Dünya Ekonomik Forumu tarafından düzenlenen ankete katılan özel ve kamu sektörü baş ekonomistlerinin üçte ikisi, 2023 yılında küresel resesyon beklediklerini kaydetti.
Ankete katılanların yüzde 18'i küresel resesyon olasılığını "son derece yüksek" görürken sadece üçte birlik kesim, resesyonun bu yıl olması olasılığını düşük gördüklerini söyledi.
Dünya Ekonomik Forumu Müdürü Saadia Zahidi, anket sonuçlarına eşlik eden açıklamasında, "Mevcut yüksek enflasyon, yavaş büyüme, yüksek borç ve parçalanmanın fazla olduğu bu ortam, büyümeyi rayına oturtmak ve dünyanın en savunmasız nüfuslarının yaşam standartlarını yükseltmek için gereken yatırımlara yönelik teşviki azaltıyor" dedi.
Ankete Uluslararası Para Fonu (IMF), yatırım bankaları, çok uluslu şirketler ve sigorta grupları gibi uluslararası kurumlardan kıdemli ekonomistler katıldı.
İlgili Haberler IMF 2023 Küresel Büyüme Tahminini DeğiştirmediDünya Ekonomik Forumu anketinin sonuçları, merkez bankalarının faiz oranlarını yükseltmesinin, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşının sürmesinin ve dünyanın ana ekonomi motorlarının tökezlemesini etkisiyle Dünya Bankası'nın geçen hafta 2023 yılına ilişkin büyüme tahminlerini birçok ülke için resesyon seviyelerine kadar çekmesinden sonra geldi.
Anket, enflasyona ilişkin geniş çaplı bölgesel farklılıkları ortaya koydu. 2023 yılında enflasyon Çin'de yüzde 5, geçen yılki enerji fiyatları krizinin etkilerinin ekonominin farklı alanlarına yayıldığı Avrupa'daysa yüzde 57 olarak öngörülüyor.
İlgili Haberler Dünya Gıda Fiyatları 2022'de Rekor Seviyeye UlaştıEkonomistlerin büyük çoğunluğu, Avrupa ve Amerika'da para politikasının daha da sıkılaştırılacağı tahmini yürütüyor.
Küresel ekonomik yavaşlama; eğitimden sağlığa, yoksullukla mücadeleden iklime birçok alanda yatırımların darbe alması riskini beraberinde getirmesine rağmen kimileri, bu yavaşlamanın enflasyonu aşağıya çekeceği ve ABD Merkez Bankası (FED) ve diğer merkez bankalarının gelecekteki faiz artışlarından kaçınacağı anlamına gelebileceği görüşünde.
Kimilerine göre varlıklı kişiler ekonomik resesyonun en ağır etkilerinden büyük olasılıkla kaçınacak, ancak orta gelir düzeyindeki gruplar resesyonun etkisini şiddetli şekilde hissedecek.
Dünya Ekonomik Forumu anketine katılan her 10 kişiden 9'u zayıf talep ve yüksek borçlanma maliyetlerinin firmaları olumsuz yönde etkileyeceğini bildirdi. Katılımcıların yüzde 60'ına göreyse girdi maliyetleri artacak.
Bu zorlukların çok uluslu şirketlerin maliyetleri azaltma yoluna girmesine bekleniyor. Bu şirketler işletme giderlerini azaltmaktan eleman çıkarmaya kadar çeşitli yollara başvurabilir.
Öte yandan 2023 yılında tedarik zincirinde yaşanabilecek aksaklıkların iş faaliyetleri üzerinde ciddi bir külfet oluşturması beklenmiyor. Ankete göre hayat pahalılığı krizi ise zirve noktasına yaklaşıyor olabilir. Katılımcıların yüzde 68'i, bu krizin 2023 yılı sonunda azalmasını bekledikleri yönünde görüş bildirdi.
