Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, 6 gün sürecek Güneydoğu gezisine başlamadan önce Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile eski Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Selçuk Mızraklı’yı ziyaret etti. Özel, ziyaretten sonra Demirtaş’ın kadına yönelik şiddete karşı 22 maddelik çağrı metnini açıkladı. Özel, olası bir çözüm sürecine dair olumlu mesajlar verdi.
Pazartesi günü Edirne’ye gelen Özel, Edirne F Tipi Cezaevi’nin girişinde Demirtaş’ın avukatı Ramazan Demir ile buluştu. Demir, Özel’e Demirtaş’ın “Arafta Düet” kitabı ve 22 maddelik çağrı metnini verdi. Özel ise Demirtaş’a İtalyan yazar Dino Buzzati’nin “Tatar Çölü” romanını ile Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk’un “Kafamda Bir Tuhaflık” romanı ve bir tesbih armağan etti.
Your browser doesn’t support HTML5
Daha sonra cezaevine geçen Özel, Demirtaş ve Mızraklı’yla yaklaşık 3 saat görüştü. Görüşmenin ardından cezaevinin önünde açıklama yapan Özel, “Öncelikle böyle bir görüşmeyi yapmak zorunda olmanın utancı içindeyim” diyerek sözlerine başladı. Özel, utancının nedenini açıklarken şunları söyledi:
“Çünkü her ikisi de görevleri başındayken, Demirtaş partisinin eş genel başkanıyken, Meclis’te milletvekiliyken güya hiç kimseden talimat almayan, almaması gereken hakimlerin bir gece yarısı farklı şehirlerde hep beraber uyanıp, evlerine baskınlar yaptırıp, pek çok milletvekilini aynı anda alıp götürdükleri ve bindirecekleri uçakların bile hazır tutulduğu bir operasyonun sonunda buraya kondular. Selahattin Demirtaş seçilmiş bir milletvekiliydi, partisinin eş genel başkanıydı. Böyle bir görüşmeyi yapmak bizler açısından utanç verici ama bu utancın esas kaynağının kimler olduğunu milletimiz biliyor.”
"Doğu turunun ilk günü bugündür”
Özel, ziyaretini doğu ve güneydoğuya yapacağı gezinin ilk durağı olarak değerlendirerek, toplumsal barış vurgusu yaptı. Cumhuriyetin kuruluş yıllarına dikkat çeken Özel, şöyle konuştu:
“Türkiye’de insanlar birbirini sevdikten, toplumsal barışı hep beraber içselleştirdikten sonra nasıl 100 yıl önce sonu çok güzel olmuştu ve Türkler ve Kürtler, Türkiye’de yaşayan herkes, dedelerimiz hep beraber büyük bir işgali sona erdirmişler ve genç bir cumhuriyet kurmuşlardı, yine sonu muhteşem olacak. Bu sefer ilk yüzyılda yapmadıklarımız, yapamadıklarımız, hatalarımız, eksiklerimiz varsa hepsini de hep birlikte onaracağız ve toplumsal barışı hep birlikte sağlayacağız. Doğu turunun ilk günü bugündür. Demirtaş ile görüşmeden altı günde altı ilde olmanın bir anlamı olmazdı.”
“‘Uzatılan el doğrudur’ demeye devam ediyoruz”
Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Partililerle tokalaşmasıyla başlayan çözüm süreci tartışmalarına da değinerek, bu tartışmalarda Demirtaş’ın önemli bir aktör olduğuna vurgu yaptı. Sürece katkı sunabilecek aktörlerin engellenmemesi gerektiğini ifade eden Özel, “Şunu açıkça ifade etmek istiyorum ki Türkiye bir sorunu çözecekse, aşacaksa, geride bırakacaksa, silahlar bırakılacaksa, analar ağlamayacaksa, Türkiye hep birlikte kalkınmaya, güçlenmeye, zenginleşmeye, bunun için de önce ve önce demokratikleşmeye önem verecekse, bunun adımı atılacaksa tüm aktörler kıymetlidir. Ancak Selahattin Demirtaş gibi bir aktörün öneminin altı da kalın kalın çizilmelidir. Ben kendi adıma, kendi görüşüm ve partimin görüşü açısından, gelecekte iyi şeyler olacaksa Türkiye için kimse kimseyi engellememeli, kişisel ya da siyasi çıkarlar üzerinden hesap yapılmamalı; ulusal çıkarlar, ülkenin çıkarları, 86 milyonun çıkarı birlikte gözetilmelidir” diye konuştu.
Önceki çözüm sürecinde CHP’nin yaklaşımı tartışma konusu olmuştu. Sürecin TBMM’de sürdürülmesini isteyen dönemin CHP yönetimi çözüme mesafeli durmuştu. Özel, konuşmasında son günlerdeki çözüm süreci tartışmalarına da değinerek olumlu mesajlar verdi.
