Dünyanın gözü, Libya'da dokuz yıldır süren iç savaşta barış sağlama amacıyla Almanya'nın başkenti Berlin'de yapılan uluslararası konferanstaydı.
Pazar öğle saatlerinde Almanya Başbakanı Angela Merkel’in ev sahipliğinde başbakanlık binasında düzenlenen konferans, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Boris Johnson, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo başta olmak üzere 12 ülkenin temsilcileri ve Birleşmiş Milletler, Afrika Birliği, Avrupa Birliği gibi kurumların katılımıyla gerçekleşti. Beş saat süren zirveden sonra basının önünde çıkan Merkel, kapsamlı bir plan üzerinde anlaştıklarını söyleyerek, konferansı Libya’da kalıcı bir barışa ulaşma yolunda önemli bir adım olarak tanımladı.
Katılımcıların, Libya’da çözüme çatışmalarla değil, barış yoluyla ulaşılacağı konusunda hemfikir olduğunu belirten Merkel, somut olarak BM Güvenlik Konseyi'nin Libya'ya yönelik silah ambargosunun çok daha sıkı kontrol edilmesi kararını aldıklarını açıkladı. Libya’daki çatışmaların taraflarının önümüzdeki iki hafta içinde kendi aralarında bir araya geleceklerini, bunun için beşer kişiden oluşan komisyonlar oluşturacaklarını ve şu andaki ateşkes sürecinin kalıcılaşması için masaya oturacaklarını belirten Merkel, tarafların o döneme kadar karşılıklı olarak operasyon yapmama konusunda anlaştıklarını da söyledi. Rusya ve Türkiye gibi tüm katılımcı ülkelerin çeşitli gruplara verdikleri destekleri bu süreçte keseceklerini ifade eden Merkel, "Bugünkü konferans tüm katılımcılar açısından çok yararlı geçti. Ancak önümüzdeki yol daha uzun ve zor" şeklinde konuştu.
Merkel’e basın toplantısında Guterres’in yanısıra, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Ghassan Salame ve Alman Dışişleri Bakanı Heiko Maas eşlik etti. Gelen bir soru üzerine Merkel, Libya’daki çatışmaların iki belirleyici ismi Ulusal Mutabakat Hükümeti lideri Fayiz es Serrac ile General Halife Hafter’in zirvenin yapıldığı salona girmediklerini, ancak katılımcıların sonuç bildirgesi üzerinde uzlaşmalarının ardından başbakanlık binasında ayrı ayrı bilgilendirildiklerini söyledi. Bir başka soru üzerine söz alan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, konferansa katılan ülkelerin Libya’daki taraflar üzerindeki nüfuzlarını arttırarak, ateşkesin sürmesi konusunda baskı yapacaklarını açıkladı.
Guterres, Avrupa ülkelerinin Libya’da barışın sağlanmasında ve ülkenin yeniden inşaatında önemli bir görev üstleneceklerini söyledi. Konferansa katılan ülkelerin silah ambargosuna uymalarını beklediklerini açıklayan Guterres, tüm katılımcıların ateşkesi destekleme taahhüdünde bulunduğu da sözlerine ekledi.
Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise, konferansın kapanışında derhal yaşama geçirilmesi amacıyla dört çalışma grubu oluşturulduğunu açıkladı. Maas, kalıcı barışa ulaşana kadar Almanya’nın çalışma grupları ve gerekli diğer buluşmalara ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu da kaydetti.
Libya'da 2011 yılında başlayan iç savaşın ardından uzlaşma ve barış sağlama çabaları sonuçsuz kalmıştı. 2018’de,Libya'daki çatışmaları sonlandırmayı öngören Paris Anlaşması yaşama geçirilememiş, siyasi istikrarsızlık ve karşıt gruplar arasındaki çatışmalar daha da artmıştı. Ülke, batıda Trablus merkezli Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti lideri Fayez el Sarrac ile doğuda Tobruk merkezli General Halife Hafter'e bağlı gruplar arasında iktidar çatışmalarına sahne oluyor.
Ulusal Mutabakat Hükümeti, geçen haftalarda Türkiye'den asker desteği istedi. Türkiye de Libya'ya asker göndermeye başladı. Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün, Fransa ve Rusya Hafter’i desteklerken Türkiye, Katar, İtalya ve diğer bazı Avrupa ülkeleri Sarrac hükümetini Libya’nın gerçek temsilcisi olarak tanıyor.
Konferans öncesinde ve sırasında Berlin’de olağanüstü güvenlik önlemleri alındı, 4 bin polis görevlendirilirken, kent üzerinde uçuş yasağı uygulandı. Ülke temsilcileri Başbakan Merkel basın toplantısındayken Berlin’den ayrılmaya başladı. Başbakanlık binasından ilk olarak ayrılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu.