“Türkiye’nin akciğeri” olarak tanınan Kazdağları’nda siyanürlü altın madenciliğine karşı bir yıl önce başlatılan “Su ve Vicdan Nöbeti” için İzmir’de bir destek eylemi düzenlendi. İzmir Yaşam Alanları, Konak İskelesi önünde düzenlediği basın açıklamasında “Kazdağları’nda ağaç katliamına karşı Kirazlı-Balaban Mevkii’nde çadır nöbetini sürdüren direnişçileri İzmir’den selamlıyoruz” dedi.
Your browser doesn’t support HTML5
Birinci Yılını Dolduran Kazdağları Direnişine İzmir’den Destek
Kazdağları’nda Kanada kökenli Alamos Gold ve yerli iştiraki Doğu Biga Madencilik firmasının yürüttüğü altın madenciliği faaliyetine karşı 26 Temmuz 2019’da beş çadır ve 16 kişiyle başlayan nöbete kısa bir süre içinde on binlerce kişi katılmıştı. Eylemciler, bölgede altın çıkarma faaliyetleri için 350 bin ağaç kesildiğini söylerken Tarım ve Orman Bakanlığı kesilen ağaç sayısının 13 bin 400 olduğunu açıklamıştı.
Şirketin ruhsatı yenilenmemişti
Maden sahasının Çanakkale’nin içme suyunu sağlayan Atıkhisar barajına yakın olduğunu söyleyen çevreciler, kullanılacak siyanürün içme suyunu zehirleyeceğini de öne sürmüştü. Alamos Gold ise siyanürün altın çıkarma işleminin son aşamasında kullanılacağını, herhangi bir sızıntıya yol açılmaması için tüm önlemlerin alındığını belirtmişti.
Daha sonra altın şirketinin çalışma ruhsatı yenilenmemişti. Ancak bir grup çevreci çadırlı nöbetini o zamandan bu sürdürüyor. Çadır nöbetindeki çevrecilere Corona salgını sırasında kesilen cezalar ise kendi ifadelerine göre 333 bin 744 liraya ulaştı.
“Tahrip edilen alan rehabilite edilsin”
İzmir’deki destek eyleminde sık sık “Havama, suyuma, dağlarıma dokunma”, “Birleşe birleşe kazanacağız”, “ALTINcı filo Kazdağı’ndan defol” sloganları atıldı.
Basın açıklamasında “Kazdağları’nda mücadeleyi sürdüren yaşam dostlarını; İzmir’den ve bölgemizden verdiğimiz mücadeleler ile selamlıyoruz. Efemçukuru’ndaki yalnız Efe’den, Urla’dan, Seferihisar’dan balık çiftliklerine, taş ocaklarına karşı direnişlerden, Karaburun, Çeşme, Kemalpaşa RES’lere karşı duranlardan, Foça’nın havasını zehirleyen termik santrale, Aliağa’da yaratılan kirliliklere, Gaziemir’in nükleer atlıklarına dur diyenlerden selam olsun” ifadelerine yer verildi.
Alamos Gold firmasının Kazdağları’ndaki Kirazlı bölgesinden tahliye edilmesi ve tahrip edilen alanın rehabilite edilerek tekrar yaban hayata kazandırılması talebi dile getirildi.
“Kazdağları direnişi birleşe birleşe kazanabileceğimizi gösterdi”
Eyleme destek veren HDP İzmir milletvekili Murat Çepni, AKP iktidarını ekolojik yıkım politikasının sahibi olmakla suçladı, “Ülkenin cennet mekanlarını, yaşam alanlarını sarayın etrafında kümelenmiş üç beş şirkete peşkeş çektiler, çekmeye devam ediyorlar” dedi.
Çepni, “Kazdağları direnişi ekoloji yıkıma karşı hangi hattan yürümemiz gerektiğini bize gösterdi. Birleşe birleşe kazanabileceğimizi, ekolojik yıkımı durdurabileceğimizi bir kez daha gösterdi. Kazdağları’nda mahkeme durdurma kararı verdi. Fakat aylardır Alamos Gold şirketi hala orada. Konya’da, Bursa’da daha dün Salihli’de köylülere acımasızca saldıran kolluk güçleri, Alamos Gold orayı işgal ediyor, niye orada değilsiniz? Alamos Gold, kanuna göre işgal eylemi gerçekleştiriyor olmasına rağmen, köylülere saldıran kolluk güçleri, sarayın bekçileri niye orada değilsiniz. Niye o şirketi oradan çıkartmıyorsunuz. Alamos Gold şirketi oradan derhal çıkartılmalıdır. Kazdağları tümüyle koruma altına alınmalıdır. Tüm maden çalışmaları durdurulmalıdır. Yaşam savunucularına verilen cezalar geri alınmalı, iptal edilmelidir. Kazdağları ülkenin akciğerleri olarak yaşamaya devam etmelidir” diye konuştu.
“Kazdağları direnişi tüm ekoloji mücadeleleri için bir umuttur”
Basın açıklamasında Kazdağları’nda nöbet eylemini sürdüren çevrecilerin mesajı da okundu. Mesajda, “Dağların, nehirlerin, ormanların talana açık yerler olmadığını haykırıyoruz. Sadece Kazdağları’ndan değil, ülkenin dört bir yanından yükselen ‘doğaya sahip çık’ sesine kulak verdiğimiz için buradayız. Tam bir yıl önce katliamı görmeye gelenlerin kaderine bırakıp gidemediği ve Kirazlı’daki Balaban tepesinin eteklerinde nöbet beklediği bir direniş başladı. Nöbet yeri, burada yaratılan dayanışma ile dostluklarla çoğaltıldı. Dayanışmayla kendi yaşam alanını ördü, köylüsünden kentlisine, gencinden yaşlısına, yerlisinden yabancısına herkes Kazdağları için Kirazlı’da buluştu. Yaşam hakkı için farklılıklarını, çeşitliliği zenginlik olarak görenler, birbirlerine ve Kazdağları’na kenetlendi. Karda kışta, yağmurda, fırtınada, sıcak güneşin altında 4 mevsim Kazdağları’nın kucağında geçirildi. Nöbeti bitirmek için her türlü baskı ve suçlamalara, hala süren idari para cezalarına karşı kimse vazgeçmedi, vazgeçmiyor” görüşlerine yer verildi.
Mesajda ayrıca, verilen idari para cezalarının hukuksuz olduğu savunularak bu cezaların iptali istendi. “Kazdağları direnişi sadece Kazdağları için değildir artık, baskı altında tutulmaya çalışılan tüm ekoloji mücadeleleri için de bir umuttur” ifadesi kullanıldı.