Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin talebiyle İsrail- Filistin arasında 12 gündür devam eden çatışmaları değerlendirmek için acilen toplandı.Güvenlik Konseyi’nde ayrıca Gazze’ye insani yardımın gönderilmesi için çatışmalara ara verilmesini talep eden Brezilya’nın karar tasarısı gündeme alınarak oylandı.
Tasarı konseyin daimi üyesi ABD’nin vetosuna takıldı. 15 üyeli konseyde tasarıya 12 'evet' oyu verildi. Konseyin iki daimi üyesi İngiltere ve Rusya çekimser oy, diğer daimi üyeler Fransa ve Çin ise “evet” oyu kullandı.
Tasarıya, Güvenlik Konseyi’nin geçici üyeleri, Arnavutluk, Brezilya, Ekvador, Gabon, Gana, Japonya, Malta, Mozambik, İsviçre, Birleşik Arap Emirlikleri de 'evet' oyu verdi.
Oylama öncesinde Rusya, tasarıya ek iki madde eklenmesi talebinde bulundu. Rusya’nın istediği ek maddelerin ikisi de ayrı ayrı oylandıktan sonra kabul edilmedi.
ABD: “Diplomasinin işlemesine izin verelim”
Oylamanın ardından söz alan ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas Greenfield, bölgedeki diplomatik temaslarını sürdürdüklerini, sunulan karar tasarısını kabul etmek yerine devam eden diplomatik temaslara bir şans verilmesi gerektiğini kaydetti.
Thomas-Greenfield, “Bizim burada toplandığımız zamanda Başkan Biden bölgede. Onun gezisi, ABD’nin üst düzeylerde aktif olarak görev aldığının açık bir göstergesidir. Rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak, çatışmanın yayılmasını önlemek, sivillerin hayatının korumasını sağlamak, Gazze'de Filistinlilerin karşı karşıya olduğu insani krize çözüm bulmak, İsrail halkına, ihtiyaç anında ABD'nin onların yanında olduğunu göstermek için orada” diye konuştu.
Thomas-Greenfield, “Biz sahadayız, diplomasinin zor işini yapıyoruz. Brezilya'nın bu metni ileriye taşıma arzusunu kabul etsek de özellikle Genel Sekreter Guterres, Başkan Biden, Dışişleri Bakanı Blinken ve bölgesel aktörlerle üzerinde durduğumuz konularda yoğun bir diyalog içindeyiz. Diplomasinin işlemesine izin verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu kararı destekleyemesek de, gelecekte bu acil konu üzerinde tüm Konsey üyeleriyle yakın işbirliği içinde çalışmaya devam edeceğiz’’ dedi.
Thomas-Greenfield, ABD’nin Gazze'deki El Ehli Hastanesi'nde dün meydana gelen patlamadan dehşete düştüğünü belirterek, “Bu trajik can kaybının yasını tutuyoruz’’ dedi.
Gazze'deki insani krize çözüm bulmak için İsrail, komşuları, BM ve diğer ortaklarıyla birlikte çalıştıklarını kaydeden Thomas-Greenfield, “Gıda, ilaç, su ve yakıtın mümkün olan en kısa sürede Gazze'ye gönderilmesi bizim için kritik bir önem taşıyor. Gazze’de, aileler, yaşlılar, çocuklar çok zor durumda. Açık olalım, Gazze'deki bu ciddi insani krize Hamas'ın kendi eylemleri neden oldu. Hamas çok fazla gereksiz acıya, ölüme ve yıkıma neden oldu” diye konuştu.
Rusya: “Bu kararın herkes için bir bedeli olacak”
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Güvenlik Konseyi’nin acil toplantısında üç kez söz aldı. İlkinde, Brezilya’nın karar tasarısına iki madde eklenmesiyle ilgili gerekçelerini aktardı.
Nebenzia, karar tasarısına iki madde eklenmesi reddedildikten sonra, karar tasarının oylanması öncesinde bir kez daha söz alarak, karar tasarısının bu haliyle yetersiz kalacağını öne sürdü.
