgili yönergeye uygun olarak icra edilmiştir. İlgili yönerge, resmi törenden sonra mezun olan subayların kılıç çatma geleneklerini ve sevinçlerini ne surette göstereceklerine ilişkin bir düzenleme içermemektedir. Müvekkillerimize törenden sonra ne yapacaklarına dair ayrıca bir emir de verilmemiştir” ifadelerini kullandı.

Avukatlarca yapılan açıklama sonucunda söz konusu andın o gün tören alanı öncesinde de okunduğu ortaya çıktı. Tören bittikten sonra kutlama amaçlı subaylık andının okunduğu vurgulanan açıklamada, “Esasen okunan subaylık andı, bir gece önce öğrencilerin kendi aralarında yaptıkları kutlama sırasında taburun subay ve komutanlarının huzurunda okunan metnin aynısıdır. Bu itibarla müvekkillerimizin herhangi bir emre uymaması söz konusu değildir” denildi.

Teğmenlere yönelik basın mensuplarını sahaya davet etme suçlaması da reddedildi. Bununla ilgili “Esasen basını müvekkillerimizin bulunduğu yere gönderen kişilerin, yıllardır süregelen bir geleneği sanki ilk defa yapılıyormuş gibi göstermek suretiyle tartışmaya açmaya çalışan kötü niyetli kimseler olduklarında bir kuşku bulunmamaktadır” açıklaması dikkat çekti.

“Harbiye mezunlarından Atatürk’ün mesuliyet sözüne uygun karar bekliyoruz”

Anıtpark’taki protesto eyleminde ise, CHP’li Bağcıoğlu, teğmenleri kılıçları havada yemin ettikleri sırada gösteren dev fotoğraf önündeki kürsüde yaptığı konuşmada, öncelikle şu ana kadar TSK’dan ihraç talebiyle sevk edilenleri anımsattı. Bağcıoğlu’nun verdiği bilgiye göre; Kara Harp Okulu devre birincisi Teğmen Ebru Eroğlu ile Teğmenler Talip İzzet Akarsu, Deniz Demirtaş, Serhat Gündar, Batuhan Gazi Kılıç ve İdareci Subaylar Alay Komutan Vekili Alper Topsakal, Tabur Komutanı Halit Türkoğlu, Bölük Komutanı Murat Öztürk’ün, TSK’dan ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk edildi.

CHP Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun kamuoyuna duyurduğu TESUD’un çağrısı üzerine bugün emekli askerlerin yanısıra yurttaşlar da Anıtpark’taydı.

Teğmenler hakkında siyasi baskı ve yönlendirmelerle değil yürürlükteki mevzuata göre adil ve tarafsız olarak karar verilmesi gerektiğini söyleyen Bağcıoğlu, “Soruyoruz. Devletin ve TSK’nın itibarı hangi davranışta zedelenmiştir? Ağır suç ve disiplinsizlik teşkil edecek fiil ve davranış nedir? Türk milleti bu sorulara yanıt beklemektedir. Şerefli Deniz Kuvvetleri üniforması üstüne dini giysiler giyen bir amiral hakkında devletin ve TSK’nın itibarının zedelenmediği kabul edilip hiçbir işlem yapılmazken bu teğmenler itibarı nasıl zedelemiştir? Yargı denetimine açık olan YDK’dan olumsuz bir karar çıkması durumunda teğmenlerimiz yetkili idare mahkemeleri, istinaf, Danıştay ve gerekirse Anayasa Mahkemesi nezdinde burada da yerlerini almış olan kıymetli avukatlarımızın büyük desteğiyle yollarına devam edecekler, haklarını arayacaklar. Ancak durumun teğmenlerimizin aleyhine neticelenmesi, yetkili idari ve adli makamlarının siyasi etki altında kalarak olumsuz bir karara varmaları halinde dahi haksızlığa ve adaletsizliğe maruz kalan bu genç subaylarımızın rütbelerine ve üniformalarına kavuşmaları ve kaybetmiş oldukları tüm özlük haklarını eksiksiz olarak almaları için gerekli hukuki yollara başvurulacak ve yasal düzenlemelerle kayıpların geri kazanımı sağlanacaktır” dedi.

Devamında Bağcıoğlu, “TSK’nın değerli mensupları ve silah arkadaşlarıma, Atatürk’ün ‘Mesuliyet yükü her şeyden ağırdır. Hatta ölümden bile’ sözünü hatırlatıyorum. Bu teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edildikleri andan sizlere emanet olacaklar. Bu mesuliyet duygusu içerisinde sizin de geçmişte birer Harbiye mezunu olduğunuzu unutmadan hukuka uygun, adaletli ve hakkaniyetli karar vermenizi bekliyoruz” sözleriyle TSK YDK üyelerine seslendi.

Emekli askerler ve yurttaşlar, bugün Anıtkabir’i topluca ziyaret ederek, Cumhuriyet’in kuruluş değerlerine bağlılık yemini ettikleri için teğmenlerin ordudan ihraç edilmemesi gerektiği mesajını verdi.

ADD Başkanı’nın “Bizi de yargılayın” konuşması ardından yürüyüşe geçildi

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Başkanı Hüsnü Bozkurt da, “Teğmenlere uygulanan bu utanç dolu süreç bir an önce durdurulmalıdır. Mustafa Kemal Atatürk bu topraklarda hiç kaybetmemiştir. Sevr ile Anadolu'nun ortasına sıkıştırılmış bu vatanı kahramanlığıyla kurtarmış ve bizlere bir vatan yaratmış Atatürk'ün nesinden rahatsızsınız. Bu ülkede ancak bu teğmenlerle gurur duyulur. Gelin bizi de yargılayın” diye konuştu.

Bu konuşma sona erdikten sonra emekli askerler ve eylemi destekleyen yurttaşlar, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganlarıyla Atatürk’ün mozolesine evsahipliği yapan Anıtkabir’e yürüyüşe geçti. Yürüyüş sonunda Atatürk’ün mozolesine çelenk bırakıldı ve saygı duruşunda bulunuldu.