Davos’ta Avrupa ve NATO'dan Ukrayna'da birlik adımı
Ukrayna'da Rusya'nın Belarus üzerinden olası yeni bir saldırı dalgasına ilişkin korkular artarken Kiev'in Batılı müttefikleri, İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen ve siyasetle iş dünyasının liderlerini biraraya getiren Dünya Ekonomik Forumu'nda Ukrayna için daha geniş kapsamlı bir birlik oluşturmayı amaçlıyor. Bu yılki Dünya Ekonomik Forumu toplantılarında Rusya'nın eksikliğiyse gözlerden kaçmıyor.
İsviçre'nin kayak merkezlerinden Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu toplantıları bir zamanlar Moskova'nın güçlü isimlerinin anlaşmalar yaptığı bir mekandı. Ancak Rusya'nın Ukrayna işgalinden bu yana gösterişli partiler, Rus siyasetçileri, şirket yöneticileri ve akademisyenleriyle yapılan yatırım toplantıları geçmişte kaldı.
Ukrayna'nın Baltık, Kuzey ve Doğu Avrupa ülkelerinden en yakın müttefikleri, Avrupa Birliği ve NATO liderleriyle bu Cuma Amerika'nın Almanya'daki Ramstein Hava Üssü'nde Ukrayna'ya gelişmiş silah sağlama konusunu ele alacak.
İlgili Haberler NATO ve AB "İşbirliğini Güçlendirme" Bildirisi İmzaladıÖte yandan Rusya ve Belarus'un bugün ortak hava tatbikatlarına başlaması, Kiev ve Batılı ülkelerin Moskova'nın yakın müttefiki Belarus'u Ukrayna'ya düzenlenecek yeni bir kara harekatı için kullanabileceği korkularını arttırdı.
Litvanya Dışişleri Bakanı Gabrielius Landsbergis, Twitter mesajında, "Litvanya'dan konuşmak için davet edildiğim Davos'a gidiyorum. Litvanta Ukrayna'nın çok iyi bir dostu, o nedenle ne söyleyeceğimi biliyorsunuz" dedi ve #ArmUkraineNow (Şimdi Ukrayna'yı silahlandırın) hashtag'ini paylaştı.
G7 ülkeleri içinde sadece Almanya Başbakanı Olaf Scholz katılımcılara hitap edecek. Almanya, gelişmiş Leopard muharebe tanklarının Ukrayna'ya tedarik edilmesi için giderek daha büyük baskı altına alınıyor.
Avrupalı bir diplomat, "Dünya Ekonomik Forumu'nda büyük güçlerin olmaması, meydanın, Rusya'nın saldırganlık sergilediği bu ortamda seslerini çıkarıp kendilerine kulak verilmesini isteyen orta büyüklükte ve küçük ülkelere kalması anlamına geliyor" dedi.
Dünya Ekonomik Forumu'nun Mayıs ayındaki son büyük toplantısına damgasını vuran Ukrayna, Davos'a bu sefer de yüksek seviyeli yetkililerden oluşan bir heyet gönderdi. Bu heyetin ülkenin ilerideki yeniden yapılanma sürecinin yapı taşlarını yerine oturtmaya odaklanması bekleniyor.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, geçen yılın sonlarına doğru dünyanın en büyük yatırım fonu BlackRock'ın CEO'su Larry Fink'le yaptığı görüşmeden sonra, şirketlerin Ukrayna'nın toparlanma sürecine yatırım yapmaya hazır olduklarını ve bunun temellerinin Davos'ta atılacağını dile getirmişti.
Zelenski, Aralık ayında, "Ukrayna'nın duruşu ve beklentileri orada sunulacak" demişti.
Davos'un ana caddesinde kurulan Ukrayna Evi, Ukraynalı kuvvetlerin Rus işgalinden kurtardığı Herson kentinin yaşadığı tahribatı gösteren bir sergiye evsahipliği yapıyor.
Barış ve ekonomik entegrasyonu teşvik etmek için tasarlanan bir forum olan Dünya Ekonomik Forumu için bu amaca ulaşmak ve tarafsız kalmak, zor bir hedef olabilir. Forum kapsamında Rusya'nın izlediği yola ilişkin bir panelde Rus katılımcı bulunmaması dikkat çekiyor.