Türkiye ve dünya madencilik sektörünün önemli isimleri 8’inci Minex Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nda buluştu. İZFAŞ ve TMMOB Maden Mühendisleri Odası iş birliğiyle düzenlenen fuara 250’si yabancı toplam 345 firma katılıyor.
MINEX’te, maden kazalarının önüne geçecek gaz ölçüm cihazları, yaşam odaları, kaçış tünelleri, havalandırmalar, yangınları önceden haber veren sistemler, yer hareketlerini gerçekleşmeden bildiren ürünlerin yanı sıra, maden çıkarmada, kurutmada ve işlemede kullanılan makinalar da sergileniyor.
Fuar ve kongre bir arada
Çok sayıda iş görüşmesine ve anlaşmasına da sahne olması beklenen fuarla eş zamanlı olarak Uluslararası Maden Makinaları ve Teknolojileri Kongresi de düzenleniyor. Kongre, uluslararası düzeyde üretici, tüketici ve akademik çevreleri bir araya getirerek madencilikteki son gelişmelerin tartışıldığı bir platform işlevi görüyor. Verimliliği artırmanın yanı sıra, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile çevreye verilen zararı azaltacak yöntemler de tartışılıyor.
Soyer’den madencilere çevre uyarısı
Yıllardır yol açtığı çevre sorunlarıyla ve ölümlü iş kazalarıyla gündeme gelen madencilik sektörü açısından fuar ve kongre bu sorunların aşılması için de bir fırsat sunuyor. Kongrenin açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer madenciliğin çevreye saygılı olması gerektiği uyarısında bulundu. Soyer, “Hem dünyanın hem Türkiye’nin farklı yerlerindeki yatırımcıları ve inovasyonları İzmir’e çekmeyi hedefliyoruz. Ancak tüm stratejik hedeflerimizi parçası olduğumuz doğayla uyumu en temel referans kabul ederek gerçekleştirmeyi esas alıyoruz. Dolayısıyla ekonomik gelişmeyi sağlamak adına doğaya zarar veren, kaynakları sınırsız şekilde kullanmayı hak gören bir anlayışın da tümüyle karşısındayız” diye konuştu.
“Bilim ve teknoloji, sorunları çözmüş durumda”
VOA Türkçe’nin sorularını cevaplayan Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel de teknolojinin geldiği noktada hem çevreye hem de insan hayatına saygılı bir madenciliğin mümkün olduğunu söyledi. Yüksel, “Bugün bulunduğumuz süreçte, maden mühendisliği bilim ve tekniği, madenciliğin çevresel sorunlarını, işçi sağlığı ve iş güvenliği sorunlarını çözmüş durumda. Ancak ülkemizde uygulanan teknoloji henüz istediğimiz seviyeye ulaşmadı. Ülkemizde geri bir teknoloji uygulanıyor. Bu fuar ve kongremizde amacımız gelişmiş teknolojileri Türkiye madenciliğine tanıtmak, onların bilgisine sunmak ve uygulanmasını sağlamak” dedi.
Türk madenciliğindeki teknolojik geriliği sermaye birikiminin yetersizliğine bağlayan Yüksel, “Teknolojik yatırımlar ilk etapta bir maliyet gibi görünse de sürdürülebilir madencilik ve birim maliyeti düşürmek açısından bu yatırımların yapılması gerekiyor. İşverenin bilime kendini açması gerekiyor. Rakipleri dünyanın her yanında bunları uyguluyor. Aksi taktirde global piyasada rekabet etme şansları yok” uyarısında bulundu.
Endüstri 4.0, sanal gerçeklik ve yapay zeka uygulamalarının madencilikte de hayata geçirilmeye başladığına dikkat çeken Yüksel, dünyada birçok maden işletmesinde aramadan pazarlamaya kadar otonom sistemler ve insansız maden işletmeleri kurulduğunu belirtti.
“Özeleştirimizi vererek yürüyeceğiz”
Madenciler de sektörün kamuoyundaki olumsuz imajından rahatsız. VOA Türkçe’ye konuşan Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya “Madenlerimizi çıkaracağız, ama bunu çevreyi ve insanı önceleyerek yapacağız. Eğer bunu doğru yapabilirsek, bizimle ilgili algıyı değiştirebilirsek ve 81 milyonun sahiplenme duygusunu oluşturabilirsek şu anda 5-6 milyar dolar olan ihracatımızı daha da artırabiliriz. Bu ülkenin kurtuluşu ihracat ve üretimdir” dedi. Madenciliğin ülke kalkınmasındaki önemine vurgu yapan Kaya, mevcut yasalarla bir madencinin istese bile bir yeri tahrip ederek gitmesinin mümkün olmadığını vurguladı. Kaya, devletin söz konusu bölgenin rehabilitasyonu için gereken parayı madenciden aldığını söyledi. Fuarda iş güvenliği ve çevre konusundaki yeni gelişmelerin sergilendiğini kaydeden Kaya, “Kendi eksiklerimizi görerek, özeleştirimizi vererek yürüyeceğiz” ifadesini kullandı.