Tasarının ABD tarafından veto edilmesinden sonra üçüncü kez söz alarak, karar tasarısının reddedilmesinin herkes için bir bedeli olacağını belirten Nebenzia, “Ortadoğu'da akan kanın durdurulmasına karşı olan, çekimser kalan veya aleyhte oy kullananlar şimdi ortaya çıktı. Siz seçiminizi yaptınız ve bunun sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalacaksınız. Bu kararınızla, ülkelerinizde yaşayan halklara, bölge halklarına ve bu korkunç ölümcül tehdit altında yaşayan insanlara ne diyeceksiniz?” diye konuştu.
“Güvenlik Konseyi'nde çözüm bulunmasını istemediler”
Nebenzia, ABD’nin politikalarını eleştirerek, “Prensip olarak Güvenlik Konseyi'nde herhangi bir çözümün bulunmasını gerçekten istemediler. Bu nedenle, burada veya bugün karşımızda olan niyetlerinin ne olduğu konusunda onlara çok açık bilgi vermek zorunda kaldılar. Bu konuda konuşarak zamanınızı boşa harcamayacağım. Sanırım olup bitenler çok açık. Aslında ABD'nin bölgedeki ve Pasifik bölgesindeki politikasının özü budur. Bugünkü oylamadan sonra uluslararası ortaklarımızın bu konuda hiçbir yanılsama yaşamayacağını umuyoruz. Dün Gazze'deki hastaneye düzenlenen saldırıda yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Bu gözönüne alındığında Güvenlik Konseyi'nin eylemsizliği dehşet verici görünüyor. Dün meslektaşlarımızı artık daha fazla vakit kaybedemeyeceğimiz konusunda uyardık. Açık konuşayım, diplomatik metaforların zamanı çoktan geçti. Hızlı ateşkes çağrısıyla insani çözümümüzü desteklemeyen herkes, yaşananların sorumluluğunun bir kısmını kendilerinin taşıdığını anlamalıdır” diye konuştu.
Birleşik Krallık: ‘’Karar tasarısında İsrail’in meşru savunması hakkında bir netlik yok’’
Birleşik Krallık BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward, karar tasarıyla yapılan oylamada neden çekimser oy kullandığını gerekçeleriyle açıkladı.
Woodward, konsey üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, Brezilya’nın sunduğu karar tasarısında, tüm eylemlerin uluslararası insancıl hukuka uygun olarak yapılması gerektiğinin de açıkça belirtildiğini, Gazze’ye insani erişimin sağlanmasının ve sivillerin korunmasının öneminin vurgulandığını söyledi.
Woodward, “Karar tasarısı konseyin ortak önceliğini vurguluyor. Çatışmaların bölgesel olarak tırmanmasını önleme ve konseyin bu kritik noktalara ilişkin görüşünü ortaya koymaya yönelik taslak karar girişimlerini memnuniyetle karşılıyor, bunu destekliyoruz. Ancak karar taslağının, Hamas’ın 1400'den fazla insanı öldüren ve 200'e yakın kişiyi rehin alan kitlesel saldırılarının ardından, BM Şartı uyarınca İsrail’in meşru müdafaa hakkı konusunda netlik yok” diye konuştu.
Woodward karar tasarısının Hamas'ın masum Filistinli sivilleri canlı kalkan olarak kullandığı gerçeğini de göz ardı ettiğini belirterek, “Bu nedenlerden dolayı Birleşik Krallık bu karara çekimser kalmıştır. Başbakanım, Birleşik Krallık'ın bu zulümler karşısında İsrail'in yanında olduğunu açıkça ifade etti. İsrail'in kendisini Hamas'a karşı savunma hakkını destekliyoruz. İsrailli ve Filistinli sivillere zarar vermemek için mümkün olan tüm önlemleri alması ve uluslararası insancıl hukuka uygun hareket etmesi yönünde çağrıda bulunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Çin: “İsrail’i insani hukuka uymaya davet ediyoruz”
Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun da, asıl olarak konseyin acilen Filistin ve İsrail'deki duruma odaklanması gerektiğini ancak bazı meslektaşlarının bu karar tasarısını iki gün daha ertelettiklerini belirterek, “Geçen bu süreçte meslektaşlarımız Brezilya karar taslağına karşı muhalefet etmediler, yorumda bulunmadılar. Böyle olunca bizde bugün umutla bu karar lehine oy kullanacakları beklentimize yol açtı” dedi.
