'Demokratik Referandum, Etkilerini Bekleyip Göreceğiz'

'Demokratik Referandum, Etkilerini Bekleyip Göreceğiz'



Anayasa referandumunun sonuçları Washington’da da tartışılıyor. Uzmanlar, referandumun demokratik olduğunu, Anayasa değişikliğinin etkilerinin zamanla görüleceğini söylüyor.



Ortadoğu Demokrasi Projesi (POMED) adlı düşünce kuruluşu dün Washington’da Türkiye’de demokrasi konulu bir toplantı düzenledi. Panelde söz alan uzmanlar Türkiye’nin siyasi gelişimini, hükümetin demokratik eğilimini tartıştı. Konuşmalar ağırlıklı olarak Anayasa referandumu ve olası etkileri üzerineydi.

Uzmanlar, katılım oranının yüzde 77’ye ulaştığı; sonuçların güvenilirliğinden kuşku duyulmayan referandumun demokratik olduğu konusunda görüş birliği içinde. Konuşmacılardan biri Amerika’nın eski Ankara Büyükelçisi Robert Pearson’dı.

Büyükelçi Pearson referandumun demokratik olduğunu, tüm kesimlerin fikirlerini söyleyebildiğini, usulsüzlük suçlaması yapılmadığını hatırlattı. Ancak, Büyükelçi Pearson Anayasa değişikliği teklifinin içeriğinin seçmene daha etkili bir şekilde anlatılması konusunda çaba gösterilmemesinin sorunlu olarak yorumlanabileceğine dikkati çekti.

Washington’daki Ortadoğu Enstitüsü Türkiye programı direktörü Gönül Tol da Anayasa referandumunun, Türk demokrasinin doğru yolda olduğunu gösterdiğini söyledi: “Türk halkının çoğunluğu ordunun sorumlu tutulmasını istiyor. Çoğunluk 1980 darbecilerinin yargılanmasını; Ordunun gücünü ve siyasi etkisini sınırlamak istiyor. Daha demokratik bir Türkiye istiyorlar. Elbette, Türkiye’nin kat etmesi gereken çok yol var. Ancak 10 yıl öncesine göre daha iyi bir yerde olduğunu düşünüyorum. Türk demokrasisi doğru yolda.”

Uzmanlar Türkiye’de bazı temel siyasi şartların değiştiğine dikkati çekiyor. Türkiye’de ne oluyor sorusuna Büyükelçi Pearson, Türk siyasetinin köklü ve kalıcı bir değişimden geçtiğini söyleyerek yanıt veriyor.

Büyükelçi Pearson daha önce sistem dışında bırakılan seçmen kitlesinin sesini duyurmaya başladığını söyledi. Türkiye’de dindarlığın yeni bir olgu olmadığını, siyasi katılımın ekonomik durumun ve eğitimin iyileşmesiyle de genişlediğini kaydetti.

Peki ya anayasa değişikliğinin etkileri? Gönül Tol, Anayasa Mahkemesi ve Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısının değiştirilmesiyle yürütmeyle yasamanın yargı üzerinde daha etkili olabileceğini, bunun kuvvetler ayrılığı ilkesine ters düşebileceğini, ancak Türk yargısının bağımsızlıktan ziyade tarafsızlığa ihtiyaç duyduğunu söyledi. Tol, Türk yargısının anti-demokratik kararlarından örnekler verdi.

Amerikan Barış Enstitüsü, Müslüman Dünyası Girişimi direktörü Daniel Brumberg ise anayasa referandumunun etkilerini görmek için beklemek gerektiğini söyledi: “Bu anayasa değişikliği, zaten liberal olmayan sistemi yumuşatacak mı, yoksa liberal olmayan sistemin yeni bir şekline mi yol açacak? Yani, seçimle işbaşına gelmiş hükümetin yargı üzerindeki etkisini arttıran anayasa değişikliği güçler dengesi sistemini olumsuz yönde mi etkileyecek, yoksa bu sistemi güçlendirecek mi?”

Esas sorunun bu olduğunu belirten Amerikalı uzman, yanıtın henüz bilinmediğini söyledi.