Sürecin samimiyetle yürütülmesi çağrısı yapan Özel, “‘Uzatılan el doğrudur’ demeye devam ediyoruz” ifadesini kullandı. Süreçte TBMM’nin önemine vurgu yapan Özel, şöyle konuştu:
“Bu süreci çok yakından, ihtiyatla, temkinle, dikkatle takip ediyoruz. Özellikle mutlaka ve mutlaka samimiyet çağrısı yapıyoruz. Bir samimiyet var mı, yok mu bunun görülmesi lazım. Biz Sayın Demirtaş ile birlikte memleketin neredeyse tüm sorunlarını hızlı hızlı ve son derece kıymetli değerlendirmelerini de dinleyerek müzakere ettik. Sadece toplumsal barış konuşmadık, hatta toplumsal barışın olabilmesi için başlangıcın kadın haklarından, çocukların korunmasından ve şiddetin bir bütün olarak reddedilmesi, buna karşı en net mücadelenin hep beraber verilmesi noktasında mutabakata vardık. Elbette adalet konuştuk adaletsizliği iliklerine kadar yaşayan iki kişiyle birlikte. Elbette ekonomik krizi ve bu ekonomik krizin toplumun en kırılgan kesimlerini nasıl zorladığını ve bu işin aşılması için de en çok ihtiyaç duyulan şeyin hukuk, adalet, hukukun üstünlüğü, iyi bir yönetim olduğunu konuştuk. En mutabık olduğumuz konulardan bir tanesi de TBMM’nin önemiydi. TBMM’nin odakta olmadığı hiçbir şey sonuç almadı, almayacak. Bundan sonra da TBMM’nin önemini vurgulamaya devam edeceğiz.”
“Tarih önünde üzüntü duyacağımız bir pozisyonda kalmayacağız”
Özel, isim vermeden Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı “PKK’yı feshetme” çağrısına da dikkat çekti. Çağrıları reddetmeyeceklerini dile getiren Özel, “Herkes başka aktörlere çağrılar yapıyor, yapılsın. Yapılmasında bir mahsur yok. Bu çağrıları en beklenmedik aktörler yapıyorsa bu da reddedeceğimiz bir şey değildir. Esas olarak bizim görmek istediğimiz mesele bütün Türkiye’nin çıkarları için doğru bir adımın hep beraber atılmasıdır” şeklinde konuştu.
Özel, süreç tartışmalarının Türkiye’nin diğer sorunlarını görünmez kılmasına da izin vermeyeceklerini sözlerine ekledi.
Demirtaş: “Türkiye’deki sorunların çözüm kurumu TBMM’dir”
Ziyaretin ardından Demirtaş da avukatlarının kullandığı sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Demirtaş, siyaset yollarının uzun yıllardır tıkalı olduğuna dikkati çekti. Anayasa’ya aykırı uygulamaların keyfi şekilde sürdürüldüğünü ifade eden Demirtaş, sorunların çözüm adresi olarak TBMM’yi gösterdi.
Demirtaş, “Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘normalleşme, yumuşama’ diye ifade ettiği sürecin ayaklarının yere basması, ete kemiğe bürünmesi isteniyorsa yapılması gereken ilk şey, hukukun üstünlüğüne her alanda saygı duymaktır. Bu olmadan siyaset kanalları da açılmaz, normalleşme zemini de oluşmaz. Türkiye’deki sorunların çözüm yolu siyaset, çözüm kurumu da TBMM’dir” ifadesini kullandı.
Demirtaş’tan kadına yönelik şiddete karşı önlem çağrısı
Demirtaş, Özel aracılığıyla kamuoyuna duyurduğu çağrı metninde, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için 22 maddelik öneriler sundu. Demirtaş, metninde “Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, bugün ziyaretimize gelen Sayın Özgür Özel'e, tüm siyasi parti liderlerine, milletvekillerine, yargı mensuplarına, barolara, belediyelere, sivil toplum örgütlerine, güvenlik bürokrasisine çağrı yapıyorum. Acil ve etkili tedbirler için lütfen iş birliği yapın, kadınların isyanını ve haklı taleplerini duyun. Siyasetteki erkek egemen dili, modeli, politikaları ve uygulamaları değiştirerek işe başlayalım. Toplumsal barışı inşa etmek istiyorsak gelin önce buradan başlayalım” dedi.
Demirtaş’ın açıkladığı acil önlemler arasında özetle “İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden imzalanması ya da iptalinden vazgeçilmesi, kadınlara yönelik suçlarda cezasızlığa son verilmesi, devlet kurumlarının kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa karşı net tutum alması, kadına yönelik tehdit ve şiddet suçunun şikayete bağlı olmaması, elektronik kelepçenin tüm riskli vakalarda uygulanması” gibi konular yer aldı.
Orta vadeli önlemler arasındaysa “kadın haklarının ilkokuldan itibaren müfredata eklenmesi, kadınlara yönelik istihdamın arttırılması, Alo Şiddet hattı kurulması, televizyonların kamu spotuyla konuyu işlemesi, dizilerinde kadına yönelik şiddet sahnelerine son verilmesi” gibi konular sıralandı.