Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye’nin gelecek beş yılda ortalama yüzde 4,8 oranında büyümesini beklediğini açıkladı. Merkezi New York’ta bulunan ADP Araştırma Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ahu Yıldırmaz’a göre bu son derece güçlü bir rakam. Uzman, Moody’s kredi derecelendirme kuruluşunun Aralık ayındaki büyüme tahmininin Fitch kadar iyimser olmasa da, olumlu bir büyüme seyri çizdiğini hatırlatıyor.
“Büyüme tahmini, yatırım devam ettiği sürece pozitif”
Türkiye'nin de aralarında yer aldığı 10 yükselen piyasa ekonomisine yönelik potansiyel büyüme beklentilerine yer veren Fitch raporunu Amerika’nın Sesi’ne değerlendiren Ahu Yıldırmaz,bu tahminlerin dayalı olduğu temalara dikkat çekti: “Yalnız burada önemli bir nokta, modellerindeki varsayım, yatırım oranının yüksek devam edeceğini tahmin ediyorlar. Bu da sermaye birikimini arttıracaktır. O yüzden tabii bu cari açık ve sermaye akımının yavaş olması, gösterdikleri riskler içinde. TL’nin durumu ve küresel ekonominin iyiye gidişi de Türkiye’yi ihracat konusunda pozitif etkileyecektir. Bu da güzel bir gösterge olur Türkiye ekonomisi için.”
Bu büyümenin devam etmesi durumunda TL’nin güçlü kalmasının kaçınılmaz olduğunu belirten Yıldırmaz, Türk ekonomisinin güçlü ve sıkıntılı olduğu konularıysa şöyle sıralıyor: “Güzel bir iki nokta var istihdam konusunda. Eylül ayı itibariyle genel işsizlik oranı 10,6 geldi. Bu, yüksek bir rakam ama Türkiye’de hep bu seviyelerde gidiyor istihdam rakamları. Önemli olan burada bir yıl öncesine göre %1’e yakın bir düşüş göstermiş olması. Bunu ben pozitif bir veri olarak görüyorum. İkinci önemli nokta, emek gücüne sahip olan kadın istihdam oranı %1 oranında geçen seneye göre artış gösterdi. Yani istihdamda çok hafif bir kıpırdama var. Bunlar pozitif göstergelerimiz. En büyük riskimiz siyasi finansal istikrarımızın devam etmesi ve siyasi ve jeopolitik riskler. Yoksa büyüme hızı, belki biraz altında ve üzerinde gelir; ama yüzde 4 civarında tahmin ediyoruz.”
“Türk şirketleri zorlu ortamda iyi performans gösterdi”
Uzman, Türk şirketlerinin geride bıraktığımız yılda güçlü bir performans sergilediğini de kaydediyor: “2017’ye baktığımızda birçok Türk şirketi zorlu ortamda bile çok iyi performans gösterdi. Bu, Türk şirketlerinin de dayanıklılığını gösteriyor. Eğer reformlar da bunu takip ederse, önümüzdeki ekonomik tablonun daha iyi olacağını umut ediyoruz.”
“Dünya ekonomisi pozitif yönde”
ABD’de Merkez Bankası koltuğunu Janet Yellen’dan devralan Jerome Powell’ın daha rahat bir yönetim sergileyeceğini belirten Profesör Yıldırmaz,Amerika’da genel olarak ekonomi çok iyi gittiğinden Türk ekonomisine etkilerinin olumlu olacağı tahmininde bulunuyor.
“2018 yılına küresel ekonomi çok hızlanarak girdi. Özellikle Avrupa uzun süren durgunluktan sonra daha iyi bir tablo ile bitirdi 2017’yi. Amerikan ekonomisi zaten son hızıyla devam ediyor. İstihdam rakamları bir kez daha tekrar iyi geldi. 2000 yılından beri en düşük işsizlik oranı 4,1; hisse senetleri, piyasalar yüksek. Genel olarak dünya ekonomisi pozitif bir yönde. Bunu da Türk ekonomisi için özellikle ihracat veya ihracat ve ihracata bağlı üretim için güzel bir gelişme olarak görüyoruz. İnşallah Türkiye ekonomisine de pozitif olarak yansıyacaktır.”
Mehmet Hakan Atilla Davası’nın ekonomik etkileri ne olacak?
Prof. Dr. Ahu Yıldırmaz, ABD’de Halkbank eski genel müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın 6 suçlamanın beşinden jüri tarafından suçlu bulunduğu davanın Türk ekonomisine olası etkileriniyse şöyle sıralıyor:
“Genel olarak bir olumsuz etkisi olacaktır. Denetlemelerin de sıkılaştırılmasında doğru bir baskı olacaktır. Dış yatırımcının güvenini etkileyecektir. Umuyoruz bunu hem Türkiye açısından hem bankacılık açısından çok büyük negatif sonuçları olmaz.”