Çin temsilcisi Jun, Gazze'deki durumun belirgin bir şekilde giderek kötüleştiği gerçeğini dün yaşananların gösterdiğini belirterek, “Hastanelere düzenlenen hava saldırısını kınıyor ve İsrail'i uluslararası insani hukuk kapsamındaki yükümlülüklere etkili bir şekilde uymaya çağırıyoruz. Daha fazla can kaybının yaşanmaması için ateşkes çağrısında bulunuyoruz’’ dedi.
Fransa: “Güvenlik Konseyi yükümlülüğünü yerine getirme fırsatını kaçırdı”
Fransa’nın BM Daimi Temsilcisi Nicolas de Riviere, karar tasarısı lehine oy kullandı. Konsey toplantısında söz almayan ancak oturumun sona ermesinin ardından basın toplantısı düzenleyen Riviere, “Güvenlik Konseyi, Gazze halkına su, gıda, elektrik, yakıt ve ilaç gibi ilk acil ihtiyaçların sağlanmasına izin verilmesi yönündeki acil yükümlülüğünü yineleme fırsatını kaçırdı” dedi.
Fransız temsilci, “Gazze'de ve bölgede sürekli kötüleşen bir durumdayız. Uluslararası toplumun, Hamas’ın İsrail'e yönelik terörist saldırısını herhangi bir muğlaklığa yer vermeden kınamak için birlik ve tek ses olarak konuşmasının zamanı geldi. Cumhurbaşkanı Macron'un yaptığı da budur. Bu konuda İsrail'i destekliyoruz. Fransa'nın bu sabah Brezilya'nın oylamasına sunduğu karara lehte oy vermesinin nedeni budur. Bu girişim ve koordinasyon rolü için Brezilya'ya teşekkür etmek istiyorum. Bu karar tasarısının reddedilmesinden derin üzüntü duyuyoruz’’ dedi.
Güvenlik Konseyi’nin Gazze’deki Filistin halkına su, gıda, elektrik, yakıt ve ilaç gibi ilk acil ihtiyaçların sağlanmasına izin verilmesi yönündeki acil yükümlülüğünü yineleme fırsatını kaçırdığını belirten Riviera, “Fransa, ortaklarıyla birlikte BM'nin Gazze'deki insani operasyonunu destekleme kararlılığını sürdürecek. Gazze Şeridi'ne insani erişimin gecikmeden açılması ve güvenli, engelsiz bir şekilde sağlanması çağrısını sürdüreceğiz” dedi.
“Gazze halkı Hamas’ın kurbanı oldu”
Riviere, ABD’nin karar tasarısını veto etmesiyle ilgili bir gazetecinin sorusunu, “Ben Fransa’nın görüşlerini aktarıyorum” diye yanıtladı.
İsrail'e destek vermeye devam edeceklerini belirten Riviere, “Bu bir terör saldırısıdır ve Hamas bir terör örgütüdür. İsrail'in kendisini savunma hakkını tamamen kabul ediyoruz. Sivillerin korunması, insani erişime izin verilmesi, uluslararası insani hukuka ve Cenevre Sözleşmelerine tam saygı gösterilmesi çağrısında bulunuyoruz. Bir trajediye tanık oluyoruz. Bu ilki değil muhtemelen onlarca yıldır en kötüsüydü. Belli bir ölçüde, büyük ölçüde. Gazze'deki sivil halkın elbette Hamas’ın kurbanı olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.